11. Bölüm Yardım Çığlıkları

19 9 0
                                    

Erdem amca Arda'nın numarasını göndermişti. Arda'yı aradım. Açmadı. Tam geri arayacakken kendi aradı.

"Efendim Osman amca?" Dedi . Numara onda kayıtlı olmalıydı.

"Arda , benim Güneş." Dedim

"Güneş iyi misin?" Dedi arkadan "güneş mi?" Diye sesler geliyordu.

"Buraya gelme şansınız var mı?" Diye sordum.

"Ora neresi?" Dedi

"Hayal evi "

Küçükken tatil için geldiğimiz ve genellikle hayallerimizin gerçek olduğu yer. Burada neyin hayalini kursak gerçek olurdu. Bir keresinde Cenk "keşke babam bana bisiklet alsa." Demişti. Ve 1 hafta sonra Cenk'in doğum günün de babası bisiklet almıştı. Aslında bu onun hayali değil isteği olmuştu. Hergün babasından bisiklet almasını istiyordu. Babası da bisiklet almıştı.

Uzun zamandır duymadığım ses " tamam geliyoruz . Orası güvenli mi?" Arda'nın sesi ile kendime geldim.

"Aslında fazla güvenli değil. Ama gelmek zorundasınız. Yüz yüze konuşmamız gerekiyor."onlar gibi bende korkuyordum. Dışarı çıkmayı bırak pencereden dışarı bile bakmaya korkuyordum." Dikkatli olun." Dedim
Ardından telefonu kapattım.

Osman amca bana korkarak bakıyordu. Haklı olarak. Ona bişey anlatmadan içeri hapsettim. Telefonunu bir kere aldım ve geri vermedim. Bu kadar karmaşıklığın içinde bir de temizlik yaptım. Adam delirdiğimi düşünüyordur ki haklı. Kapı çalıyor. Kim gelmiş olabilir ki ? Ya o adamalar geldiyse.

"Kızım kapı çalıyor açmayalım mı?" Osman amcanın sesi ile korkudan yerimden sıçradım.

"Açmasak?" tamamen soru anlamı olarak değilde yalvarıyor gibi dedim .

"Erdem bey gelmiş olabilir kızım." dedi. Ben onu unuttum.

Hızlı adımlar ile kapıya gittim. Delikten baktığım da şaşkınlığım artmıştı. Hayat vardı. Arkasında da Arda ile Cenk vardı. Bu kadar kısa sürede burada olmamaları gerekiyordu. kapıyı açtım . Hızla içeri girdiler , arkalarından hızla kapıyı kapatıp kitledim.

"Niye bu kadar çabuk geldiniz?" benim sorumu beklemiyor gibilerdi .

Birbirlerine kısa bir bakış attıktan sonra ilk konuşan kişi Arda oldu. " Hastaneye yakın bir yerde sizi bekleyecektik ya öyle plan yapmıştık." dedi. Ama öyle bir şey demedik.

"Ben öyle bir şey demediğimize eminim." Dedim çünkü eminim. Demedik ki hatırlamıyorum. Acaba hafıza kaybım ile ilgili olabilir mi? Olamaz çünkü artık hatırlıyorum çoğunu.

"Güneş, hatırlamıyorsun. Bana demiştin ama onun üstüne olay yaşayınca aklımdan çıktı. Bunu doktoruna söyledin mi?" Dedi Arda. Haklıydı tek o biliyordu doğruyu ama diğerlerinin de bilmesi gerekmiyordu.

"Tamam her neyse, Satürn nerede?" Diye sordu sevgilimin beni aldatmasının sebebi,en yakın arkadaşım Hayat.

"Konuda bu zaten." Dediğim sırada kapı çaldı. Korkar adımlarla kapıya giderken, kolumda Cenk'in elini hissettim.

"Sen içeri geç ben bakarım!" Dedi. Ona ne kadar teşekkür etsem azdı.
İçeri sırayla; Erdem amca , Resul amca, Kamil amca ve Cenk girdi. Ama mutfaktan ses geliyordu. Mutfağa doğru gittiğim de Şeyma teyzeyi yani Arda'nın annesi, Asiye teyzeyi Cenk'in annesi ve son olarak Emine teyzeyi beni kandıran arkadaşım Hayat'ın annesini gördüm. Ve şaşkınlığım git gide arttı. Annelerin burada olması gerekmiyordu. İçeri girdiğimde herkes sessizce bir köşede oturuyordu. Ben de yemek masasının sandalyesini alıp Cenk'in oturduğu tekli koltuğun yanına oturdum. Cesaretlenip ilk konuşan kişi Erdem amca olmuştu.

Satürn Ve GüneşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin