young and wild
özel bölüm #2
hyunjin & jisung
•
Birlikte oldukları ay sayısı toplam parmakları kadar bile değildi.
Kavgaları, sevişmelerinden fazla, aralarındaki mesafe hissettiği boşluktan ağırdı. Nereden bakarsa baksın ikisi arasındaki hikayede suçu olan birisi yoktu. Uzaklaşmalarını gerektirecek bir neden yoktu. Peki ilk adımı neden hala atmıyordu?
Hayatındaki insanlardan dolayı mıydı? Belki de.
Gelip geçici olduklarını biliyordu. Ama beklenmemişti. Onu bıraktığı yerde, durmuyordu. Aynı ortamlarda bulunuyorlardı. Her hafta sonu görüşüyorlardı. Yanındaki insanlar değişiyordu, bazen tek başına geliyordu. Hyunjin, her hafta farklı biri gibi görünüyordu.
Pembe saçı çoktan akmış yerini kahverengiye bırakmıştı.
Jilet takım elbiseler ile geziyor, çift telefon taşıyordu. Şirkete kendini adamıştı. Tom'un ölümünden sonra hiçbiri eskisi gibi değildi. Hyunjin bir takım elbise ile onun yerini doldurmaya çalışmıyordu, onu hayatta tutuyordu.
"Daha ne kadar kaçmayı düşünüyorsun?"
Jisung, toprağa bulanmış kot tulumunu çırpıp ayaklanırken gelen arkadaşına gülümsemiş "Duymadım." demişti.
"Altı cevapsız arama." Changbin homurdanarak serada ilerlerken toprağa yeni ekilen bitkilere baktı. Geçen iki yıldan beri Jisung uğraşıyordu. Seracılıkta kendini bulmuştu. Minho ile birlikte küçük bir dükkan bile açmışlardı.
"Buraya girdiğin an dünya ile ilişkini kesiyorsun."
"Evet, aynen." Jisung onu duymazdan gelip sarmaşıklarını gösterdi. "Ne kadar uzadıklarına bak! Galiba yeni evleri için hazırlar."
"Dersin ne zaman?"
Changbin, sigara yakmaya hazırlanırken Jisung onu azarlamış, elindeki paketi alıp "Bayan Kim, iki saat sonra için beni bekliyor." demişti.
"Seni ben bırakırım. Üstünü değişip gel."
"Fresha yok mu?"
Jisung eşyalarını toparlamış, Changbin'in koluna girmişti. "Moda defilesi için Fransa'da. Annesi ile geçen hafta gitti. Sana mesaj atmıştım."
"Görmedim."
"Minho ve sen, bizim haricimizde biriyle görüşüyor musunuz merak ediyorum. Buna rağmen ilgili değilsin."
"Sadece bitkiler" Changbin lafını kesip "Evet, eminim çok vaktini alıyordur." dedi. "Her neyse, senin için biriyle randevu ayarladık. Kızma hakkına sahip değilsin. Chan'ın haberi var. Felix çok heyecanlı."
"Peki ya o?"
"Hyunjin şehir dışında, toplantıda." dedi Changbin. "Bir süre olmayacak."
"Minho'yu kast etmiştim aptal! Neden sadece ben?"
Changbin gülmüş, "Eminim." demişti. "Eminim konu Minho'ydu."
"Ne olmuş bana?" Minho, büyük tişörtü ve eşofman altıyla salona inerken Jisung dış camı kapatmış, evin soğuk girişini kesmişti. Kış mevsimi başlamak üzereydi. Yere ilk kar daha inmemişti.
"Changbin ve çocuklar bana kör randevu ayarlamış."
"İyi olmuş. Üstüme atlarsın diye senden korkmaya başlamıştım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
young and wild
Fanfiction[tamamlandı] Kırdım, kırdın, kırdık ve kırıldık. Bir daha güvenemeyecek duruma gelene kadar. s | 21'