yazim yanlislari varsa cok uzgunum, uyuya kalmisim kontrol etmeden paylasiyorum
playlistimiz var hatirlatmasi!! profilimdeki linkten kendisini bulabilirsiniz,
iyi okumalar
cp.2 "geri almak"
•
"Onunla aynı sınıfı paylaşmak bile berbat bir his."
Hyunjin, siyah güneş gözlüklerini parmağıyla düzeltmiş, hemen karşımda bir kolunu bankın arkasından Fresha'nın omzuna atmış, oturuyordu. Gülerek Minho'yu alaya aldığı sözleri Minho'nun gözlerini devirmesine neden olmuş, "Yeteneksizliğini benimle fark ediyor olman, suçum değil." demişti.
Düne göre güneşli olan havayla kendimizi kampüsün çardaklarında otururken bulmuştuk. Hepimizin pazartesi günleri yoğunluğu azdı. İkinci sınıfta olduğumuz için, ilk dönemi de başarıyla bitirdiğimizden artık alışkındık üniversite programına. Rahat takılmalarımız ve ödev yetiştirmemiz, birbirimizin yardımıyla o kadar zor gelmemeye başlamıştı.
İlk dönem, Hyunjin ve benim için zor geçmişti. Ben ailem tarafından reddedilmiş ve beş kuruşsuz kalmıştım. En azından lisede para biriktirdiğimden habersiz olan ebeveynlerim öyle kaldığımı düşünüyorlardı. Hyunjin ise, kendisinden yaşça küçük olan kardeşine şirket hisselerini devrederken, belirli bir para yardımıyla anlaşma sağlamış, kendisini güvenceye almıştı.
Yardımsız, desteksiz, birkaç mobilya ve eski eşyalarımız ile çatı katı dairemizin yolunu tutmuş, iki odalı küçük apartımıza sahip olmuştuk. Ek gelir sağladığım çok söylenemezdi. Beni daha çok Hyunjin doyuruyor, Fresha'nın annesi Bayan Lee giyimime yardımcı oluyordu. Bazı defilelerde yanında çalışmama izin verdiğinde, fazladan para sıkıştırıyordu cebime. Gururlu davranıp, almamazlık etmiyordum. İhtiyacım vardı, alıyordum. Harcıyordum. Bunun için kasıntılık yaptığım pek söylenemezdi. Lise yıllarında olsaydım, hayatla tanışmamış toy bir çocuk olarak kalsaydım kabul etmeyebilirdim. Böyle bir yardım için onu hatalı görebilirdim fakat işler öyle gitmemişti.
Zaten para biriktirmeye, ikinci hayatımla başlamıştım. Ailelerden uzakta kalan arkadaşlarımın sefil hayatlarıyla tanıştıktan sonra kendimi sağlama almam gerektiğini fark etmiştim. Şimdi de onların ekmeğini yiyordum. En azından mezun olana kadar, bağlantılarımı güçlendirene kadar bana yetecek olan param, biraz fazla olsa beni rahatsız etmezdi.
"Lix, hocan ödevini kabul etti değil mi?" Kafamı yasladığım elimden ayırıp, Fresha ile göz göze geldiğimde "Etti." dedim. "Mail atmıştım zaten. Bir daha olmasın dedi."
Minho, "O adamın pedofili olduğunu düşünüyorum." dediğinde nefesimi dışarı verdim. İlk dönemin başından beri, bölüm hocamın bana olan ilgisi Minho tarafından yanlış yorumlanıyordu. Minho'ya göre, bölüm hocam benden hoşlanıyordu ve bu yüzden böyle ufak mazeretlerimle hem yüksek puan alıyor hem de geç versem bile puan kırmıyordu. Ki geç verdiğim ödev, düne kadar hiç yaşanmamıştı. Tamamen saçmalıktan başka bir şey değildi düşünceleri. Aramızda çok abartılacak büyüklükte bir yaş farkı da yoktu. Minho dramatize ediyordu.
"Felix lise zamanında da öğretmenlerin gözde öğrencisiydi." dedi Hyunjin. "Bu yeni bir olay değil."
"Yeni bir olay olmayabilir fakat hocasına baktığımız zaman, davranışlarını da göz önünde bulundurursak, benim küçük peri çocuğumdan hoşlandığı ortada." Minho, kolunu omzuma atıp beni kendisine çekmiş, yanağıma kocaman sesli bir öpücük bırakmıştı. Sırnaşıklığına karşı gülüp, onu itiyormuş, hoşlanmamışım gibi davrandım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
young and wild
Fanfiction[tamamlandı] Kırdım, kırdın, kırdık ve kırıldık. Bir daha güvenemeyecek duruma gelene kadar. s | 21'