Merhaba canlar.
Hoş geldiniz.
Wattpad üzerindeki ilk kitabım değil ama şu anda yayında olan birinci kitabım.
Beğenmenizi umuyorum, bunu yorum ve oyla gösterirseniz de çok sevinirim.
Karakterleri temsil eden modeller yoktur, siz istediğinizi seçebilirsiniz.
Simgemiz bu: 🐍
ANKARA,
KUMHATLAR MALİKANESİ,
BÜYÜK GÜNDEN 2 AY ÖNCE,
2049,
4 KASIM...
Karanlık çökmüştü.
Zifiri karanlığa ürkütücülük katan bir etken de, malikanenin arkasındaki sık ağaçlı ormandı. Kuş ve diğer küçük tür hayvan sesleri evin sessizliğine karışıyordu.
Leman kumhatlar, bu evin hanımıydı. Göktuğ kumhatların eşi ve üç kızının annesi.
Leman ve en büyük kızı Elmas aşağı, bordum katına inen kısa merdivenlerin başında duruyorlardı. Elmas kollarını göğsünde bağlamış, duvara yaslanmıştı. Koyu uzun kumral saçlara sahipti, koyu kahve gözleri, kalın kaşları, beyaz teni vardı. Orta kalınlıkta olan dudak hattı doğal açık pembeydi... O annesine benziyordu, zekası hariç.
Leman kızının yanında ayakta dik şekilde duruyordu, ikisinin de üstünde benzer renklerde kot pantolon ve tişört oluşu, Leman'ın genç yaşta evlenmesi sebebiyle uzaktan bakıldığında onları ikiz zannettiriyordu.
Az önce tanımadıkları birkaç adamların getirip aşağıya koydukları üstü kapalı devasa cam kutu ve içeride olan Göktuğ yüzünden kapıya odaklanmışlardı. Büyük evlerinin altındaki bodrum katında laboratuvar olması Leman ve Göktuğ'un bilim insanı olmasından kaynaklanıyordu. Ancak Göktuğ'un karısından habersiz eve getirdiği ve gizlediği bu şey can sıkıcıydı.
Aşağıdan ses gelmiyordu.
"Kapıdan bile geçemeyecek kadar büyük olan cam kutunun içinde ne var anne?" Diye sordu Elmas, merakla annesine döndü. 2 ay sonra 20 yaşına basacaktı. Güzel yüz hatları bakımlıydı, tıpkı vücudu gibi.
Türkiye'nin sayılı zenginlerinden biri olmalarının sebebi; 1 buçuk yıl önce Dünya'yı yok eden virüsün tedavisini bulmuş olmalarından kaynaklanıyordu.
Leman başını kapıya kilitlediği bakışlarıyla iki yana salladı. "Bilmiyorum." Dedi. Sinirli görünüyordu, ama bir o kadar sakin kalabiliyordu. "Bana bahsetmedi."
"Deney için mi?"
"Olabilir."
"Farklı boyutta... bir hayvan mı?" Arada yutkunmuştu.
Leman sağ yanına akmış olan açık kahve saçını kulağı arkasına sıkıştırdı. Kahve gözleri düşünceyle kısıldı. "Hayvan mı onu dahi bilmiyorum annem." Dedi kısık sesle. Kızına döndü. Minikçe kıvrıldı dudakları. Saçlarını okşadı. "Yakında kokusu çıkar ortaya, önemli bir şey olduğunu da sanmıyorum zaten... Hadi gidip yatalım, geç oldu."
Elmas bir saniye daha annesinin gözlerine bakıp başını salladı. Gitmek için hareketlendiği zaman Leman, "kardeşlerine de bakar mısın odana geçerken?" Diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANAKONDA
Science Fiction2048, Haziran'ında Dünya'nın daha iyi bir yer olacağını söyleyen tüm bilim adamları sözleri altında ezilip ölmüşlerdi. Başta Türkiye olamak üzere bütün ülkelere yayılan ölümcül olmakla beraber başkalarına zarar vermeyi de sağlayan N-230 virüsü yılla...