Sütlü Kahve // HYUNLİX

Lüzumu yok, tanışmış olduk diyelim.

Saatin daha altıya bile gelmediğini fark ettiğimde gözlerim henüz kararmamış havaya kaydı. Yerimden kalkıp nasıl olsa bu bakıcı daha gelmez diye düşünerek üstümü çıkarıp duşa girmeye hazırlandım. Tam adımımı banyo kapısından içeri atarken zil sesini duymam bir oldu. Çıkardığım beyaz tişörtü ürettiğim yeni küfürler eşliğinde hızlı bir biçimde geri giyip kapıya yöneldim.

Kapıyı açmak için elimi kapı koluna koyduğumda anahtar sesi duyulmasıyla elimi çektim ve bekledim. Kapıyı açan sarışın adamla göz göze geldiğimde aniden kafasını çevirmişti. Adamda diyemezdim gerçi çocuk gibi duruyordu.

+Merhaba.

Sesi görünüşüne göre kalındı fakat aklıma takılan şey kapıyı nasıl açtığıydı.

-Anahtarı nereden-

+ Ah, kusura bakma. Çok bekledim ve annen bana yedek anahtar verdiği için kendim açmak istedim üzgünüm bir anı mı böldüm?

- Yok bölmedin de biraz daha erken girseydin iyi şeyler yaşanmazdı.

+ Ne gibi?

- Boş ver, gelsene.

Getirmiş olduğu iki valizden birini çekip içeri aldım ve kalması için çoktan hazırlanmış olan odaya bıraktım. Adımlarını arkamda duymamla oda elindeki valizi benim bıraktığımın yanına bıraktı.

Gözlerimi ona çevirdiğimde onunda bana baktığını fark ettim.

- odan burası, mutfağı zaten girerken görmüşsündür, ayrıca banyo şu tarafta gel ben sana evi gezdireyim istersen.

+ Gerek yok annen bana evin odalarına kadar her şeyi anlattı hem zaten zamanla öğrenirim, değil mi?

- Kendin bilirsin. Teklif var ısrar yok.

+bu arada ben Felix.

Zaten bildiğim adı ondan tekrar duymamla uzattığı elini sıktım, ellerinin minik oluşu dikkatimi çekmişti.

Ne yani bu mu bana bakıcılık yapacaktı?

- Memnun oldum. Ben hyunjin.

+Biliyorum.

Biliyorum mu? Umarım çok bilmiş tavırlarına girip duran bir yapısı yoktur.

+ Hyunjin bey diye mi hitap etmeliyim? Bundan önce ki kaldığım evin katı kuralları vardı da.

- Hayır adımla hitap edebilirsin.

+ Tamam o zaman hyunjin.

dediği üzerine küçük bir gülümseme yerleştirmişti yüzüne.

- kaç yaşındaydın?

+Yirmi bir.

Üstelik benden bir yaş küçüktü bu sarışın genç ben mi ona bakacaktım o mu benimle ilgilenecekti bilmiyorum. Şuan her ne kadar onu sevmesem de aramızda çok yaş farkı olmamasından dolayı zamanla anlaşabileceğimi düşünüyordum.

+sen yirmi iki yaşındasın değil mi?

-Evet.

+Annen senin hakkında çok fazla şeyden bahsetti. Seni senden daha çok tanıyor bile olabilirim şuan.

Felix kurduğu cümle üzerine kahkaha atmıştı. Yalandan olduğunu bildiğim bu kahkahaya karşılık yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirmiştim.

Gülümserken çok farklı göründüğünü fark ettim. Gerçekten güzel dişlere güzel bir gülümsemeye sahipti bu sarışın.

-Aç mısın?