Final

1.7K 92 29
                                    




"Off ! aklım bizimkilerde kaldı bizsiz idare edebilirler mi sence Anber'im ?"

"Güzelim rahat ol biraz koskoca yetişkin insanlar niye idare edemesinler ?"

" Ne bilim ilk defa babamdan bu kadar uzun ayrı kalacağım zaten giderken arkamdan bir tuhaf baktı. Sanki son kez bakıyormuş gibi. İçime oturdu yeminle " diyerek kucağımda olan ellerime indirdim bakışlarımı.
Ellerimi saran sıcak parmaklar ile derin bir nefes aldım.

" Herşey yolunda sakin ol biraz. Hem baban da benimle aynı fikirdeydi. Bir dönem kalmış okulu yarım bırakmak olmaz " dedi parmaklarımın arasından geçirdiği kemikli parmaklarını dudaklarına götürüp öperek.

" Haklısın sanırım. Tatilde gideriz ama di mi ?" Diye sordum hemen heyecanla.

" Tabi ki güzelim gideriz "

" Sen ne yapacaksın ? Arkadaşını görmeye gidecek misin?" Diye sürekli merak ettiğim soruyu sorarak.

" Evet güzelim gitmek zorundayım. "

" Sorun değil "dedim tutuklu çıkan sesimle. İçimde sözlerimin aksine gitme demek geliyorsa da kaç günden beri üzüldüğünü aklının kaldığını anlıyordum.
Belki çok fazla takıyordum ama eski sevgilisi ile aynı ortamda bulunacak olması ister istemez canımı sıkıyordu.

" Beraber gidelim mi ?" Diye sorduğunda bakışlarımı hızla Anber'ime çevirdim.

" Yani bilmiyorum doğru olur mu ki ?" Diye sordum istemem yan cebime koy tavrıyla.

" Tabi ki hatta çok iyi olur Cüneyt de seni merak ediyordu. " Dedi gülümseyerek.

" Ona benden bahsettin mi ? "

" Hım. Yüz yüze görüşmeye fazla fırsat bulamasak da telefonda sürekli konuşuyorduk "dedi göz kırpıp.

" Tamam olur. Bende Cüneyt ile tanışmak isterim " aslında tek derdim Onur denen o lavuğu uzak tutmaktı. Murat bunun farkında olarak alayla gülümsedi ama takmayıp otobüs camına başımı yaslayıp ellerini daha çok sıktım.

***

" Bugün nasılsın bakalım koca oğlan ?" Diyerek odaya giren Anber'im ile peşinden girdim.

Yatağında uzanmış elinde kumanda ile kanalları dolaşan adam elindekini bırakıp yüzünde ki pırıltılarla gülümseyip hareketlendi.

" Hareket etme. " Diyerek yatağa yaklaşıp Cüneyt'in dizlerine dokunup kalkmasını engelledi Anber'im.

" Hoşgeldin seni hiç beklemiyordum Samsun da değil miydin ? Diyerek bakışlarını bana çevirdi.
Omzuna kadar gelen açık kahve saçları mavi gözleri kemikli burnuyla çok yakışıklı bir adamdı Cüneyt.
Yaşı 30 unda olduğu belli olan göz kenarlarında kırışıklıkları vardı ve onlar bile çok karizmatik bir hava katmıştı.
Zaten beyaz inci gibi dişleri güzel gülümsemesine daha bir güzellik katıyordu.

" Sen Batu olmalısın. Batu diyebilirim değil mi ?" Dedi gülümsemeye devam ederek.

" Tabi evet " diyerek elimi uzattığımda ellerimi kavrayıp kendine çekti.
Küçük bir sarılmadan sonra kulağıma fısıldadı.

" Teşekkürler Batu "

Ayrıldığımızda tebessümle bakıyordu. Neden teşekkür ettiğini anlayamasam da bakışları ikimizin arasında gittiğinde tahmin ettim.

Açılan kapıyla bakışlarımız kapıyı bulduğunda. Bizim yaşlarımızda olduğunu tahmin ettiğim bir genç elinde ki kitaplarla içeri girdi.

" Abi bak sana ne getirdim " diye heyecanla konuşan çocuğun bakışları bizi bulduğunda gülümsemesi soldu.

Aşk Şarabı - GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin