"sana vurgunum dünden beri, gördüğüm günden beri""Kesinlikle arayacağım." demişti Yoongi zafer dolu bir gülümseme ile bir elindeki karta bir Jimin'e bakarak, o gittikten sonra sade kartındaki ismini okşayacaktı. Her şey beklediğinden çok daha güzel gitmişti. Yoongi, sağ elini alnına götürerek rahatta bir asker selamı verdi ona sözleri üzerine. Jimin de ona bir gülümseme bahşetmiş ve arkasını dönüp hastanenin otoparkına yönelmişti.
Ama aramamıştı. Jimin ona numarasını vereli aradan dokuz koca gün geçmiş olmasına rağmen telefonuna ondan ne bir mesaj ne de bir arama gelmişti. Bir de öyle kendini beğenmiş bir şekilde ona numarasını vermişti ki Jimin, şu anda geriye dönüp bakınca yaptığı şeyden utanıyordu. Ama asıl utanması gereken Yoongi'ydi, kesinlikle arayacağını söylemesine rağmen bırakın aramayı bir mesaj dahi atmamıştı Jimin'e.
Jimin, bu dokuz gün boyunca sürekli telefonuna bakmış, ondan hiç olmazsa bir mesaj beklemişti. Yoongi pek mesajlaşan birine benzemiyordu açıkçası ama Jimin'in de ondan bir şey beklediğini tahmin edemeyecek kadar da aptal olamazdı. Onunla beraber kahve içmeyi teklif ederek sırasını savdıysa da Jimin de o açıkça istemeden numarasını vererek atması gereken adımı atmıştı ona.
Jimin ondan gerçekten hoşlanmıştı, Yoongi'nin de kendinden hoşlandığını düşünmekle hata mı yapmıştı yoksa? Jimin numarasını verdiğinde onu utandırmamak için mi arayacağını söylemişti? Ama o zaman kesinlikle demezdi ki Jimin'nin bir beklenti içine girmesine neden olmazdı. Üstelik kesinlikle arayacağını söylerken oldukça mutlu görünüyordu halinden. "Belki de yine bir yerlere gitmesi gerekmiştir?" dedi Taehyung kahve bardağını parmaklarının arasında sallıyor, fincanının içinde kahvesinden kalanları döndürüyordu.
Bu Jimin'in de ilk başta tahmin ettiği bir şeydi elbette ama bunca gün boyunca bir kez bile mi telefonuna bakacak zamanı olmayacaktı? Üstelik Jimin onun yüzbaşı olduğunu, bir şeyleri yönetme koltuğunda oturduğunu biliyordu ama tam olarak ne yaptığını da bilmiyordu. Bir askerin bu kadar yoğun olmasını sağlayacak ne olabilirdi ki?
Taehyung, Jimin'in en yakın arkadaşlarından biriydi. Daha tıp fakültesinde iken tanışmışlar, ardından aynı hastanede staj yapmışlar ve o hastaneden beraber teklif alıp beraber çalışmaya başlamışlardı. İkisi de yıllardır orada çalışıyorlardı, bu sebeple Ji-eun'un düğün günü nöbeti olduğu için orada olmasa da Yoongi'nin namının ona gelmesi pek uzun sürmemişti.
Elbete yalnız Jimin'den duymamıştı Yoongi'yi Taehyung, herkes bu süt tenli, soğuk bakışlı sağdıcı bir hafta boyunca öğle aralarında konuşmuş, hakkında espriler yapmıştı. Yoongi'nin Jimin ile ilgilendiğini de daha o anlatamadan duymuştu bu yüzden, o gece düğünde olan ve kendisine göz süzen herkes Yoongi'yi yatağa atacak kişinin kim olacağını merak ederken neredeyse Jimin'in onu kapacağını görmüşlerdi. Henüz oradan ayrılmamış olanlar onun gidişini görmüşlerdi ve bunun neredeyse ile sınırlı kaldığının farkındaydılar. Jimin, başına belli ki ellinciye gelen bu malzemenin Ji-eun'a kadar bile gittiğini düşünmeden edemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
red|yoonmin
FanficYüzbaşı Min Yoongi, çocukluk arkadaşının düğününe gittiğinde gönlünü doktor Park Jimin'e kaptıracağını bilmiyordu. yoonmin 🌸 iki bin yirmi iki mayısı