KARANLIK(+18)

18.Bölüm|EVLEN BENİMLE

Biliyorsunuz wattpad pek açılacak gibi durmuyor o yüzden bir süre vpn ile size bölümleri atacağım. Bu süreçte iletişimde kalabilmek için instagram üzerinden thekitapblog hesabımdan bana ulaşabilir veya oradan süreç hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz:)

Oy verip bol bol yorum yapmayı unutmayın!
İyi okumalar:)

🎼Teoman: İki yabancı
🎼Redd: Kalpsiz Romantik

18.BÖLÜM|EVLEN BENİMLE

Göğsünde nefes alan kadına kollarını sarmış camdan şafağın söküşünü izliyordu Ayaz.

Gece boyunca ruhu çekilmiş gibi bakan kadın sadece kollarında değil zihninin de en derinlerindeydi. Kadının içinde ki yangınları hissediyordu fakat böyle sakin kalmasını anlamakta güçlük çekiyordu. Bu sakinliğinin nereye kadar gideceği de bir muammaydı zaten.

Gerçekleri öğrenmenin bir yolunu bulmuştu ama nasıl bulmuştu bilememek onu çıldırtıyordu. Aklından geçen ihtimalleri düşünüyordu. Ali Akif Çevik'in bu işte bir parmağı olduğunu düşünmüştü ilk ama öyle olsaydı gerçekleri anlatsın diye Sena onu çağırmazdı. Ayrıca Ali Akif, Sena'yı tek bırakmazdı. Bu ihtimali elemişti.

Bir diğer ihtimal Sena'nın şüphelenmesi ve bir şekilde öğrenmesiydi. Ama bunu yapsaydı devamını da öğrenmenin bir yolunu bulurdu ve Ayaz'a gelmezdi. Sena henüz bir şey bilmiyordu eğer bilseydi bu kadar sakin kalmasının imkanı yoktu. Ayaz onun deli fişek yanını fark edeli çok oluyordu.

Son ihtimal birinin ona ipuçlarını vermesiydi. Sena zeki bir kadındı en ufak bir ipucuyla elindekileri birleştirmenin bir yolunu bulurdu. Ama böyle bir şeyi de kim neden yapsındı?

Zeynep'e yapılanların sebebi, Zeynep'in, Ali'nin zaafı olduğunun fark edilmesiydi. Ama Ayaz bunu Sena'ya yapmamıştı. Onu göz önüne çıkarmak gibi bir hatayı yapmamıştı. Ya da onu zaafı olacak şekilde kimseye göstermemişti. İlk tanıştıklarında babasının düzenlediği organizasyona Senayla katılmıştı fakat o davet de hem Sena'yı tehdit edecek bir durum yoktu hem de sıradan bir partner gibi göstermişti.

Kafasını kemiren sorulardan onu çıkaran kucağından gelen sesti. Kendi kendine konuşuyordu Sena. Sena bir uyurgezerdi bunu bizzat deneyimlemişken uykuda mırıldanmasını garipsemedi. Ne dediğini anlayamıyordu fakat baba ve kardeşim kelimelerini net bir şekilde seçebiliyordu.

Mezarlıktaykende sürekli bu iki kelimeyi sayıklamıştı. Onu o halde görmeye dayanamamıştı. Sena'nın etrafında olması için İzmir'e bıraktığı adamı Deniz onu arayıp abi hanımefendi seni çağırıyor  dediğinde hemen uçağa atlayıp gelmişti.
Fakat onu mezarlıkta babasının mezar taşına uzanmış bir halde bulacağını beklememişti. Sena ona bu kadar acımasız mıydın sen dediğinde kendini gerçekten öyle hissetmişti. Bir süre sonra uyuduğunda ise onu otele yanına getirmişti çünkü bu haldeyken onu teyzesine götürürse eğer yanında duramazdı. Onunla yalnız konuşması gerekiyordu.

Banyoda yaşadığı o anlar ise onu mahvetmişti çünkü Sena robot gibi davranıyordu. Ateşi vardı ve o bu sefer ateşine rağmen susuyordu. Oysa geçen sefer ateşlenince çocuk gibi Ayaz'la konuşuyordu.

Ayaz'a nefret ettiğini söylediğinde ise Ayaz o an onun öfkeyle söylenmediğine emindi çünkü nefret etmişti. Gözleri bunu haykırmıştı. Ondan gerçekleri gizlemeyi o da istememişti ama Ali'ye destek olduğu zamanda Sena'ya gelememişti.

Güneş doğdduğunda Ayaz halen daha aynı şekilde camdan dışarıya bakıyordu. Gökyüzünün aydınlanışını izlerken parmakları kucağında ki kadının saçlarındaydı. Yıllar önce ona bir yaşındaki küçük bebeğini anlatan adamın kızı kollarındaydı.