Sabah okulun kantinine indim. Kahve aldım ve oturdum. Bir çocuk geldi. Uzun boylu, ela gözlü, ve sempatikti. Yanıma gelerek "Oturabilir miyim?" Dedi. Kafamla onayladım. "Oturdu. Sana noldu Selin?" dedi. Baktım. "Adımı nerden biliyorsun ki?" Dedim. Bana baktı ve bir gülüş attı. Gamzeleri vardı. "O kadar çok şey söyledim ve sadece adını bildiğime mi dikkat ettin?" Yeniden güldü. "Aynı sınıftayız ama sen önceden Berk'le ilgilenmekten hiç kimseyi görmemiştin" yeniden sinirlenmiştim. "Ben Berk'le 8. Sınıftan beri arkadaşım...Ama o kadar çok kıza sarkıyordu ki anlatamam." Onu dinlerken kararımın ne kadar doğru olduğunu anladım. "Her kızın güzelliğine bakar ve öyle aşık olduğunu sanar ama sadece ondan hoşlanır. Hoşlanmayla aşık olmanın arasında ne kadar fark olduğunu bilmez. " "Bu arada ben Selim" bende kendimi tanıttım zaten beni tanıyordu ama....
"İyi arkadaş olabiliriz." Dedi. "tabiki neden olmasın" dedim. Ve ders zili çaldı. Birlikte sınıfımıza çıktık. Akşam telefon numarasını bana verdi. "Ne zaman canın sıkkınsa bana haber verebilirsin" dedi. Eve gelip olan biteni Seda'ya anlattım. "Kızım valla siz çıkın" dedi. Ama bakışımı görünce fikrinin değişeceğini zannetim amma..... "Çok yakışıyosunuz" dedi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Liseliler Aşkına
Ficção AdolescenteLise hayatı mı? Zor. Aşk falan... Arkadaşlıklar??Hiç söylemesem daha iyi. Çok zorlu hayatlar. Hoşlandığını sanıp aşık olanlar. Şımarıklar dersler...Ailemden uzakta bir hayat? Daha da zorlu. Sevdiğin kişiyle sohbet bile edememek kadar kötü bir şey? H...