İlk mesaj, gece yarısı yatağımda uzanmış kitap okuduğum sırada geldi. Daha doğrusu okumaya çalıştığım sırada. Çünkü uyumaya çalışmak boşunaydı. Yakında okul açılacaktı ama içimde derslerime karşı eski hevesim yoktu. İçimden bir ses, Taehyung'un, kariyerimle ilgili içime düşürdüğü kurdun gittikçe büyüdüğünü söylüyordu. Mimarlığı seviyordum ama bu konuda tutkulu değildim. Bu o kadar da önemli miydi? Maalesef bu sorunun cevabını bilmiyordum. Mantıklı, mantıksız bir sürü bahanem vardı ama cevabım yoktu.Taehyung olsa muhtemelen, canım ne istiyorsa onu yapmam gerektiğini söylerdi. Babamın da ne diyeceğini çok iyi biliyordum. Pek hoş şeyler söylemeyecekti.
Döndüğümden beri annem ve babamla görüşmekten kaçıyordum. Dönüşümün ikinci günü babamın vermeye çalıştığı vaazı dinlemeyi reddederek telefonu yüzüne kapatmıştım. O günden beri aramız soğuktu. İşin ilginci, buna hiç şaşırmamamdı. O güne kadar planı direk olarak desteklemeyen hiçbir şeyi onaylamamışlardı. Monterey'deyken aradıklarında telefonu açmamamın bir sebebi vardı. Duymak istemedikleri bir şey söyleyemezdim. O yüzden sessiz kalmak en iyisiydi.
Jung hyun, onları oyalıyordu ki onu bu konuda çok takdir ediyordum ama artık daha fazla zamanım kalmamıştı. Bir sonraki gece akşam yemeğinde hepimiz bir araya gelecektik. O yüzden, gelen mesajın annemden olduğunu ve onlardan kaçmamam gerektiğini yazdığını düşündüm. Uyku ilaçlarının fayda etmediği bazı geceler geç saatlere kadar oturur, siyah beyaz filmler izlerdi.
Yanılmıştım.
Taehyung: Beni öpünce şaşırdım. O yüzden onu hemen durdurmadım. Ama bunu hiç istemedim.
Kaşlarımı çatarak cep telefonuma baktım.
Taehyung: Orada mısın?
Ben: Evet.
Taehyung: Martha konusunda bana inanıp inanmadığını bilmem gerek.
İnanıyor muydum? Derin bir nefes alıp içimi dinledim. Sinirliydim, aklım karışmıştı ama sinirim kendi ateşinde yanıp kül olmak üzereydi. Çünkü bana doğru söylediğinden şüphem yoktu.
Ben: İnanıyorum.
Taehyung: Teşekkür ederim. Çok düşündüm. Beni dinleyecek misin?
Ben: Evet
Taehyung: Annemle babam, Jimmy yüzünden evlenmiş. Ben 12 yaşındayken annem bizi terk etti. Çok içerdi. Jimmy, onu susturmak için hâlâ ona para yediriyor. Yıllardır onu, para konusunda taciz edip durur.
Ben: Gerçekten mi?
Taehyung: Evet. Avukatlarım bu konu üzerinde çalışıyor.
Ben: Bunu duyduğuma sevindim.
Taehyung: Emekli olduktan sonra babamı Florida'ya yerleştirdik. Ona senden bahsettim. Seninle tanışmak istiyor.
Ben: Gerçekten mi? Ne diyeceğimi bilmiyorum...
Taehyung: Gelebilir miyim?
Ben: Sen burada mısın??
Cevap vermesini beklemedim. Üzerimdeki eski pijama altını ve yıkamaktan rengi uzak bir anı olarak kalmış tişörtümü umursamamıştım. Beni nasıl bulduysa öyle kabul edecekti. Daire kapısının kilidini açıp cep telefonum elimde, merdivenlerden yalınayak indim. Apartman kapısının buzlu camın ardında, uzun bir gölge duruyordu. Kapıyı itip açınca onu karşımda buldum. Dışarıda hava, sakin ve huzurluydu. Kaldırımın kenarında şık, gümüş rengi bir cip duruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melody Of Love ♪ Taekook
FanfictionAşk, Seks ve Rock'n'Roll Vegas'ta geçireceği gecenin sabahını hiç de böyle planlamamıştı... Jeon Jungkook'un yirmi birinci doğum gününü Las Vegas'ta kutlamak gibi büyük planları vardı. Ama kesinlikle akşamdan kalma bir halde banyo zemininde uyanmak...