13.Can kırıkları

15 1 0
                                    

Ben hala Nidaya sarılmış ağlıyorken Alaz beni kendine doğru çekti.Ben buğulu gözlerimle ona doğru bakarken "Biliyorum çok zor ama ölmeden buradan çıkmak istiyoruz.Hadi toparla kendini.Sen çok güçlüsün.Şaka falan yapmıyorum Lalin."Dedi.

Hemen toparlanamazdım ki sadece birkaç gün içerisinde paramparça olmuşken birkaç dakikada toparlanamazdım ben.Nidanın elini sıkıca tuttum ve birbirimize yaslanarak yolumuza devam ettik.Hepimizin her bir basamağı tereddütle çıkıyor,hepimiz korkuyorduk.

Sonunda basamaklar bittiğinde diğer kapıların benzeri başka bir kapı daha karşımıza çıktı.Bu sefer kapıya yaklaşıp aralayan kişi ben olmayacaktım.Bu sefer bu görevi başkasına bırakıyordum çünkü başıma çok fazla bela almıştım zaten.

Hepimiz beklerken bu sefer bu görevi üstlenen Alaz olmuştu.Kapıyı yavaş yavaş aralarken çok dikkatliydi.Olabilecek her ihtimale karşı kendini koruma altına almış gibi görünüyordum.

Alaz sakince kapıyı aralamaya devam ederken önlem almak için geriye doğru iki adım attım.Barlas geriye çekildiğimi farkedince sıkıca ellimden tuttu.Kapı tam olarak aralandığında bu sefer karşımıza çıkan bir şey olmamıştı.Alaz en önden giderken bizde arkasından sakin adımlarla ilerliyorduk.Sonunda bu odanın temiz olduğuna karar verdiğimizde biraz oturup soluklanmaya karar verdik.Nida "Aramızdan birinin ayrılması gerekiyorsa bu mutlaka ben olacağım."Dedi.Alaz "Lütfen biraz mantıklı düşünün bizi buraya hapseden her kimse mutlaka her birimizin tek tek eksilmesi için hamleler yapacaktır.Buna hemen boyun eğemeyiz.Bu onu amacına ulaştırmak olur."

Hepimiz sessizce Alazın dediklerini düşünürken duvarın köşesindeki yeni mesajımızı farkettim.Elime almak için cesaret gösteremiyordum.Uzun bir süre gözüm köşeye takılınca Acar baktığım köşedeki kağıdı farketmişti.Elini köşedeki kağıda götürürken o da tereddüt ediyordu.

Ben ve Acardan başka kimse kağıdı henüz farketmemişti.Acar kağıdı açtığı ilk anda şok dolu bakışlarından ne gibi kötü birşey görmüş olabileceğini tahmin bile edemiyordum."Acar iyi misin?"Nida bu soruyu sorarken cevabını biliyor olmalıydı çünkü Acarın yüzünde feci bir ifade vardı.

Poyraz yanına gidip onu omzundan dürttüğünde o da kağıtta yazanları farketmiş olmalıydı ki onun da yüz ifadesi değişmişti.Nida kağıdı ellerinden aldığında ben ve Barlas da onların yanındaydık.Kağıdın üzerinde o kadar kan vardı ki tam olarak kırmızı renge bürünmüştü.Büyük harflerle "Hepiniz katilsiniz!"Yazıyordu.Onun altında da hepimiz doğum tarihleri sıralanmıştı.Acar kendine geldiğinde eline bulaşan kanı silmekle meşguldü."Bu şerefsiz bizim doğum tarihlerimizi nereden biliyor!"Bunu söyleyen de Barlastı.

Hepimizin midesi bulanmıştı.Açıkçası bende kusmak üzereydim."Fantaziye bak ya kağıdı kana bulamak nedir arkadaş ya!"Bunu bağırarak söylediğimde karşımızda yüzü tamamiyle maske ile kapalı olan biri olduğunu farkettim."NİDA!"Diyerek çığlık attığımda herkes adamı görmüştü.Barlas ve Alaz ona doğru koşarlarken ben de Nidayı kenara çekmekle meşguldum.

Acar önümüze geçip bize siper olmuştu.Ne olursa olsun birinin öleceğini hissediyordum ve sadece yanılgıdan ibaret olmasını umuyordum.Alaz ve Barlas dönmeyince Acar da o tarafa doğru adım atmışken adımları yarım kalmıştı.Geri geri adımladığında Alaz ve Barlasa ayrı ayrı kişiler tarafından silah doğrultulduğunu ayrıca arkalarında iki kişi daha olduğunu farkettiğimde bununla beraber anında çığlık atmıştım.Poyraz da Acarla beraber bizi korumaya aldığında Nidaya daha sıkı sarıldım.

Barlas ne kadar kendini kurtarmaya çalışsada anlaşılan adam çok güçlüydü.Arkadaki adamlar hızlı adımlarla bize doğru geldiğinde hedeflerinin Nida olduğunu zaten hepimiz biliyorduk.Acar adamla boğuşurken diğerleri de aynı durumdaydı.

Ölü Ruhlar ResitaliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin