11

556 89 104
                                    

"Abi ben seni her sabah uyandırmak zorunda mıyım ya?"

Bağırınarak şortumun ipini ilikliyor bir yandan da hyunjini tekmeliyordum uyansın diye.

"Ne oluyor ya?"

Bir gözünü açarak kafasını kaldırdığında önümdeki yastığı ona doğru fırlattım.

"Uyan gerizekalı denize gideceğiz dedik ya."

"Siz gidin ben uyuyorum."

"Hahaha amına koymadan kalk hyunjin."

"Annem gibisin ya bırak uyuyayım of zaten normalde uyuyamıyorum."

"Denize gideceğiz kalk giy şunu, kıyafetini bile ben buluyorum amk!"

"Jeongin."

Telefonumu cebime tıkıştırırken bana doğru seslenmesiyle arkamı dönüp ona baktım.

"Valizimi karıştırdın mı?"

"Hayır senin boklu valizini karıştırmadım aptal, kalk ve giyin ben havluları alacağım."

"İyi be, bir rahat vermedin arkadaş. Hiç çekilmezsin sen he böyle."

"Hyunjin!"

Sinirle bağırınırken atacak bir şey daha aramaya başlamışken o yatağın üstündeki şortu alıp koşarak banyoya girmişti.

"Aptal herif ya."

Benim hyunjini beklediğim on dakika sonunda hyunjin pazularını okşayarak banyodan çıkmış bana bakmıştı.

"Kas yapmışım gibi sence?"

"Ne bileyim ben lan, bizden habersiz spor salonuna mı gidiyorsun da kas yaptın?"

"Çalışırken gidiyordum şimdi ara vermek zorunda kaldım ama burada da çalışıyorum. Seksen kiloluk dambıl niyeti görüyorsun jeongin."

"Ne!"

"Alınmaca yok şimdi."

"Ne saçmalıyorsun lan elli beş kiloyum!"

"İmkansız ya çok ağırsın."

"Beni sinir etmek için yapıyorsun ben gidiyorum."

"Niye sinir edeyim ya olanı söylüyorum."

"Günaydın jeongin ve hyunjin."

Odadan çıkarken uzakta bize seslenen adamı gördüğümüzde ben de hyunjin'in eline hafifçe vurarak gülümsedim.

"Günaydın efendim."

"Günaydın, yüzmeye mi gidiyorsunuz?"

"Evet kahvaltı etmeden bizimkilerle gidelim dedik."

Hyunjin kolunu omzuma atıp beni kendine yapıştırırken konuşmuştu.

Zaten üstümüz çıplak bir de bedenimizi yapıştırıp beni terletiyor.

"Oh çok güzel bizde oraya gidiyorduk, beraber gidebiliriz."

Adamın yanındaki eşi gülümseyerek yanımıza gelmiş benim koluma girmişti.

Pardon?

"Sevgilini çalıyorum birazcık hyunjinciğim."

Hyunjin dediğine gülerken kafa sallamış, koluma giren beden de beni asansöre sürüklemeye başlamıştı.

"Nasılsın tatlım nasıl gidiyor?"

"Her şey iyi efendim, sizin nasıl geçiyor tatiliniz?"

"Pf saygı ekine gerek yok hyung de bana yeter."

collaboration || hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin