Hastane

3.6K 238 48
                                    

Medya: Yaverlerin kafe ama tarz olarak tıpatıp aynısı değil tabii ki

İyi okumalar..

♤♧♡◇♤♧♡◇

"Bir daha sakın ha sakın görmeyeyim, tamam mı? Sizin ne işiniz var kavgalarda dövüşlerde. Bak yüzlerinizin haline!" Annem 9940429493. Kez nasihatlarını sıralarken derin bir of çektim. Tamam biliyorum iyiliğimi düşünüyorsun anne ama 9940429493 kez de düşünmene gerek yok be.

Annem oflamamı duyduğu gibi bacağıma bir çimdik attı ve kötü bakışları üzerimdeyken kafenin iç kısmına girdi. Bacağımı ovalarken olanları düşündüm. Kavgadan sonra bizim grup hepten toplanıp bizim kafeye gelmiştik. Annem yaralarımıza bir güzel pansuman yapmış ve bizi de azarlamıştı. Şimdi de kafeye gelmişken bir şeyler atıştırıyorduk. Annem babam diye demiyorum ama gerçekten çok iyi yapıyorlardı tatlıları.

Evlendikten sonra açtıkları kafeye önce isimlerinin birleşimi olan Gülat ismini koysalar da ben doğduktan sonra Gülater olarak değiştirmişlerdi. Gülater kafe adını bulmak için harcadıkları çaba(!) gözlerimi yaşartıyordu. Annemin adı Gül babamın adıysa Murat'tı. Annemin babama evlenme teklifi ederken 'Eğer teklifimi kabul edersen Murat'ıma ererim. Teklifimi kabul et de gülersin!' Dediğini binlerce kez anlatmaları sayesinde biliyordum. Son cümle kabul et de Gül muradına ersin diye bir anlama gelirken aynı zamanda eğer kabul edersen gülersin gibi bir anlama da geliyormuş. Bizzat annem dedi bunları.

Aşkları aşka olan tüm inancımı körüklüyordu. Çünkü annem ve babam birbirlerini gerçekten güzel seviyorlardı. İşte bu yüzdendi tüm bu girdiğim değişik haller. Sevebileceğim ve beni sevebilecek birine ihtiyacım vardı. Hayatımdaki tek eksiğim aşktı.

Muhabbet ede ede tatlılarımızı yerken Çağan'ın kafeye dalmasıyla hepimizin bakışları ona döndü. Kafede bizden başka müşteri yoktu. Çağan'ın yüzünden bile kötü bir şey olduğu belli olurken ayaklandım. Benimle beraber diğerleri de kalkmıştı.

"Ne oldu Çağan, ne bu telaş?" Telaşından etkilendiğim için hafif endişeli bir şekilde konuştum. Çağan bir süre nefeslerini düzenledikten sonra korku dolu gözlerle hepimizin yüzüne baktı. "Ahi.... Ahi bıçaklandı!"

Kulağımda kalbimin hızlı atışlarını duyarken her şey yavaşlamıştı. Çağan bir şeyler daha söylerken Ahi'nin hemen ilerideki dar sokakta olduğunu öğrendiğim gibi kimseyi duymadan hızlıca hareket ettim. Sonunda sokağa girdiğimde Kadir'in yerde baygın yattığını Hamza'nınsa yere oturarak duvara yaslandığını göz ucuyla görmüştüm. Ahi'yi yere yatmış eliyle karnının altını sıkıca tuttuğunu görür görmez yanına gittim.

"Ahi!" Kapalı gözlerini açıp kısık gözlerle bana baktı. Gözlerindeki duygu değişimlerine an ve an şahit olurken gözümün önündeki bu hali sanki kalbim sıkılıyormuş gibi beni nefessiz bırakıyordu.

Gözlerim dolu dolu ona bakarken bıçaklandığını hatırladım. Hızlıca yaraya göz attıktan sonra arkamdan geldiklerinin yeni farkına vardığım çocuklarında yardımıyla hepsini kafeye doğru taşıdık. Ahi'ye bir şey olmasın diye tüm kalbimle Allah'a yalvarırken gözümden akan yaşı kolumla sildim.

...............................

Elimdeki su şişesiyle bakışırken derin bir nefes aldım. Hastanenin pek sevilmeyen kokusu burnuma gelince kafamı kaldırıp tekrar Ahi'nin olduğu odanın kapısına bir bakışa attım.

Onları kafeye taşıdıktan sonra annemler hızlıca gelmiş ve arabaya bindirerek hastaneye götürmüştük. Gelir gelmez Ahi'yi ameliyata almışlardı ve şimdi ameliyat çoktan bitmişti. Ameliyat esnasında nasıl yalvardığımı ve nasıl çaresizce dualar ettiğimi bir ben bir de Allah biliyordu. Sonunda Ahi'yi normal odaya aldıklarında annemin eve git ısrarını kesin bir şekilde reddetmiş ve Ahi'yi görmeden hiçbir yere gitmeyeceğimi dile getirmiştim. Annem de sonunda pes edip Eve gidince bir tek ben kalmıştım. Çağan aşırı kendini çok yıprattığını için öğrendiği gibi gelen Elif'in ısrarıyla bir odada dinlenmeye çekilmişti ve Elif de onunla beraberdi. Serhat Hamza'nın yanına gitmişken Cemil'le Fetih Kadir'in yanındaydı. Bense Ahi'nin olduğu odanın kapısının önündeki koltukta onun kendine gelmesini bekliyordum.

Odaya hemşire girip birkaç dakika sonra çıkınca ayağı kalktım. Hemşirenin ağzından çıkacak şeyi dikkatle beklemeye başladım "Hasta kendisine gelmiş. Siz yakınısınız herhalde. Hastayı yormadan görüşmelerinizi yapabilirsiniz. Geçmiş olsun."

Giden hemşireyle heyecandan kalbim ağzıma gelmiş bir şekilde kapıyı açtım. Ahi yatakta yatıyordu. Gözleri kısık bir şekilde açılmış ve kaşları da çatık duruyordu. Ağrısı var gibiydi. Kapıyı arkamdan kapatıp hızlıca yanına gittim ve gözlerim yine dolmaya başlamışken elini tuttum. Canını acıtmamak için çabalarken elini yüzüme yaklaştırdım. Kokusunu içime çektikten sonra da sıkı bir öpücük bıraktım.

"Ahi.. ah Ahi.. çok korktum sana bir şey olacak diye. Aklımdan türlü türlü senaryolar geçti. O kadar korktum ki seni bir daha göremeyeceğim diye. Sen.. sen eğer dönmeseydin senin yanına gelmeyi bile düşündüm." Hızlı hızlı içimi dökerken gözlerim de dayanamamış gözyaşlarını dökmüştü. Sessizce ağlamaya devam ettim. Ahi sakince yüzüme baktı.

En sonunda ağzını araladığında sesini duyma isteğiyle yanıp tutuştum. "N-neden?" Dediği tek kelime ile beni dumura uğratırken kaskatı kesildim. Sahi ya, ben neden bu kadar korktum? Neden Ahi'nin olmadığı bir hayatın hiçbir anlamı olmayacağını düşündüm? Neden Ahi ölürse intihar etmeyi aklımdan geçirdim? Neden onu o halde gördüğüm zaman kalbimden bıçaklanmışa döndüm?

O tek kelimenin beraberinde getirdiği sorulara cevap bulamazken konuyu değiştirmek amacıyla boğazımı temizledim. "Nasıl hissediyorsun? İstediğin bir şey var mı, eğer varsa söyle hemen yerine getireyim. Açsındır sen şimdi kesin ya hıphızlı yemek alıp geleyim o zaman ben. Sen uslu uslu otur burada." Saçlarını karıştırıp aceleyle odadan çıktım. Kalbimin atışını uğuldayan kulaklarımda duyuyordum. Çıktığım kapıya yaslandım ve derin bir nefes aldım. Bana ne oluyordu lan?!

••••••••••••••••••••••••••

Evet bir bölümün daha sonuna geldik.
Fark ettim ki ben bir olay yazınca bunu bir bölüme sığdırıp atıyorum. Bir olay yaşanıyorsa o bölümde yaşanıp bitiyor. Gerçi duyguları diğer bölümlere sıçrıyor ama neyse.

Nasıldı bölüümmm? İleriki bölümler için herhangi bir düşünceniz ya da tahmininiz var mııı?

Diğer bölümde görüşeliiim.

Kıçımın Kötü Çocuğu ~bxb -ARA VERİLDİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin