Yukarıdaki şarkıyı bu bölüme hediye ediyorum <3İyi okumalar 🖤
"Biz kadınlar, herşeye rağmen çok güçlüyüz!"
İnsanlar ölüyor! Ve insanları yine insanlar öldürüyor! Bu nasıl bir döngü?
Kadınların ölüyor! Ve bunu ortada adamım diye gezen caniler yapıyor! Bu nasıl bir vicdansızlık?
Gece sokağa çıkmaya korkan, çantasında ki biber gazına bile güvenemeyen, dış görünüşüne göre yargılanan kadınlar ile dolu bir ülke de yaşamak ne derece güzel olabilir?
Biz istemez miydik, gece arkadaşlarımız ile dışarı çıkmayı? Biz istemez miydik, biber gazı taşımamayı? Biz istemez miydik, istediğimiz gibi giyinmeyi?
İsterdik! Ama hâlâ bu durumun değişebileceğine inanıyoruz!
.
Eve geldiğimiz de hemen dışarıdan yemek söylemeye karar verdik.
"Dolapta ne var?" Diye sordu Hayat.
"Hiç bir şey!" Diye seslendim ona. Duşa girecektim ve eşyalarımı hazırlıyordum.
"Sana ne söyleyeyim?" Dedi. Kısa bir an düşündüm. Sağlıklı beslenmem lazımdı. Fazla kilodan hep korkmuştum." Kendime salata söyleyeceğim."
"Banada söyle o zaman, her zamankinden." Dedikten sonra duşa girip çıktım. İnsanın evi gibisi yoktu.
Üstüme şortlu pijama takımımı giyip içeriye gittikten sonra, Hayat'ın da benim kıyafetlerimi giydiğini gördüm.
"Söyledim yemeği." Dedi Hayat telefonuna bakarak. Bu kız telefonu ile birşeyler karıştırıyor da, anlarız birazdan.
"Tamam o zaman." Diyip mutfağa ilerledim. Dolaptan meyve suyu alıp Hayat ve bana iki bardak koydum. İçeri gidip yanına oturduğum da hâlâ telefonuna bakıyordu. Ona dik dik bakmama rağmen telefondan kafasını kaldırmıyordu. Bu telefon da ne var acaba?
Kafasını kaldırıp bana göz ucu ile baktı. " Ne oldu?" Diye sordu. Hâlâ telefona bakıyordu. Ayy çıldıracağım!!!
"Ne var bu telefonda bu kadar önemli?!" Diye sordum sinir olmuş bir şekilde.
"Senin haberin var mı?" Diye sordu. Ne zaman zaten lafı düzgün anlatır ki bu kız (!)
"Neyden?"
"İki hafta sonra mezuniyet balosu var. Onun için Arda ve kendime kıyafet bakıyorum." Dedi. Bu kız tüm gün bu yüzden mi telefona bakıyordu. Yok artık.
"Hiç haklı bir mezuniyet olmayacak." Dedim sitemle. Çünkü, herkes çalışıp hakkı ile sonuçlarını almışken biz, yüksek notları okula gitmeden almıştık.
"Güneş saçmalama istersen! Biz ölüyorduk! " Dedi. Bu neyin öfkesi idi şimdi?
"Tamam bir şey demedim." Dedim. Herkesi alttan alması gereken bir kişi vardı ve o kişi de her zaman ki gibi bendim. "Senin neyin var? Neden eve gitmek istemiyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Satürn Ve Güneş
Teen FictionSözler vardı yanıltılı. Gözler vardı hakiki. Neye, kime, nasıl güvenebiliriz ki? Herkes yalan söylüyor, ve biz dünyada yalancı olarak büyüyoruz ve yalancı oluyoruz. Peki yalansız dünya olmaz mı? Olmaz! Eğer mutlu olmak istiyorsan yalan fidanının dik...