S2 ~ B14

96 9 16
                                    

Yine herkes büyük alanda kendi aralarında oturmuş sunucunun gelmesini bekliyorlardı. Bugün herkesin burada son günüydü.. Berrak herkesten uzak tek başına öylece oturmuş yeri seyrederken abisi, arkadaşları ve sevdiği adam, Olimpos'lular hatta ve hatta Scott'ın bile gözü ondaydı. Kimsenin tadı tuzu yoktu ki olanları da Olimpos'lular öğrenmişti. Ares ise içten içe kahkahalar atıyordu ve kendi kendine, ' biri gitti diğerleri kaldı ' diyip duruyordu ve sırıtıyordu ama içinden.  SCOTT ise derinlere dalmadan duramamıştı çünkü kral babası ile naısl konuşacağını bilmiyordu. Eğer babası izin vermezse Scott kuracağı cümleler ise çok ağır cümleler olacaktı ve Berrak temelli onu yanlış anlayacaktı. İlk defa kendini bu kadar çaresiz hissetmişti Scott ve bu duygudan da ölesiye nefret etmişti.  Babasının huyunu en iyi o bilirdi. Çok katı ve sadist bir adamdı. Vicdanı olsa bile olduğu türden ötürü yok sayıyordu. İlk vampirdi ve aynı zamanda saf kandı.. Asırlardır yaşamış bir kraldı.  ' Acaba ' dedi Scott içinden ' Acaba babamda Berrak'ı sever mi '. Farkında olmadan nefesini sesli bırakan Scott 'ı gören arkadaşları ise ona sorar gözle bakınca yine derin bir nefes alıp,

" Berrak'ı düşünüyorum ama aynı zamanda kral babamı da düşünüyorum. Onun huyunu biliyorsunuz çok sert ve sadist biridir. Ona nasıl bir gerekçe sunmalıyım diye düşünüyorum. Doğruyu söylesem nasıl bir tepki verecek bilmiyorum ama hadi diyelim ki onun anlayacağı dilden söyledim diyelim mesela Berrak'a soyumuz için yaklaşmalıyım falan filan dersem bir gün bu yalanı Berrak duyduğunda bir daha yüzüne bakamam onun ve bu duygudan nefret ettim "

Diye itirafta bulunan Scott'a hitaben Betty ise,

" Yine de ne yapıp edip orta yolunu bulmamız lazım. Aslında babana yalan söylemeni istemiyorum. Ne kadar çok doğruyu bilirse o kadar çok arkamızda durur.  İsterseniz turnuvadan geri de çekilebilir ve direk gidip babanla konuşursun bu konuyu detaylarıyla "

Demesi ile diğerleri de kafasını sallayınca Scott'ta en mantıklı eylemin bu olacağının farkına varmıştı ama Berrak'la o ortamda da bulunmak istiyordu. Ve onunla yaşayacağı herşeyin nasıl duygu olduğunu deneyimlemek istiyordu öyle ki bunu kendi kardeşleri onun gözlerinden ne düşündüğünü anlamışlardı ve daha da ses çıkarmamışlardı. Sunucunun yerine geçmesi ile vampir ve Olimpos'lular da ayaklanmıştı. Herkes düşünceli bir şekilde dalgındı ve kimsenin sunucuyu dinleyecek aklı yoktu. Berrak ise herşey bittikten sonra arkadaşlarıyla konuşup alınan karara göre ailesine de açıklama yapacaktı..

Gizli Diyar'da ise tahtında oturan Kral Orion ve Kraliçe Tatyana gelen ulakların haberlerini ve son durumları dinlerken kralın habire kafasının içinde oğlunun yaşadığı duygu geçişlerini önemsememeye çalışıyordu. Dışarıya deirn bir nefes veren kralı gören kraliçe eliyle herkese çıkmasını emretmiş ve sevdiği biricik aşkıyla baş başa kaldığında ise bir elini eline koyarak hafif sıkması ile kralın dikkatini üzerine çekmişti. Kral ise karşısındaki asırlardır onunla aynı yastığa baş koyan karısına bakıp içtenlikle tebessüm etmişti ki sadece bir tek ona gülümsüyordu zaten ama karısının gözlerindeki soru işaretini görünce derin bir nefes alan kral,

" Veliaht yarışmaya gittiğinden beri kafasında bir sürü düşünce ve duygu değişimleri dönüyor ve ben buna şaşırıyorum Tatyana. Bu zamana kadar onda bu tarz şeyler yoktu. Ve nedense içim hiç rahat değil umarım benim sinirimi bozacak bir şeylerle gelmez. Yakında bu taht onun olacak ve çocuk yaşını geçti "

Diyince Kraliçe azıcık boğazını temizledikten sonra,

" Orion o zaten hiçbir zaman çocukluğunu yaşayamadı. Öyle bir zamana geldi ki en son ne zaman ağzından ' BABA ' kelimesini duydun onun. Lütfen oğlumuz geldiğinde ilk dinle onu tamam mı "

Kutsanmış Varis  ( 1 ~ 2 )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin