- Douze -

237 28 22
                                    


Katsuki okuduğu mektup yüzünden çileden çıkıyor ve deliriyordu, gerçi mektubuna da bu kadar hızlı cevap gelmesini beklemiyordu.

Yırtık, pis kağıdın üzerine özensizce yazılmış cümleler. Can yakıcıydı, İzuku'nun aşağılayıcı cümleleri altına yatıyordu çaresiz ruhu. Ama biliyordu ki onsuz yapamazdı, çıldırırdı. Takıntılı herif.
__________

"Şeytan bile Tanrı'dan cezasına katlanırmış aşkım. Acı çekmen sadist ruhumu doyurmaktan başka bir şey yapmıyor. Lakin sen daha ayrılığa dayanamıyorsun, zora başvurma eğilimindesin

Dene bakalım, öldür beni.

Göreceğiz kim kazanacak zorla? Ayaklarıma kapan köpek, ellerimi tutarken o pis ellerini yıka, bana bakarken gözlük tak çünkü kalmak istemem tacizci bakışların altında. Sık üstüne pahalı parfümünü, üşenme. Sokak hayvanı kokusu gitsin üzerinden maksat.

Sevgilerle The Dominant Omega."

_________

Katsuki mektubu masaya fırlatmış, sinire karışık gülüyorken sayıkladı.

"Göreceğiz sevgilim... Göreceğiz..."

_______________

O sırada Shinsou sabah İzuku'yla görüştükten sonra, bir grup adamıyla beraber depoya doğru gidiyorlardı.

Korkunç, depo dediğimde korkunç değil mi? Çünkü depolar hayra alamet değildir.

Şu anda İzuku kaçırdığı Kirishima'yı depoya koyarak başına iki adam dikmiş ve abisine emanet etmişti.

Gerisi Shinsou'nun ellerindeydi, İzuku ona bırakmanın en başından beri iyi bir seçenek olduğunu biliyordu ki Abisi intikamın tadını oldukça severdi. Zevkine düşkün bir adamdı Shinsou, özellikle iş adam dövmeye gelince severdi lakin en çok adaleti severdi.

İida İzuku'nun ricası üzerine diğer iki adamın da başında görevli kişi olarak seçilmiş, şimdiyse Shinsou'yu adamlarıyla beraber depoya doğru götüyordu. Eski bir fabrikanın deposu.

"Her şeyin daha iyi olacağına inanıyor musunuz bayım? Şiddetle yani..."

"Tabii ki Iida, eğer zarar gören kişi benim sevgilim ise evet."

"Henüz değil lakin böyle yaparak Katsuki'den ne farkınız kalıyor?"

Shinsou kaşlarını çattı.

"İzuku yanımda olsaydı sanırım cümlene bile başlayamazdın, sana şöyle söyleyeyim... Onunla aramızda ki en büyük farkı."

"Evet efendim?"

"Sevgili İida, o herif sevdiğine zarar veriyor lakin ben, ben kılına bile dokunmaya korkuyorum. Onunla benim aramdaki fark bu."

"Haklısınız sanırım, küstahça konuşmamı affedin."

Shinsou sırıttı.

"İzuku'dan hoşlanma sen, haddine değil."

"N-ne siz!"

"Haha!"

"Nasıl anladınız..?"

Shinsou zaferle gülümsedi, psikolojiyi çözmekte uzman biriydi netice de, insanların davranışlarından büyük şeyler çıkarabilirdi Shinsou.

"İzuku'nun Ağabeyiyim ben anlarım."

Sessizlik ortamı sarıp boğuncaya kadar, depoya doğru yol aldılar. O sırada sohbeti en başından beri dinleyen diğer adamlar ölüm korkusuyla yanıp tutuştu.

Amoré God | ᵇᵃᵏᵘᵈᵉᵏᵘHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin