7. Bölüm

7.8K 476 15
                                    

"Abi daha be kadar öyle bakacaksın?" Batuhan'ın çekingen bir şekilde konuşmasıyla ondan gözlerimi çekerek çayıma odaklandım.

Bittiğini gördüğümde sinirle Batuhan'a döndüm. "Kalk bana çay doldur."

"Emredersin abi," diyerek yerinden kalkıp hızlıca mutfağa koşturdu. Çay bardağını burada unuttuğunu ne zaman fark edeceğini merak ettim. Ama o salak bunu fark etmezdi.

O sırada telefonum çalınca bilinmeyen numaraya bir süre boş gözlerle baktım. Kalabalıktan sıyrılarak kendi odama geçince aramayı yanıtladım.

Kulağıma hıçkırarak ağlayan bir kızın sesi doldu. "Kimsin?"

Sesimi duyduktan sonra nefes almayı bile kesmişti. Bir süre onun kendisine gelmesini bekledim. "A-abi..."

Ada'nın sesini duyunca şaşkınlıkla ayağa kalktım. Beni neden aramıştı ki? "Ada?"

Ses gelmeyince tekrar konuştum. "Neden ağlıyorsun? Biri bir şey mi yaptı?" Sertçe çenemi sıvazlarken sesimi yumuşak tutmaya özen göstermiştim.

"Ben.. bir şey y-yaptım. Abi yemin ederim istemedim." Cümlesinden sonra tekrar ağlamaya başladı. "Ben.. sen askersin diye, abi babam d-duyarsa öldürür beni."

Şaşkınlıkla kasıldım. Demir Bey hakkında böyle düşünmesi garip gelmişti. "Tamam," dedim. "Bana ne olduğunu anlat."

"Evden kaçmıştım ben..." Cümlenin devamını getirmedi. Sıkıntıyla nefeslenip kalktığım yere geri oturdum. Genelde bu evden kaçma işleri hep aile baskısından dolayı olurdu.

"Sonra... arkadaşlarımlaydım işte. Başka bir yere gideceğimizi söylediler. Plan dışına çıkmıştık. Tenha bir yere geldik, korktum ama belli etmedim. Sonra... hepsi koluna iğne yaptı. B-bana da yaptılar. Onun u-uyuşturucu olduğunu sonra öğrendim. Abi yemin ederim istemedim ben. Gitmek istedim ama izin vermediler."

Yerimden kalkıp kulağımdaki telefonu omzum ve başım arasına kıstırdım. Dolaptan kendime giyecek şeyler hazırlarken seri hareketlerle onları giyip siyah gömleğin düğmelerini açık bırakmıştım. Komodinin çekmecesinden silahımı alıp gerekli şeyleri ceplerime tıkıştırdım.

"Ben ondan sonra ne olduğunu tam hatırlamıyorum. Ama bir şey var... sanki elime bir çanta tutuşturmuşlardı. Bu rüya mı gerçek mi bilmiyorum." Hıçkırdı. Sesi ağladığı için çok ince geliyordu. "Kurye mi oldum ben şimdi?"

Gömleğimin düğmelerini iliklerken kızın şansına içimden sövüyordum. "Şu an neredesin," dedim sorduğu soruyu umursamadan. Bir insan arkadaş çevresini nasıl tanımazdı?

"Bir sokak arasındayım. Kaçtım ve buraya geldim. Ama burası çok karanlık, korkuyorum." Arka planda onun araması açıkken internete girerek bilet bakmaya başladım.

"Bana konum at, oraya taksi çağıracağım. Eve gideceksin."

"Hayır," diye bağırınca elimdeki telefon titredi. "Eve gidersem... babam çok kızar. Babam bilmesin lütfen, lütfen abi bilmesin."

"Toparlan Ada. Onlar senin ailen. O sokak köşesinde olmaktansa güvenli olduğun bir yer her şeye rağmen daha iyi."

"Korkuyorum," diye mırıldandı.

Bulduğum bileti hızla satın aldım. Bundan bir saat sonra uçak kalkacaktı ve şimdi evden çıkmazsam muhtemelen yetişemezdim.

"Eve git, kimseye bir şey belli etme. Sabah ezanından önce yanında olacağım."

"Bize mi geleceksin?" dedi şaşkınlıkla.

"Dediğimi yap," diyerek telefonu suratına kapattım.

Odadan çıktığımda bütün timin bakışları bana kaydı. "Abi çayın? Bir yere mi gidiyorsun?"

insan yaşıyorken özgürdür Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin