Mirko/ Rumi Usagiyama

104 6 6
                                    

Bölüm: Uslanmaz Tavşanın, sevgilisini duygusal olarak zorladığı bir görev daha...

Kelime sayısı: 2666

Karakterler: Gang Orca, Mirko, Ucundan Hawks, Toga, Dabi, Twice, Fatgum

Uyarı: Sonlara doğru biraz elleşme (?)


"Bodruma iniyorum!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bodruma iniyorum!"

"Tek başına gidemezsin! Mirko! Mirko!"

Enerjik kadın kulaklığındaki bağrışmaları duymazdan gelerek büyük bir atlayışla merdivenleri geçti. Yüzündeki kocaman gülümseme, kendine olan güvenini haykırıyordu. Tek başına bir orduya bedeldi o. Güçlüydü, hızlıydı ve çelik gibi sinirlerini destekleyen inanılmaz refleksleri vardı, onu ne durdurabilirdi ki? 

"Sizi bu binanın yığınlarına gömeceğim..." 

Hırs dolu mırıltısı, ulaştığı geniş odayla sönüp gitmişti. Mavi ledler ile aydınlatılmış alanın içine simetrik bir şekilde sıralanmış tüpleri, tüplerin içindeki mide bulandırıcı yaratıkları görmezden gelerek bir bir aşmaya başladı. Hassas kulakları duyduğu her bir sesle yeni bir rota belirlemesine yardımcı oluyordu. 

"Oh! Burada bir çok haşere var gibi! Hissediyorum!"

"Rumi!"

Kulaklarını dolduran sesinle yakalanmanın getirdiği suçluluk damarlarını turlamaya başladı, yine de hızını kesmedi. 

"Aradığınız tavşana şu-"

"Kes şunu! Sadece beş dakikalığına Gang Orca'nın yanına gittim ve sen içeri mi daldın?!"

Sinirle maskeni yüzüne geçirdin ve ilerlemek için hazırlanan ekibin başına geçtin. Bulduğunuz ve ana laboratuar olduğu iddia edilen bu mekana gelmiş, derince düşünülmüş planınızı uygulamaya koymak için diğerleriyle konuşmaya gittiğin an da o uslanmaz tavşan sürüden ayrılıp içeri dalmıştı. 

"Oh, Bebeğim! Birinin önceden içeriyi kontrol etmesi gerekiyordu!"

"Sadece bir kere ya! Bir kere kafana göre hareketler yapma görev sırasında!" Kıdemli kahramanlar yanında yerini almış, içlerinden biri içeri gireceğinizi herkese belli etmek için elini havaya kaldırınca gücünü kullanmak için zihnini dizginlemeyi odaklamıştın kendini. " Tamam... Tamam her neyse. Sakın biz gelmeden saldırma, bir yere saklan ve bekle."

"Bir korkak gibi mi?!" 

Bir an da ortaya çıkan nomu'ya ayaklarını birleştirip sert bir tekme atarken kahkahayla haykırdı. 

"İşte bu hiç benlik değil!"

Bıkkınlıkla nefesini verdin. Yine kendini tekrar ediyordu işte. Asla söz dinlemiyor, düşünmeden kendini tehlikenin kollarına atıyordu. Gücüne fazlaca güvenmesinin yanında sonu olmayan cesareti de olunca kötü senaryoları aklına getirmiyordu. Oysa sen, o kendini her tehlikeye attığında yüreğin ağzında onun dönüşünü bekliyordun. Her seferinde daha da  büyüyen korkun ve endişen bazen öyle boyutlara çıkıyordu ki sana verilen emirleri duyamayacak hâle geliyordun. 

Bnha & ReaderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin