4

643 99 135
                                    

"Günaydın çocuklar."

"Günaydın amirim."

Önümde eğilerek diğerlerine selam verdikten sonra kendimi giyinme odasına atmış, üstümdeki beyaz gömleği çıkartarak üniformamı elime almıştım fakat gelen sesle o tarafa döndürmüştüm kafamı.

"İki oldu çıplak yakalıyorum seni yang jeongin, işaret falan mı acaba?"

"Sanada günaydın hyunjin, hayırdır pek bir neşelisin."

"Sinirini bozacağım için keyifliyim."

"Bugün değil."

"Her gün bunu diyorsun ama günün sonunda ağlayan sen oluyorsun."

"Kim ağlıyormuş ben mi?"

Hyunjin karşımda sırıtırken kafasını sallayarak onayladığında ona doğru birkaç adım atmış ve elimi yakasına koymuştum.

"Seninle uğraşmak istemiyorum sadece ama sen öyle sanmaya devam et."

"Eminim öyledir."

Üstüme üniformamı geçirirken silahımı da belime koymuş ve çıkmaya yeltenmiştim.

"Ben bir şey söylemeye gelmiştim bak unutturdun."

"Ne var?"

"İzin alıyoruz."

"Şükürler olsun biraz huzur bulacağım sen olmadan."

"Hayır birlikte."

"Birlikte?"

"Bir operasyonumuz var koca karı izin verdi hepimize."

"Gerek yok."

"Gerizekalı operasyon tatilimizin içinde."

"Götünle anlatıyorsun düzgün anlat o zaman!"

"Bağırma bana."

"Hadi ya sana soracaktım zaten."

"Anlatmıyorum lan siktir git öğren kimden öğreniyorsan!"

"Çok lazımdı senin söylemen! Mal."

Hyunjin sinirle odadan çıktığında gözlerimi devirmiş ve bende kapıyı kapatarak odadan çıkıp bizimkilerin yanına gitmiştim.

"Hah boss yeni bir operasyonumuz var."

"Anlat."

Koltukta kollarını önünde bağlamış ve bacak bacak üstüne atmış hyunjin bana sinirlice bakarken bende kaşlarımı kaldırarak ona bakmış ve geri jisung'a dönmüştüm.

Küstah.

"Bir uyuşturucu satıcısı, busanda jung hotelin sahibi işleri oradan yürütüyor. İnsanların tercih ettiği ve ünlenen bir hotel olduğu için kimse de şüphelenmiyor haliyle bundan. Bayan seo da bizim gitmemizi söyledi."

"Tamam gideriz."

"Ama o kadar kolay çökertemeyiz.. Bir ay falan orada olmamız gerekiyormuş, adam çok zeki kolay kolay teslim olacak gibi değil."

"Oha bir ay çok uzun."

"Tatile gidiyoruz sanki amın oğlu uzun diyor bir de."

"Bir şeye burnunu sokma."

"Sana soracaktım zaten çok özür dilerim yüce jeongin hazretleri!"

"Aptal."

"Cüce."

"Yeter, biraz odaklanın şuna sonra kavga edersiniz."

Hyunjinin sağında oturan garam konuştuğunda ikimizde susmuştuk fakat birbirimize sinirli bakışlar atmayı kesmiyorduk.

collaboration || hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin