helloüüüğğğğ bu bölüm çok şey açığa çıktı
en azından taekook adamlarım için
iyi okumalar:*
4.1
.
"Kirlenmiş dudaklardan dökülen itiraflar."
.
"Sen benim Cordy'im olmaktan vazgeçtin."
İlk andaki korkusuna itaat ederek hemen fırlayıp geri adım atmış, bir anda nasıl bir pervasızlıkla böyle bir şeye cesaret ettiğine şaşmıştı Taehyung. Yoksa ona bu ateşli oyunlar hiç yabancı değildi, ama şu anda hırslanan içgüdüsü bu oyunun ne kadar ciddi olmaya başladığını ona hissettirmişti. Sağanak yağışla başlayan duygularının engellerinin kendisinin daha fazla güvende olmadığını, içinde bir şeyler kaymaya başladığını ve korkuyla bir sarmalın içinde döndüğünü anlamıştı. Kafasındaki her şey korkunun, alkolün ve sıcak konuşmanın etkisiyle bir girdaba kapılmıştı, üzerine çöken aptal anlamsız bir korku, hani şu, hayatta böyle tehlikeli anlarda birkaç kere tadılan korku, onu hiç bu kadar sersemletmemişti ve güçlü olmamıştı.
"Ya da boş ver, sen haklısın sana yaptıklarım korkunçtu."; diyerek telaşla ve kaçmak istemişti ağzından kaçırdıklarından ötürü.
Kaçmak onun için, hiç bu dakikanın ve içindeki yeni tuhaf bir güvensizliğin getirdiği tehlike kadar gerekli olmamıştı.
"Dur," diyerek, aklına her şeyi sil baştan başlatacağı cümleleri söyleyip sonra bundan pişmanlık duyarak kaçmak isteyen adamı durdurdu. Bakışlarında artık göz yaşı yoktu. İthamlara boğulmuş karmaşa ve daha fazlasına da dayanırım diye direttiği hızlı solukları vardı. "Bana bunu söyledikten sonra boş vermemi isteyemezsin benden. Bunca şeyden sonra bana sadece şimdi boş ver diyemezsin. Sen bana açıklamalar borçlusun. Kafamdaki en büyük yanıtlanmamış sorunların sebebi sensin Victor Sazawar. Şimdi beni aydınlatacaksın. İma ettiğin kişi için açıklamalar yapmak zorundasın."
"Jungkook, daha fazlasına hazır değilsin. Sen benim sana vereceğim cevaplara hazır değilsin. Çünkü tüm cevaplar sende. Ben şimdi sana ne dil döksem, sen artık inanmayacak ve güven duymayacaksın bana."
Jungkook ciddiyetle bakıyordu Taehyung'a. "Bana Cordy olduğumu söyledin. Bana ilk aşkın olmuşum gibi acıyla konuştun. Oysa ben sadece senin düşmanından düşen bir döl olduğumu öğrendim bundan saatler önce. Sana olan takıntım yüzünden bu halde olduğumu. Ve sen bu yıkıldığım duvarların arasında yine bir başıma bırakıyorsun. Birçok sorunlarla. Annem," diyerek durduğunda, teyzesi için anne diye bahsetmek kendisine garip geldi. Oysa Taehyung bu kelimeyi duyduğu anda sırtı gerildi. Küçüğü şu an ona kırılmış biri olarak bakıyordu. Nefretiyle bakacak olursa, bunu kaldıramazdı. Yıllar önce kendisini açıklaması için bir şans vermemişti ama şimdi çoğu şeyi hatırlamıyorken kendisini anlatsa bile anlayacak mıydı? Bu kadar kırgın ve güvensizken. Sanmıyordu.
"Olduğum söylenen kişi ile olduğumu bildiğim kişi arasındaki bir savaşın ortasında gibiyim." Dedi Jungkook acıyla. Acı öylesine dilinden çaresizce dökülüyordu ki, gururu taşıyamadı daha fazla omuzlarında. Titrek dizleri, beşik gibi sallanan aklı ve durmaksızın bıçaklanan kalbinden dolayı nefes alamıyormuşçasına elini boynuna taşıdı. "Ve bu savaşı yine sen başlattın öyle değil mi? Yine her şeyi sen yaptın ve susuyorsun. Susma artık çünkü ben bu saatten sonra sana karşı susacak değilim. Bir açıklama istiyorum ve sen bunun benim canımı ne kadar yakacak olursa olsun yapmak zorundasın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vex
Fanfiction"Onu altından bir kaidenin üzerine oturtmak ve bütün dünyanın bana ait olan bir adama tapınmasını izlemek istiyorum." For; taekook