hate u love u- Olivia O'brien
Oylarsanız ve görüşlerinizi bildirirseniz çok sevinirim<3
Sabah gördüğüm rüya ciddi anlamda bir şok etkisi yaratmıştı. Ve asla anlamlandıramamıştım. Bunu Bonnie'ye sormayı aklımın bir köşesine yazdıktan sonra Lexi ve Care ile alışverişe çıkma kararı almıştık. Grill'e en yakın butiklerden birindeyken Lexi elbisesini denemek için kabine doğru yol aldı. Ben de Care ile onu bekliyordum ki telefonuma gelen bildirim sesiyle telefonuma uzandım.
Elijah Mikaelson: Müsaitsen saat dörtte Grill'de kahve içmeye ne dersin?
İçimi gereksiz bir heyecan kaplarken Care hızla telefona eğildi. "Çok iyi olur de." dedi hızla.
Rhea Salvatore: Çok iyi olur derim.
Caroline zafer kazanmış edasıyla ellerini birbirine çırptı. Benden daha neşeliydi. Ve bu cidden ironikti.
Tam o sırada kabinden çıkan Lexi kaşlarını çatıp "Kim yazdı?" diye sordu.
"Dün tanıştım. Elijah diye biri." diye açıkladım sadece.
Lexi "Umarım iyi biridir. Senin şu son olaylardan sonra..." dedi devamını getirmedi.
Caroline hızla, Lexi'yi uyarmak ister gibi boğazını temizledi.
Eski sevgilim Tyler ve olayları. Tyler ve benim hiçbir zaman sağlıklı bir ilişkimiz olmamıştı. Bizi bir araya getiren biraz da Matt ve Care'in ısrarları olmuştu. Ve cidden boktan bir ilişki yaşamıştık. Neyse ki dört gün önce ayrılmaya karar vermiştik. Ya da sadece kavgaydı bilmiyorum ama umarım bitmiştir.
Ardından kıyafetleri seçip aldıktan sonra butikten çıktık.
Care "Saat dörde geliyor." diye uyarı yaptı. Mesajdan sonra sürekli alarm gibi saat hatırlamasında bulunup duruyordu.
Lexi "Caroline lütfen senin yüzünden ben de geriliyorum." dedi.
"Niye?" diye sordu masumca Caroline. Gözüme o kadar tatlı gözükmüştü ki gülümsemeden edemedim.
Tam o sırada Elena ve Jeremy'nin geldiğini gördük. Kavga ediyor gibilerdi. Klasik Gilbert kardeşler. Bir Salvatorlar kadar olamasalar da onlar da az çok bize benziyorlardı. Bu da sanırsam Elena'nın herkesi kontrol etmek istemesinden kaynaklanıyordu. Jeremy'nin kararlarını bile yönetmek istiyordu. Ona iyilik yaptığını düşünüyordu, ona ne kadar zarar verdiğini bilmeden.
Caroline neşeyle ellerini sallayıp "Elena!" diye seslendi.
Elena bizi görünce gülümseyerek yanımıza geldi. "Selam."
"Selam." dedi Care sevinçle. "Nereye?"
"Jenna alınacak bir şeyler olduğunu söyledi. Siz?"
"Biz eve." dedi Care. "Rhea biriyle tanışmaya."
Elena şaşkınlıkla bana baktı. "Siz Tyler ile cidden bitirdiniz mi?" diye sordu.
"Cidden bitirdik." demiştim ki karşı kaldırımda bize bakan Tyler ve Matt'i gördüm. Büyük ihtimal kurtadam olduğu için bizi duyabiliyordu ama umursamadım.
Lexi Caroline'in görevini devralarak "3 dakika kaldı!" diye uyardı. Ona bakıp gözlerimi devirdim. Lexi ise sadece 'ne yapayım?' der gibi omuz silkmekle yetindi.
En sonunda kabullenip "Daha fazla geç kalmak istemiyorum." diye söylendim elim omzumdaki çantama giderken. "Ben Grill'e geçiyorum."
"Stefan akşam size çağırdı. Orada görüşürüz." Elena'nın dediğine sadece başımı sallamakla yetindim. Stefan ve Elena sevgiliydi ama Damon'ın Elena'ya karşı hislerini bir tek ben fark ediyordum. Bir de galiba Stefan. İkisi benim de kardeşimdi. Ablaları olarak, onların üzülmesini engellemeliydim ama Elena olayı her iki şekilde de ikisinden birini üzecekti. Şu an Damon'ı üzüyordu, onun yanında durmaya çalışıyordum. Ama yarın Stefan'ı üzmeyeceği ne malumdu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mystic falls° elijah mikaelson
FanfictionRhea'nın habersiz olduğu geçmişi hiç beklemediği bir anda karşısına çıkmıştı.