collaboration || hyunin

1

"Sağdan gidin ben buradakileri hallederim, çabuk!"

Elimde tuttuğum silahımla kendimi siper ettiğim metal yerin arkasından çıkarken önümdeki adamın kafasına nişan alarak ateş etmiş ve yere düştüğünü gördükten sonra kalan bir adamın hedefi olmamak için tekrar olduğum yere sinmiştim.

Önüme düşen mermiler ve gelen ses kesildiğinde göz ucuyla arkama bakmış olduğum metalden çıkarak son kalan adamı da kolundan vurduğumda inleyerek elindeki silahı düşürmüş, bana doğru gelmeye başlamıştı.

Bir kurşunum daha kalbine isabet ettiğinde yere düşmüş ve orada can vermişti.

Elimdeki silahımı bırakmadan etrafı kolaçan ederken kulağıma dolan ses ile elimi kulağımdaki kulaklığa atmış atmış ve konuşmuştum.

"Amirim iyi misiniz?"

"İyiyim, hallettim buradakileri. Durumunuz ne?"

"İkisi öldü ama birini yaralayıp yakalayabildik. Konuşturmak için alabiliriz."

"Alın ve gidelim daha fazla adamlar gelmeden. Jisung hepsini oyalayamaz daha fazla."

"Hepsi birleşip ırzıma geçecekler o yüzden hızlı olsanız mı- ah teşekkürler içecek için!"

Jisung'un sesi yarıda kesilip başka biriyle konuşmasına döndüğünde uzaktan gelen ekip arkadaşlarıma bakmış ve hızlı afımlarla yanlarına gelmiştim.

"Jisung çık oradan, hallettik."

"Hiç bitmeyecek sandım, gitmem gerek beyler!"

Jisung'la yaptığımız kısa konuşmanın ardından kolundan vurulan adamı ensesinden tutarak arabaya itmiş ve kalanımızda arabaya doluşmuştuk.

"Bayan seo'ya haber verin. Yine azar yemeyelim o heriften."

"Hemen veriyorum amirim."

----

"İyi iş çıkardınız çocuklar."

Önümüzde duran bayan seo'ya hepimiz teşekkür amaçlı önümüzde eğilmiş ve gitmeye hazırlanmıştık.

Bundan sonrası sorgu ekibinin işiydi.

"Jeongin hariç hepiniz gidebilirsiniz çocuklar."

Bayan seo'nun dediğinden sonra hepsi bana dönmüş daha sonra da bir şey demeden odadan çıkmışlardı.

"Ne vardı bayan seo?"

"Bu sorguya senin de girmeni istiyorum."

"Neden?"

"Hyunjin bu aralar işinde iyi değil."

Dudaklarımı kaplayan sırıtışı bayan seo'ya belli etmemek için kafamı eğerken yüzümü eski haline döndürmüş ve kafamı sallamıştım.

O aptalın tek yaptığı millete sallamaktı.

Masasında duran dosyayı bana uzatan bayan seo'nun elindeki dosyayı alırken önümde eğilmiş ve odadan dışarıya çıkmıştım.

İlerideki sorgu odasına gelirken uzaktan siyahlar içinde gelen hyunjini gördüğümde kapının önünde durmuş ve gelmesini beklemiştim dudaklarımdaki alaycı sırıtışla.

"Oo kimler buradaymış. Camdan bakmaya mı geldin yang?"

"Hayır, bayan seo sorguya benim girmemi istedi."

Hyunjin gülerek kafasını iki yana sallarken elini kapı kulubuna atarak kapıyı açmış ve konuşmuştu.

"Kaybol."

"Emirlere karşı mı geliyorsun hwang?"

"O koca karı sadece seni kandırmış, burada amir benim. Kimi istersem onu sorguya alırım. Kaybol şimdi."

Gülümsemem yüzümden düşmezken kafamı sallamış ve arkamı dönmüştüm.

"Sen bilirsin."

Elimdeki dosya ile birlikte giderken o da sorgu odasına girmiş ve kapıyı sertçe kapatmıştı.

Geldiğim odanın kapısını tıklatarak içeriye girdiğimde beni tekrar görmeyi beklemeyen bayan seo kafasını telefondan kaldırmış ve bana dikmişti.

"Jeongin ne oldu?"

"Efendim hyunjin beni sorguya almayacağını amir olduğunu ve yetkinin onda olduğunu söyledi, ayrıca sizin bunu yapmamı söylediğinizi de bildirmeme rağmen."

Bayan seo'nun kaşları kalkarken yerinden kalkmış ve önden çıkmış onu takip etmemi söylemişti.

Ufak bir kıkırtı bırakırken hızlıca onu takip etmiş ve sorgu odasına girmiştim.

"Hyunjin bu vakanın sorumlusu jeongin olacak. Çık odadan."

Sandalyede oturan hyunjin ayaklanırken bir bana bir de bayan seo'ya bakarak öne doğru bir iki adım atmıştı.

"Efendim ama-"

"Bu bir emirdir. Bu vakanın dışındasın artık."

Hyunjinin sinirle kızaran yüzü bana dönerken alayla sırıtmış ve bayan seo'nun görmeyeceği şekilde göz kırpmışgım ona.

"Peki bayan seo."

Hyunjin masanın üstünde duran silahını alıp beline yerleştirirken dilini ağzında gezdirmiş ve bana attığı ölümcül bakışları eşliğinde odadan çıkmıştı.

"İyi çalışmalar jeongin."

"Teşekkürler efendim, iyi çalışmalar."

Önümde eğilirken bayan seo odadan çıkmış, bende elimdeki dosyayı masaya fırlatmış ve karşı sandalyeye oturmuştum.

"Anlat bakalım sejun."

_______________________________________________
AĞAPQĞAOQPAOQĞAOWAĞAOAĞAOQĞAOQÜAO