Ve şuana kadar tek hisstettiğim o dalgaların bana dokunmasıydı. Çok sert bir şekilde dokunuyorlardı yani bana vuruyorlardı. Onlar da vuruyordu. Birkaç çığlık sesi duydum. Selin diye bağıran sesler duydum ve bir de ambulans sesi. Çok geç kalmışlardı. Kafamdaki tek soru seda ve selim ordalar mıydı? Bu olayların hepsi ailem ve selim yüzünden olmuştu ama ben hala selim orda mu diye düşüniyordum. Acaba bu sefer ne diyicekti bana. İyi ölmedin mi? Yoksa zaten sevmiyodum seni mi? Ben bunu boşveriyim de ben ölüyorum. Git gide. Bipleme seslerinden başka hiçbirşey duymuyordum. Ve sonra nefes alamadım.
*********
Doktor geldi. Hatırlamıyorum kim olduğunu. Gözlerime ışık tuttu. Beni kör mü etmeye çalışıyordu. Bunları boşverdim beni biri öptü. Gözlerimi kocaman açtım. Öpen selimdi. Yani bende hala onu seviyordum ama biz şuan hastanedeyiz yani. Selime "Ya sen ne yaptığını sanıyosun? Hastanedeyiz şuanda. Biraz dikkat et. zaten senin yüzünden intihar ettim ben bana yaklaşmanı istemiyorum" bana aldığı çiçekleri masaya koydu ve ağlayarak odadan çıktı. Seda ve ben sadece bakmıştık.
"Ya selin çok pişman baksana. Bi şans daha versen diyorum?" Demesine kalmadan kapı çaldı. Gelen sedacığımın manitasıydı. "Bunu sonra konuşuruz seda!"
Sedanın yeri:
Dışarı çıktım ve selimin yanına doğru yöneldim. "Selim ben... Selin adına cidden özür dilerim. O benim en bff'em. Tabi böyle gerilimili ve ciddi bir ortamda bff demek bana da komik geliyor." Dedim ve güldüm. Gülmem hiçbirşeyi değiştirmiyordu. Ben hala selini düşünüyordum. 10 dakika sonra ameliyata alınıcaktı. En kritiği buydu. "Bak selim. O önceden çok ama çok kırıldı. Kimseye güvenmiyor. Bana güvendiği kadar. Bana neden sana güvendiği gibi güvenmiyor diyeceksin. Şu dünyada onu hayal kırıklığına uğratmayan bendim. Ben olucam. Arkasından vurmicam. Seni anlıyorum. Daha da zorla. Sana hala aşık..." Bu sırada Can geldi. "Meraba sevgilim görüşememiştik." Dedim birşey demedi. Selim ve bana öldürürmüşcesine baktı ve "biraz konuşabilir miyiz?" Dedi. Bir kenara çekildik ve kimseye görünmeden. "O piçin yanında ne işin var?" Dedi. Donup kalmıştım. Aslında selim ve can çok iyi anlaşıyorlardı. "Anlayamadım? O ikimizinde yakını" bana tekrar kötü bir bakış attı. "Ama selinin anlattıklarına göre öyle değil. Resmen en yakınımıza acı veriyor. Selimin selinden uzak durması gerek" cidden seline de sinirlenmiştim. Ama özellikle de cana.
"Can bak hastanedeyiz sözlerine dikkat et. Selin önceden bu sevgili meselesinden dolayı çok acı çekti bundan dolayı sana böyle anlatıyor. Gerçekleri anlatmam gerek" dedim ve anlattım da . Bana baktı. Biraz hüzünlendi ve gözleri dolmuştu. "Babasına bunu nasıl yapar? Bana daha farklı bir şekilde anlatmıştı. Resmen bana kendini acındırdırdı. Ama selime bir özür borçluyum."
Bencede borçluydu. Selimin yanına gittik ve özür diledik. Doktor geldi
"Selim hanımı ameliyata alıyoruz. daha erken alıyoruz kan kaybı yaşanıyor." dedi ve hepimiz birden ağlamaya başladık. 4 saat sürmüştü ameliyat. Tamı tamına 4 saat. Bir saat daha geçti ve doktor eliyle beni işaret etti. "Gelir misiniz?" Dedi. Umarım kötü bir şey yoktur diye dua ediyordum. Bir odaya geçtik. "Selin hanımın durumu kötü. Beyin kanaması geçirebilir. Her saniye olabilir. Çok kan kaybetmiş. A rh- kana ihtiyacımız var. Yarına kadar bulunmazsa... Selin hanım hayata gözlerini yumucak." Dedi ve odadan çıktı. Gidiyordu. Ve ailesi onu sormamıştı. Babasını arayıp kan ihtiyacını söyledim. "Aa benim kanım uyuyor ama ben.. Vermem o pis kıza kanımı" dedi. Pis kız mı? "Bakın! Sözlerinize dikkat edin. Şuan hastanedeyiz. Ve kızınız ölücek umrunuzda değil mi?" Dedim. Telefonu yüzüme kapadı. Zor bulunan bir kandı. Selin bu dünya için fazla masumdu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Liseliler Aşkına
Teen FictionLise hayatı mı? Zor. Aşk falan... Arkadaşlıklar??Hiç söylemesem daha iyi. Çok zorlu hayatlar. Hoşlandığını sanıp aşık olanlar. Şımarıklar dersler...Ailemden uzakta bir hayat? Daha da zorlu. Sevdiğin kişiyle sohbet bile edememek kadar kötü bir şey? H...