Okuduğum sayfanın son satırını okuduktan sonra göz ucuyla telefona baktım. Saatin yediye geldiğini fark ettiğimde başımı hala oyun oynayan felixe çevirdim.
-hazırlansak mı ki artık?
+Ben böyle giderim zaten sen hazırlan.
Felix bakışlarını telefonundan ayırmayıp bana bakmadan konuşmuştu. Halinden kendini ne kadar oyuna kaptırdığını görebiliyordum.
Elimdeki kitaptan beğendiğim kısmın altını çizdikten sonra kitabı komodinin üstüne koyup lixe döndüm.
-Bende böyle giderim zaten de yani ayaklansak mı manasında dedim.
+Tamam bebeğim şu turu geçeyim.
Lixin telefonu hemen bırakmasını istediğimden yatakta yavaşça ona doğru doğruldum.
Yavaşça üzerine doğru ilerleyip kucağına oturdum. Telefonun kenarlarını tuttuğu ellerini bileklerinden tutup hafifçe havaya kaldırdım ve kendimi onun kolları içinde bırakacak şekilde kafamı sağ omzuna yatırdım.
Ellerimi de kocaman sarıp parmaklarımla sırtını oynamaya başladım.
Çok geçmeden oyunun sesi kesildi ve lix telefonu yatağın üstüne fırlattı.
Yavaşça ellerini biraz saçımda gezdirdikten sonra bana sıkıca sarıldı.
-lix.
+Söyle bir tanem.
Elimle bir yandan felixin sırtını sıvazlarken devam ettim.
-Sence de her şey çok hızlı gitmiyor mu? Sanki acelemiz varmışta çok hızlı bir ilişkinin içine dalmışız gibi.
+İki kişinin birbirini tanıması için fazlaca zaman gerektiğini mi düşünüyorsun?
-sence gerekmez mi?
Kafamı yasladığım omzundan kaldırıp gözlerinin içine baktım.
+Barmenler bir insanın hayatı hakkında kimsenin bilmediği şeyleri bilirlermiş. Hatta o kişinin hayatını bile değiştirebilirlermiş o küçücük günde. Düşün hiç tanımadığın biri bile sana iyi gelebilirken biz niye hızlı gidiyor sayılalım?
Söylediği cümleleri biraz saçma bulsam da nedense bi o kadarda mantıklıydı. Ellerini yüzüme götürüp tekrardan ağzını araladığında konuşmasını henüz bitirmediğini anladım.
+Bebeğim kafanı boşa yoruyorsun. Çok iyi tanıdığımızı sandığımız biri günün birinde gelip sana en büyük kazığını atabilir. Hiç beklemediğin bir kişi, asla yapmaz dediğin bir şeyi yapabilir. Bu yeni tanıştığın kişi içinde geçerli.
Biraz duraksayıp devam etti.
+Hem sen niye soruyorsun bunları? Bizle alakalı şüphelerin mi var kafanda?
Derin bir iç çekip dudaklarımı ıslattıktan sonra ağzımı araladım.
- Çok hızlı başlayan şeyler çok hızlı bitermiş. Daha az önce okuduğum için etkisinde kaldım sanırım kitabın. Hoşuma gittiği için altını çizmiştim. Dur göstereyim.
Komodinden aldığım kitapta altını çizdiğim sayfayı bulup felixe uzattım.
-Baksana.
Feix meraklı gözlerle sözleri içinden okumaya başladı.
Son satırı da sessizce kıpırdattığı dudaklarla okuduktan sonra kitabı bana uzattı.
+Demek en tatlı bal bile tadıldıkça bıkkınlık verir öyle mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sütlü Kahve // HYUNLİX
FanfictionYarım bıraktığı sütlü kahve hala ılıktı. Yetişebilirmişim.. ° Üzüntü, ilgisizlik, aşk ve psikoloji konularını ele alan bir angst. °cinsellik, intihara meyilli davranışlar ve küfür içermektedir!