Sayamayacağımız her bir yıldızdan daha çok seviyorum seni.

59 7 2
                                    

Yavaşça gözlerimi araladığımda göz kapaklarımı ovuşturup kendime gelmeye çalıştım. Kafamı soluma çevirdiğimde felix yoktu.

Ani gelen panikle evde dolanmaya başladım. Odasında olabilir mi diye baktıktan sonra göremeyince mutfağa bakmak için ilerledim.

Neyse ki gördüğüm manzara benim derin bir nefes almama sebep olmuştu. Felix oturmuş telefon bakıyor, bir yandan da yaptığı kahveyi yudumluyordu.

Beni görmesiyle kafası bana çevrildi.

- günaydın. 

+ Günaydın bebeğim. Saat kaç?

- yediye geliyor.

+ Yuh!

Yaklaşık on saattir uyuduğumu fark edince ister istemez tepkisiz kalamadım.

+ Sen niye uyandırmadın ki beni? Bu kadar uyunur mu ya kış uykusuna yatmışım resmen. Bütün günüm gitmiş.

- kaç defa odana girip çıktım ama her defasında tam uyandıracakken vazgeçtim. Uyandırmak istemedim.

Kendime sinirlenmiştim çünkü çok fazla uyuyan bir yapım yoktu. Bugün nasıl olduysa resmen bayılmış gibi uyumuştum. Çok fazla uyumayı sevmiyordum. Bana göre uykudan çok yapılabilecek daha güzel şeyler vardı. 

Özellikle yanınızda Felix gibi biri varsa.

+ Bebeğim uyandırsaydın keşke sıkılmışsındır.

- yok çok sıkılmadım. Bir kaç işim vardı onları hallettim. Hem deftere de bir şeyler yazdım.

+ Neler yaptın? Defter nerde bana da göstersene.

- chan bana ikimizin olduğu fotoğrafları atıyor. Gerçi onları çıkartamadım ama fotoğraf makinesiyle şimdiye kadar çektiklerimin hepsi elimde.

+ Ne zaman okuyoruz ya bu defteri? Merak ettim iyice.

- Zamanı gelince okuruz bebeğim.

+ Hasiktir hava kararmak üzere. Lix hadi kalk çabuk hazırlanıp çıkalım.

- Nereye?

+ Sürpriz.

Söylediğim ardından felixi beklemeden odama girdim ve ne giyebileceğimi aramaya başladım.

İlk önce kırmızı bir tişört geçirdim üstüme sonra beğenmeyip çıkarttım. Biraz dolabı kurcaladıktan sonra üstüme beyaz, siyah yazıları olan bir tişört onun üstüne de şık siyah bir ceket geçirdim.

Hava çokta sıcak sayılmazdı. Hem gideceğimiz yerde bu saatte çok rüzgar vardır kesin diye geçirdim içimden.

Daha önce gittiğimiz bir yerdi aslında.

Tek farkı orada hiç kalmamış olmamdı.

Felixin de giyinip yanıma gelmesiyle giydiği yeşil üstünde desenler olan sweatshirti incelemeye başladım.

- nereye gideceğimizi söylesen ona göre giyinirdim.

+ Ne giydiğinin önemi yok lix. Sadece ikimizin olduğu bir yere gidiyoruz zaten. Hem çok güzel olmuşsun.

- ya bari nereye gideceğimizi söylesen olmaz mı?

+ Önce biraz seninle denizi izleyelim diyorum. Sonraki daha önce gittiğimiz bir yer ama sürpriz.

- seninle gittiğimiz sayılı yer var zaten hyun.

Söylediğinin üzerine yüzüne alaycı bir gülümseme takındı.

Sütlü Kahve // HYUNLİXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin