İ𝖓 𝕿𝖍𝖊 𝕳𝖊𝖆𝖙 𝕺𝖋 𝕿𝖍𝖊 𝕹𝖎𝖌𝖍𝖙

Bölüm: ''12''

"Jungkook!" Taehyung, Jungkook'un ismini soluğuyla birlikte, kaçak bir mahkum gibi dudaklarından kaçırdığında Jungkook parmağını Taehyung'un içinde kıvırarak büktü. "Tanrım." Bu çok fazla gelmişti, canı yansa da aldığı zevk hiçbir acıyı dinlemeyecekmiş gibi hissediyordu.

"Hoşuna gidiyor mu?"

Jungkook'un boğuk sesini duyduğunda kesikçe aldığı nefeslerin içinde başını salladı.

"İkinci parmağı ekleyeceğim." Jungkook orta parmağının yanına işaret parmağını yavaşça kaydırdığında Taehyung rahatsızca sızlandı. Yeni his biraz yakıcıydı.

Jungkook parmaklarını yavaşça hareket ettirip git-gellere başladığında inlemesine hakim olamamıştı. Jungkook parmaklarıyla daha derine inip daha önce var olduğundan bile haberinin olmadığı bir noktaya baskı yaptığında Taehyung küfretti.

"Terbiyeli bir çocuk ol, Tae." Dedi Jungkook. Eliyle Taehyung'un penisini kavrayıp parmağıyla ucunda daireler çizdi. "Ağzını sadece ben kirletebilirim." Eğilip ağzına alarak dilini etrafına sardığında Taehyung içindeki hızını iyice arttırarak kendisini hazırlayan parmakların hazzına eklenen yeni zevkle Jungkook'un ismini sayıklamaya başlamıştı.

"Çok darsın." Dedi Jungkook, Taehyung'un aletini ağzından bırakırken. "Bu biraz canını acıtabilir." Bir parmak daha eklemeye çalıştığında Taehyung'un ağzından acıklı bir inleme kaçtı. Jungkook güç bela üçüncü parmağı da ekledikten sonra parmaklarını içinde açıp kapayarak Taehyung'u genişletmeye çalıştı. "O kadar lezzetli görünüyorsun ki."

Taehyung, Jungkook'un sözleri ve deliğini zorlayan parmaklarıyla nefesin nasıl alındığını hatırlamaya çalıştıktan sonra "Seni öpmek istiyorum," dedi. "Sana dokunmak istiyorum."

Jungkook parmakları Taehyung'u becermeye devam ederken Taehyung'un dudaklarına uzanarak dilini oğlanın ağzına soktu. Dilini, Taehyung'un dilinin üzerinden kaydırıp dudaklarıyla dudaklarını emerek çekiştirirken parmaklarını çıkardı. Taehyung sızlandığında Jungkook sırıttı.

"Sorun yok, aşkım. Daha fazlasını alacaksın." Dizlerinin üzerinde dikelip Taehyung'un ellerini pantolonunun önüne götürdü. "Aç."

Taehyung, Jungkook'a itaat ederek pantolonun düğmesini açıp baksırla birlikte Jungkook'un bacaklarından sıyırdığında Jungkook'un ereksiyon halindeki penisiyle yüz yüze gelmişti. Kalp atışları hızlanırken eliyle yavaşça uzunluğu kavrayarak ne yapması gerektiğine dair bir işaret ararcasına Jungkook'un gözlerine baktı. Jungkook'un hoşlanmayacağı bir şey yapmaktan çekiniyordu.

"Sıvazla."

Taehyung, Jungkook'un komutuyla bileğini oynatmaya başladığında Jungkook'un başı arkaya düştü ve gözleri kapandı. Taehyung'la bunu yaşıyor olmak o kadar pahabiçilemez bir duyguydu ki, nasıl hissettirdiğini unuttuğu tüm o güzel duygular günyüzüne çıkmıştı. Taehyung, Jungkook'a kalp atışına sahip olmanın nasıl hissettirdiğini hatırlatıyordu.

Aletinde hissettiği ıslaklıkla irkilip Taehyung'a baktı. Taehyung ucunu bir lolipopmuş gibi emerken Jungkook sertçe soluk verip hafifçe inledi.

"Tae..." Hırlarcasına Taehyung'un ismini söylediğinde Taehyung dilini Jungkook'un organının başının kenarlarında döndürdükten sonra dilinin ucunu başındaki yarığa bastırmıştı.

Jungkook, Taehyung'un saçlarını kavrayıp sertçe yukarı çekerek kendisine bakmasını sağladı. Taehyung, Jungkook'un hareketiyle ürperdi. Sakin ol, Taehyung. Sadece sert olmayı seviyor, sakin ol.

"Ağzına al." Jungkook zevkin etkisiyle titrek bir ton kazanmış sesiyle emredercesine konuştuğunda parmakları Taehyung'un yanağını okşadıktan sonra oğlanın saçlarını bıraktı.