Kavga

3.7K 265 85
                                    

Hızlı atmanın gururunu yaşıyorum..
İyi okumalar

•••••••••••••••••••

Üstümdeki ağırlık yapan şeyleri çıkarıp masaya koydum. Hafif ısınma hareketleri yaparken diğerlerinin de fazlalıklarını bırakmalarını bekliyordum. Kavga olacağını Salih'ten öğrendiğimden beri çok heyecanlıydım çünkü kötü bir çocuk olarak ilk defa büyük bir kavgaya girişim olacaktı. Bu kavgalar benim gibiler için çok önemliydi çünkü burada yapılan saygı duyulacak davranışlar söylenti olarak tüm okulu dolaşırdı.

Yani eğer mükemmel bir dövüş performansı sergilersem sadece bizim okul değil karşı okulun kızlarını da düşürme potansiyelim olurdu. Geçen kavgada on kişiyi tek başına yendiği söylenen Yağız diye bir çocuk söylenti yayılır yayılmaz çok güzel bir kızdan çıkma teklifi almış ve bu sayede aşırı tatlı bir ilişkileri olmuştu. Kıskanıyordum şerefsizi.

En sonunda herkes geldiğinde kavga yerine doğru ilerledik. Kavga bizim okulun biraz aşağısındaki arsada yapılacaktı. Kavga edeceğimiz okulsa bizim okulun olduğu sokakta hemen çaprazımızda bulunuyordu. Oradakilerle kavgalar sıklıkla olurdu ama böyle büyük kavgaları görmek herkese nasip olmazdı.

Mekana vardığımızda karşı tarafın her an bize saldıracak gibi durmasından dolayı ufaktan bir tırstım. Bunlar niye gardiyan gibilerdi lan! Bizimkiler yanlarında biraz ufak kalmıştı ama önemli olan boyut değil işlevdi.

Beynimde sürekli bu cümleye kendimi inandırmaya çalışırken karşı taraftan bir çocuk "Hadi oğlum, sizi dövmek için daha ne kadar beklememiz lazım? Başınız nerede sizin. Kurtların inine girmiş kuzulardan farkınız yok."

Ben de dahil bizimkilerin hepsi çocuğun sırıtan yüzüne bir tane yapıştırmak istiyor gibi duruyordu. Ama kendimi ve bizimkileri dizginledim. Tam ortalık sakinleşmişken bu sefer başka bir çocuk sırıtarak söze girdi "Başları onları bırakıp kaçtı herhalde. Çobanınız olmadan bizim için yemekten başka bir şey değilsiniz. Sinirlenecekseniz sizi bırakıp giden korkak çobanlara sinirlenin koyun sürüsü!"

Çocuğun boş yapışını dinledikten sonra birkaç kişi çocuğa doğru atılmışken Çağan'ın kahkahaları ortalığı kapladı. Arkama döndüğümde bizim okulun onlar için açtığı yoldan aşırı karizmatik bir şekilde yürüyen Ahi ve grubunu gördüm. O olaydan sonra Ahi'yi ilk defa görüşümdü. İçim titredi.

Tam yanımdan geçerken gözlerini bana çevirdi ve bakış attı. Bu yaptığına derince yutkundum. Geçerken omun da ellerinin titrediğini görmüştüm. Sanırım yaptıklarımız ikimizde de yan etki bırakmıştı.

En öne geçip düşmanın karşısına dikildiler. Bir süre onları süzdükten sonra Ahi söze girdi "Biz koyunlarımızı korktuğumuzdan başıboş bırakmayız. Bırakırsak korkmadığımızdan bırakırız. Çünkü bizim koyunlarımızı yiyebilecek kurtlar siz değilsiniz. Sizden korkumuz yok!"

Dedikleri nedensizce bana motivasyon verirken sözlerden etkilenen tek kişi ben değildim. Bizim okul dakiklerin gözlerinden ateşler fışkırırken karşı tarafın biraz siniri bozulmuş gibiydi.

Fetih bizden fazla gaza gelmiş olacak ki "Bizi hiç merak etme sen abi. Kurt kılığına girmiş birkaç sıçana yenilecek değiliz." Ahi'ye yönelik kurduğu cümleler karşı tarafı çok sinirlendirmiş gibi gözüküyordu.

Fetih'in konuşmasından sonra düşman okulun başı olduğunu düşündüğüm ve şimdiye kadar gayet sakin duran çocuk sinirinden köpürüyordu. Söylediği cümleden sonra bunun kişisel bir sinir olduğunu anladım.

"Lan sen geçen bimde görüp de dövdüğüm eleman değil misin?!" Fetih duyduklarından sonra bunu diyen çocuğa dikkatle bakmış sonra da hatırladığını belirten bir şekilde "Ana ciğerimi söken yavşak kasiyer!" Diyerek çocuğu daha da sinirlendirmişti.

Kıçımın Kötü Çocuğu ~bxb -ARA VERİLDİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin