İMKANSIZIM | gxg

29

Sabah yeni bir güne gözlerimi açmıştım. Mutlu uyuduğum için mutlu uyanmıştım. Yataktan kalkıp lavaboya gittim elimi yüzümü yıkayıp odama geçtim. Kıyafetlerimi giyinip saçımı da yaptıktan sonra evet hazırdım. Dün olanlardan sonra hem heyecanlı hem utangaçtım. Bugün müdürü acaba görür müyüm düşüncesiyle odamdan çıkıp mutfağa geçtim. Babamın evde olduğu nasılda belliydi ama o evde olunca mutfak mis gibi okuyordu. Masada oturmuş kahvesini içen babama arkadan sıkı sıkı sarılıp yanağına kocaman bir öpücük kondurdum.

" Günaydın babacım "

" Günaydın kızım "

" Yine döktürmüşsün sen olmasan aç kalırım valla "

" bir şeyler yapmayı öğren artık genç kız oldun ben olmadığım zamanlarda ne yapıyorsun acaba "

" yemiyorum sorun çözülüyor "

" ahh melisa "

" şaka yapıyorum ya merak etme sen beni başımın çaresine bakabiliyorum tost sandiviç falan yapıp yiyorum ya da dışardan alıp yiyorum " demiştim babamın onca işinin gücünün arasında bir de beni merak edip düşünmesini istemiyordum çünkü babam takınca gerçekten takan bir adamdı.

" dün kaçta geldin "

" 11 gibiydi sanırım "

" duymadım geldiğini "

" uyumuşsundur diye anahtarımla girdim baya sessizdim ondandır "

" bu arkadaşın kim ezgi de gelmemiş seninle şaşırdım "

" irem okuldan sıra arkadaşım. dedim ya sana baba ezginin işi vardı ondan gelemedi "

" anladım "

" sanırım sorguya çekiliyorum "

" sadece kiminle olduğunu merak ettim kızım bu benim doğal hakkım "

" haklısın babacım dediğim gibi iremlerdeydım zaten eve de dün annesi bıraktı sağ olsun "

" bir gün gelsinler tanışalım ailesiyle "

" olur söylerim "

" diğer arkadaşının adı neydi bizde kalan "

" ilayda "

" haa evet ona da söyle onlarda gelsinler bir gün tanışırız "

" olur baba söylerim " diyip babamı tekrar öpüp masadan kalktım servise geç kalacaktım ki haklıydım da servis kapının önümde kornaya basmaya başlamıştı bile aceleyle çantamı alıp ayakkabımı giyinip evden çıktım ve hızlı hızlı servise bindim geç kaldığım için şoförden özür dileyip ezginin yanına oturdum.

" niye geç kaldın knk "

" babamla sohbete daldık ya "

" haa okay "

" heycanlı mısın "

" hem de nasıl şuan onu görmek için çıldırıyorum "

" tamam sakin aşkım en son böyle olduğunda neler olmuştu unutma "

" haklısın "

" amk modunu düşür diye demedim sadece sakin ol  "

" tamam haklısın knk "

ezgiyle biz sohbet ederken servis yavaş yavaş dolmaya okula yaklaşmaya başlamıştı benim içimdeki heyecan ve mutlulukta okula yaklaştıkça daha da artıyordu bir an önce okula gitmek istiyordum. servis okulun önüne gelmiş öğrenciler tek tek inmeye başlamıştı ezgi ve ben de en son indik sınıfımıza geçtik yine ilk gelenler bizdik. Camdan bakıyordum belki müdür gelirde onu görürüm diye gözlerim nöbet tutuyordu orada ama görememiştim hayal kırıklığına uğramıştım sınıf kalabalıklaşmış bizim gurup tamamlanmıştı herkes yerine oturduktan sonra öğretmen gelmiş derse başlamıştı. Dersler ardı arkasına devam etmişti ben de her tenefüsü iple çekmiştim her tenefüs ısrarla dışarı çıkmaya devam ediyor belki görürüm umuduyla ortalıkta geziyordum ama müdür yoktu sanırım gelmemişti ya da gelmişti ama işleri olduğu için dışarı çıkacak zamanı yoktu.. bir tenefüs daha geçmiş tekrar derse girmiştik ders edebiyattı öğretmen kaldığı yerden dersi anlatmaya devam etti ben de merakla ve can kulağıyla öğretmeni dinliyordum evet edebiyat benim en sevdiğim derslerden biriydi.. ders sınıftaki herkesin katılımlarıyla devam ederken kapı çalmış nöbetçi öğrenci sınıfa girmişti.