Multimedia:İzgi
"Geri dönmeyeceğim." dedim ve telefonu Asiye'nin yüzüne kapattım. Telefonu kapatır kapatmaz ağlamaya başlamıştım. Göz yaşlarım durmamak için yemin etmiş gibiydi. Damla damla kucağıma düşen yaşlarım daha çok ağlamama neden oluyordu. Benim kaderim bu muydu ? Hayatım da hiç bir şey güzel olamayacak mıydı ? Tam her şey yoluna girmiş derken bir sorun ortaya çıkmak zorunda mıydı?
"Lütfen karşımda ağlama." dedi. Tamamen varlığını unutmuştum. Şu anda bana destek olması gerekirken söylediği söz bu muydu ? Karşım da ağlama mıydı ? Ona bakmadan araban çantamı alarak indim.
Kendime bir kez daha acımıştım. Eskiden çok zor ağlardım. Çünkü beni herkesin için de ağlatacak kadar önemli bir olay olmuyordu. Fakat şimdi beni takmayan bir adamın önün de ağlayacak kadar küçülmüştüm.
Okulun önünde olduğum için eve doğru gidebilirdim. İyiki okula gelirken yollara iyi bakmıştım. Yoksa nasıl geri dönecektim ? Buna rağmen eve gitmek istemiyordum. Bu gibi olaylar da genellikle erkeğin kızın peşinden geldiğini düşünürdüm. Fakat gerçek olaylar da öyle olmuyordu. Samet peşimden gelmemişti.
Okuldan çıkan farklı yollarda ilerleyerek sarhoş gibi ağlamaya devam ettim. Okul çıkışı saati olduğu için her yer insan doluydu. Bir banka oturup başımı ellerimin arasına aldım ve sakinleşmeye çalıştım. Kaç saat orada öylece oturduğumu bilmiyordum ama kendime gelmiştim. Çantamdan çıkarttığım peçete ile yüzümü sildim. Telefonum da kendime baktığım da gözlerimin şiş olması dışın da fazla bir sorun yoktu.
Oturduğum yerden kalktım ve eve gitmeye karar verdim. Hava kararmıştı ve etrafta öğrenciler azalmıştı. Daha çok etrafta sarhoş ve etrafında ki kişilere zarar verecek kötü tipte insanlar vardı.
Başka insanların bana zarar verme korkusuyla oradan uzaklaştım. Başka bir yola girdiğim de buranın eski bulunduğum bölgeden daha iğrenç olduğunu fark ettim. Fakat burası okula gelirken ki yola çok benzediği için biraz daha ilerledim. Etrafta içkili insanlar omzuma çarpa çarpa geçiyorlardı. Korkarak aralrından sıvıştım. Eskiden bilmediğim yollardan geçerken önüme köpek çıkmasın diye dua ederdim. Şu anda ise insan çıkmasın diye dua ediyordum.
"Heyy güzelim baksana bize" etraftaki sesler bana doğru geliyordu. Onlara bakmadan koşmaya başladım. Ama karşım da gördüğüm şey ile koşacak yerimin kalmadığını anlamıştım. Burası çıkmaz sokaktı. Gidecek başka bir yerim kalmamıştı. Korkuyla arkamı döndüğüm de laf atan adamın bana doğru elinde ki içki şişesini sallayarak geldiğini gördüm. Kalbim hızla çarpmaya başlamıştı.
"Buraya gelsene hadi bebeğim" dedi ve iğrenç ellerini saçlarıma geçirdi.
"Bırak beni " diye inledim. Saçımı daha fazla çekmeye başladı. Acı için de kıvranıyordum. Kolumla adamın omzuna vurarak kaçmayı denedim ama elleri saçım da olduğu için kaçamamıştım.
Etrafta bizim dışımızda insanlar vardı fakat hiç biri bize bakmıyordu bile. Dikkatlerini çekmek için avazımın çıktığı kadar bağırdım.
"Boşuna bağırma sana yardım edecek kimse yok." dedi ve diğer eliyle de sesimi kesmek için boğazımı sıktırmaya başladı. Boğazımı o kadar fazla sıkmıştı ki moraracağına emindim.
Beni sürükleyerek bir yere götürmeye çalışıyordu, sarhoş,kirli insanların arasında. Ayaklarımı yerde süründürüyordum. Fakat bu bile o adamı durdurmaya yetmiyordu.
Adamın yüzüne geçen yumruk ile yere kapaklandım. Adam küfrederek yere düştü ve ona vuran kişiye saldırmak için tekrar ayaklandı. Adam ve ona vuran kişinin arasında ezilmemek için kapaklandığım yerde ayağa kalkmadan geri geri süründüm. Sırtımı duvara dayadım ve olanları korkulu gözlerimle izlemeye başladım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
OROPA
ChickLitGüvendiği insanlar tarafından iftiraya uğramış ve hayâllerle dolu bir kızın aşık olduğu şehirden ayrılış hikâyesi bu. Girdiği durumlar onun vicdanını yok edemeyecek, o her defasında daha güçlü bir şekilde ayağa kalkacak. Yeniden doğmanın mümkünâtını...