__________________________
İzuku ellerinde gülleri tutuyordu.
Çocuğun elleri kanıyor, sanki vücudunda ki tüm kanlar elinden akıyorcasına boşalmış hissediyordu.
"Ah, Aşk! Sarhoş etmesene beni... Sanki Amoré Tanrı'ya inanmama sebep oluyorsun gibi... N...
İzuku Midoriya, 23 yaşında ve Japonya'nın en meşhur barlarına sahip bir OMEGA. Dominantlığı dillere destan, Omega'ların Tanrısı unvanı ile tanınan büyük patron. Ki bu yüzden insanlar zamanla ona "AmoréGod" adıyla seslenmeye başlamıştı.
Ne de tatmin edici ama, değil mi?
Şimdi ise sevgili dostunun onu çağırması üzerine...Limuzinin kapısı barın önünde açılmış ve soğuk havanın arabanın içine doğru, yüzüne çarpışını hissetmesiyle titredi oğlan. Üstünde ki pahalı kürk her ne kadar onu sıcak tutsa da, narin burnu pek bi hassastı.
"Kaminari-san beni gördüğüne pek hoşnut olacak. Malum merak ederim, nedir böyle beni aceleyle çağırması gereken mesele?"
En çok güvendiği korumalarından olan Iida'ya elini uzattığında, Alfa efendisinin elini nazikçe tutarak içeriye doğru ilerliyorken, kendileriyle birlikte üç koruma daha beraberinde geliyordu. Sevgili İzuku hiçbir şeyden korkmazken, yine de korumalarının ona düşkünlüğünü ve ilgilerini severdi. Özellikle sevgili Iida'sının ilgisini.
Şehrin en büyük barlarından biri olan Pikachu Barı sevgili dostunun yaşam yeri denebilirdi. Önemli misafirlerini burada ağırlar, onlara yapılabilecek en hoş karşılamayı sergilerdi, İzuku şöhreti ve gösterişi daima sevmişti. Sevgili dostu Denki de bu konu da asla onu hayal kırıklığına uğratmazdı.
Barın ışıkları altında kapıda en başından beri bekleyen, Sarışın Omega'nın çalışanlarından biri odaya doğru İzuku ve adamlarına yol gösteriyor, barın en köşesine doğru ilerliyorlardı.
İzuku severdi Denki'yi, zaten Iida ve Denki kendisinin liseden beri dostları olur, bu zamana kadar kaderin üçünü birlikte tutmasına bir hayli hoşnut olurdu. Bu yüzden Iida'nın ilgisini diğer Alfa'lardan daha çok severdi ya.
Nihayetinde bir süre yürüdükten sonra, köşe masada korumaları ile oturan dostu gözüne ilişmiş, çevresinde ise kimsenin oturmadığını fark etmişti. Konuşacakları konu bir hayli önemli olsa gerekti ha?
Iida elinden tuttuğu efendisini nazikçe koltuğa, Denki'nin karşısına oturtturmuş ve hemen sonra efendisinin yanında diğer dostları gibi dikilerek beklemeye başlamıştı.
Denki, İzuku'ya doğru gülümsüyor ve dostu için pahalı alkollerle donattığı masada onun için bir bardak viski doldurtuyordu.
"Sevgili Schokoladem! Hoşgeldin, bu güzelliğini şöhretli barımın pis köşesinde karşıladığım için bağışla beni... Lakin bu konuyu diğer yerlerde konuşsam kesinlikle o anlardı..."
Omega meraklandı ve kendisine koyulan içkinin yanına bir pipo yakarak sohbete devam etti.
"Nedir bu havadis sevgili Pikam?"
Şimdiden ortalık tütün dumanına bürünmeye başlıyor, zaten tatsızlaşan ortama iğrenç bir görüntü gibi hissettiriyordu.
"O g-geri döndü İzuku... Psikopat, Alfa piç, Katsuki geri döndü, lanet olsun."
Genç Omega yıllar sonra işittiği bu lanet olası isimle birlikte donup kalıyor, ellerinden kayan piposu şiddetlice yere düşüyor ve tütün etrafa doğru saçılıyordu.
Iida telaşla efendisine yakınlaşmaya çalışsa da, Omega'nın korkusu herkesi derinlere kadar titretmeye başlamıştı.
"O? K-katsuki mi?"
Odaya korkunun her bir Feromonu yağılıyor ve tüm korumaların korkuyla yere düşmesine sebep olurken, Denki dostuna yıllardır maruz kalmasının sonucu ayakta Iida ile kalabiliyordu.
İkiside bir an önce genç Omega'nın sakinleşmesi gerektiğini biliyordu. Yine de Denki olacakları ve ölecekleri umursamazdı, o yalnızca sevgili dostunun travmalarının geri dönüşünü istemez, İzuku'ya zarar gelsin istemezdi.
Denki hızlıca masadan kalkıp tir tir titreyen dostuna hızla sarılıp saçlarını okşamaya başlamıştı, onu hızlıca sakinleştirmesi gerekiyordu.
"O-o beni yiyecek Denki! B-beni yutacak... Tıpkı bir canavar gibi, ne yapacağım ben!? Tanrım!"
Denki acıyla sızlıyorken oğlana sarılmayı bırakmadı. Şimdi ise odadaki Feromonlar hızla nefrete dönüşmeye başlamış, tüm Alfa korumaların dişleriyle hırlayıp birbirlerine saldırmalarına sebep oluyorken Iida hızlıca olaya müdahale etmeye çalışarak, Alfaları tutmaya çalışıyordu.
Denki ise Omega'nın bakışlarıyla gözgöze geldiğinde, ölümü görmüştü adeta.
İzuku burnuna kadar nefretle dolmuş, Denki'nin kollarından ayrılarak şiddetle koltuğa yumruğunu vurmuştu. Yırtılan koltuğun yerine bir kafa olsaydı şimdiye patlamıştı sanırsam.
Şiddetle bağırdı Omega, içinde birikmiş onca acı ve nefretle.
"Öldüreceğim! Onun kellesini bizzat ellerimle alacağım! Gırtlağına kadar soktuğum elimle yırtacağım boğazlarını! Orospu çocuğu, gel de gör nasıl kesiyorum boğazını!"
İzuku hızla çıkışa doğru ilerlerken, Iida peşinden koşmaya başlamıştı. En son istedikleri şey başlarına geliyordu, Amoré'nin delirmesi...
Denki ise arkasında korkuyla baka kalmıştı, zavallı. Kendisi her ne kadar dostuna almışsa da, ölüm korkusunu hissetmekten kendini Alıkoyamadı ve kanayan kolunu tutarak bakışlarını yerde bayılmış Alfa'lara doğru çevirdi.
"Tanrı sana ne biçim bir güç bahşetti böyle sevgili İzuku... Yeryüzüne bir Şeytan gönderdi sanki..."
_________________
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
