Parkour Hırsızları

Grubun içindeki grup -5-

Biliyorum grubu bozmamız bizi hiç etkilememiş gibi Konuşuyoruz hareket falan ediyoruz ama o kadar kötü durumdayız ki anlatamam. Biz zaten grubun içindeki gruptuk. Diğerlerine nispeten daha az konuşurduk. Mert onlara bir şey yapar mı diye endişelenmekten sıkıldım. Ama şimdi yine zarar verebilir biliyorum o konuya da açıklık getireceğim. Hani bazen görürsünüz ama hiçbir şey hissetmezsiniz ya ben de şuan öyleydim. Kafama yediğim tekmenin de etkisi vardı ama şimdi bugün yaşadıklarım ve sonra tutup da Aykut Abinin yanına gelmem ve maç yapmam şuan da yerde olmam.

"Yuh o nasıl bir tekme!"
Uraz ringe olarak nitelendirdiğimiz yere koştu benim olduğum yere.

"Tekme atmadı resmen çifte attı adama bak Aykut Abi bunlar ne ya?"
Uraz az daha şey olursa küfürle mahalle karısı gibi kavga edecekti. gözüme bir sıvı girdi.

"Bu ne lan?"
Diye bağırdı. Hızla ayağı kalktı ve yanımda uzaklaştı. Ben oturma pozisyonuna geçerken demin daldığım çocuğa şimdi Uraz dalıyordu.

"Güzelim ne halt ettin yine sen?"
Lodos yanıma geldi elinde peçete ile anlımı sildi. Fena kavga etmiştim kafamı da sanırım duvara vurdum hatta jiletli kolum bile tekrar kanıyordu. Çocuk benden daha kötü durumdaydı ama benden de daha iriydi en sonunda sinirlenip beni duvara attı sanırım.

"Bu sefer ben bişi yapmadım Kafamı dağıtmak istedim sadece."

"Fena dağıtmışsın beynini görüyorum gerizekalı."

Gülmeye başladım ama sırtım ağrımaya başladı evet gülünce sırtım ağrıdı bak bak mantığa bak. Lodos beni kucağına aldı ve taşımaya başladı.

"Uraz! Dur. O daha küçük."

Uraz tam son yumruk atacaktı gerçi her yumruğunu son yumruk niyetine atardı orası ayrı. Homurdana homurdana yanımıza geldi.

"Bu kız her şeyi abartıyor manyak ne halt ediyorsun?"

"Gidiyoruz zaten sakin."
Cevap dahi verecek halim yoktu. Lodos, Aykut abiye durumumuzu anlatmıştı. Kapıda giderken milli muhabbetimiz olan kapı önü konuşması yapıyorduk.

"Bakın eğer Mert size zarar vermek isterse verir sanki bilmiyorsunuz grubu dağıtman hiçbir değişiklik yapmaz Lodos."
Lodos kafa salladı ben ağzımı açtım.

"Peki ne yapmamız gerekiyor?" O kadar yorgun ve sessiz çıkmıştı ki sesim ben bile bir an duymadım.

"İşi yapıp yapmamak size kalmış eğer bela istemiyorsanız gidersiniz işi yapar sonra Mert'in Ağzına sıçar bırakırsınız."
Sonra güle güle faslı.

"Gece'ye dikkat edin fazla hırslı."
Dedi sanırım o an arabadaydık. Tam duymadım. Arabayı hareket etmeye başlayınca kendimi Uraz'a bıraktım. Yorgunluktan Gözlerim kapanıyordu. Araba aniden durunca Gözlerimi çita görmüş vaşak gibi açtım.

"Peki Gökçe Teyze."
Diyordu Uraz.

"Abi size geçiyoruz Teyzem çağırıyor."
Lodos otomatik hareketlerle kafasını salladı. Araba tekrar harekete geçti.

"Neden yapıyorsun güzelim anlamıyorum. Hayır bu kız ölünceye kadar böyle olacaksa çekeceğimiz var Uraz. Kendimize acıyorum."dedi Lodos.

Uraz hafifçe kıkırdadı. Onların gülüşü arabayı doldururken ben de gülmek istedim ama her yerim ağrıyordu. Araba hareket etmeye devam etti. Ben size olayı anlatayım ilk kum torbalarına daldım bayağı bir vurduktan sonra kavga ettiğim çocuk yanıma geldi onlara öyle vurulmaz falan dedi bendeki de Mert'in siniri gel sana vurayım dedim baya vurdum sonra sinirlendi tabi bir güzel evine çevire dövdü beni sonrasını zaten biliyorsunuz. Gözlerimi ikizlerime çevirdim Uraz endişeli gözler ile beni izliyordu. Tanrı'm şunlara akıl Van adanır Mert'e de beyin versene lütfen. Lodos yola odaklanmaya çalışıyordu. Ben de önüme döndüm camdan dışarıyı izlemeye başladım. Ve gözlerimi kapattım.