Chan bizim kafenin konumunu atmıştı. Arabaya binip kafeye doğru yol aldık. Arabada "Kahretsin onu markete ben gönderdim. Keşke göndermeseydim." diye ağlarken kafeye gelmiştik.
Chan'la beraber rastgele bi masaya oturduk. Chan Hyunjin'e kaş göz yapıp birşeyler anlattı. Hyunjin yanıma gelip "Jisung, bu halinle kızın önüne çıkma istersen gel bi elini yüzünü yıkayalım."
diyip beni çekiştirmeye başladı. Bende bişey demeden lavaboya doğru yöneldim, tam kapının önünden geçerken içeriye birinin girdiğini gördüm. Bir kızdı, dönüp inceledim ve, "Chaeryeong?" diye seslendim. Hyunjin'de benim baktığım tarafa doğru bakmaya başladı. "Benim." dedi Chaeryeong. Yanına gidip onu Chan'a doğru götürmeye başladım. Bişey demeden beni takip etti.Chan'ın yanına geldiğimizde Chan'ın önündeki sandalyeyi çekip oturması için Chaeryeong'a işaret ettim. Chaeryeong teşekkür edip oturdu ve, "Chan sensin değil mi? N'olmuş Felix'e? Felix nerde?" diye sorular sormaya başladı. Chan sakince, "Evet Chan benim. Seni buraya çağırdım, çünkü Felix kaçırılmış. Ve kaçıran kişiyi Felix tanıyor. Kuzen olduğunuzu öğrendim ve seninde tanıyor olabilceğini düşündüm. Lütfen, Felix'in anlaştığı anlaşamadığı kimler varsa söyler misin?"
Chaeryeong ağlamaya ve konuşmaya başladı. "N-ne demek Felix kaçırıldı? Kim kaçırmış neden kaçırmış n'olmuş?" Ağlamaya devam ediyordu. Onu öyle görünce bende göz yaşlarımı tutamadım ve kafamı yanımda oturan Hyunjin'in göğsüne dayayıp ağlamaya başladım. Hyunjin'de saçımı okşamaya başlamıştı.
"Dediğim gibi. Lütfen bize yardımcı olabilirmisin?" dedi Chan.
"Ama ben nerden bilebilirim ki Felix'in çok anlaşamadığı kişi vardır. Bana bi ipucu verebilecek misiniz?" dedi Chaer.
"Jeon, soyadı Jeon'muş sanırım. Bizdede fazla bişey yok."
'Jeon Jeon Jeon..." diye mırıldanmaya başladı Chaer. Sonra birden, "Okulda sınıfında Jeon adında 3 kişi vardı, 3üylede tanışmışlığımız var. Jeon Soyeon ve Felix çok yakındı. İyi anlaşırlardı, fakat Felix birden mesafe koyma kararı aldı. Sonra Soyeon pek takmadı fakat abisi Jungkook sinirlenmişti. Sürekli Felix'le uğraşırdı, sürekli Felix'i korurdum. Felix'den nefret ederdi, fakat benden nefret ettiğini hiç sanmıyorum. Jungkook her zaman Felix'in peşindeydi. Soyeon'la okulun ortasında bu yüzden kavga etmişlerdi, ama Jungkook vazgeçmedi." nefes aldı, "Arayabileceğimiz, ki bende yanınızda olmak istiyorum, kişi Jungkook olabilir. Ama elimde Jungkook ile ilgili hiçbirşey yok. Onun yerine büyük ablası Somi'yi nerde bulabilceğimizi biliyorum. Lütfen bende sizinle geleyim." dedi.
"Jisung, hadi toparlan gidiyoruz. Chaer sende bizimle geliyosun. Hadi Hyunjin kalkın hazırlanın." diyip ayağa kalktı Chan. Kafamı kaldırıp Chaeryeong'a baktım. Oda ağlamaktan perişan olmuştu. Benimde pek bir farkım yoktu açıkcası. Bana baktı, baktı, baktı. "Jisung? Han Jisung sen misin?" dedi. 'Evet' anlamında kafamı salladım. "Felix, senden çok bahsederdi. Birbirinizi çok seviyor olmalısınız." dedi. Tam cevap vericekken dışarıdan gelen korna sesiyle hepimiz arabaya yürümeye başladık.
Arabaya binip Chaer'in tarif ettiği adrese doğru gidicektik, fakat saat çok geç olmuştu. Yarın sabah gitmek için konuştuk ve evlere dağıldık...
Sabah koşarak Chan'ın evine gittiğimde Hyunjin'le beraber beni bekliyorlardı. Chaeryeong'uda alıp, Somi'nin evine doğru gitmeye başladık...
-
Merbbb
Jeon soyadini tamamen salladım bu arada
Ya millet nasil 1k kelimelik yaziyo ben 400 olunca cok oldu bu diyoeum
Neyse iste oyle
Hadi bbb
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Are My Past - Jilix
Fanfiction~Çocukluktan beri çok sevdiği yakın arkadaşı Felix'le ailesi yüzünden görüşemeyen Jisung, yıllar sonra çalıştığı kafede Felix'le karşılaşır... -Angst- TAMAMLANDI -130722 -110822