Hırsızlık yaptık olum biz -9-

85 8 0
                                    

Kendimizi Müzenin çıkışından attığımızda gecenin soğuğu en fazla beni etkiledi sanırım. "Gece yürü kameraları takma sakın!" Uğultu şeklinde Söylenen kelimeler nasıl hissediyorum bilmiyorum. Ne olduğunu da bilmiyorum sanırım uyku bastırdı. En son ite kaka biri beni arabaya girdirdi. "Şimdi uyu kuzen gidiyoruz." Kuzen mi? Gözümü yarım yamalak açtım ben ve Uraz dışında kimse yoktu ve birde Lodos şöför koltuğundaydı. Ben de Uraz'a yaslandım ve uyudum.

Gözlerimi oynatmaya başlayınca gerçekliğe döndüm yine bir konser sonu yine tam Linkin Park, Eminem ve Supernatural ile tanışacakken uyanmıştım harika. Hızla Gözlerimi açtım tabi bunun etkisiyle gözlerim de yandı. Yatakta doğruldum ve her tarafa baktım Lodos'un tipik odasındaydım ama neden buradaydım? Normalde ya beni eve bırakırlardı ya da ben misafir odalarının birine kıvrılırdım. Çarşafı üzerimden attım ve ayaklarımı sarkıttım üzerine doğru ittim kendimi iter itmez yeri boyladım tabi sanırım ayaklarımı öldürdüler. "Looooodoooosss" hafif bağırma hafif böğürme arası bir ses ile bağırdım. Salaklığımı burada da belli ediyorum telefon kullanma özürlüsüyüm bu gerçek. Varlık içinde yokluk çekiyor gibi bir şey benim şuanki halim elimi komidine attım. Telefona baktım elim ince kağıdımsı şeye değdiğinde durdum ve elime onu alıp artık kan gitmediği için ağrımaya Başlayan elimi indirdim kağıdı alıp okumaya başladım 'muhtemelen biz okuldayız sen de uyuyorsun gene zekamı belli ediyorum günaydın aşağıda seni bekleyen bir sofra var hemen aşağı bakalım. -Lodos' gülümsedim ve salak gibi kağıda kafa salladım aşağıda küçük bir not vardı. 'Dibinin yerine soktuğum not: benim fikrimdi. -Uraz Kaçak iftiharla sunar.'
'Normal insan notu: ben onları tanımıyorum ama günaydın dün akşamdan daha iyisindir umarım kahvaltını aksatma. -Poyraz(Pokoyoko)' gülümsedim ve kağıdı bir kenara atıp aşağı inmek için ayağı kalktım Kapıya ilerledim oradan merdivenlere basamaklardan mutfağa falan anlayın işte. "Nerde bu evin vatandaşları?" Kendimi tutamadım evde kimse olmadığını biliyordum muhtemel Ela ve Levent şirkettelerdi diğerleri okulda falan işte. Sofraya kurulup atıştırmaya başladım. Daha on lokma almadan kapı çaldı. "Ne var nalet şey beni bu bebeklerden ayırdın inanamıyorum sana ya ayıp değil mi çikolatalalı ekmeğimi benden çaldın kapı!" Iki üç kez daha çalınınca ilerledim ve açtım bana bilmiş bilmiş bakan Burak ve Buğra'yı beklemiyordum. "Selam günaydın Gece bugüne söz vermiştin hatırlıyorsun değil mi? Yoksa unuttun mu?" Buğra adı gibi açık sözlü ve Çapkın olandı Burak biraz daha alt yapıcı olan. Ama ikisi de hiperaktif. Yapma bir üzüntü ile iki tane çok bilmiş ikiz içeri girdi. Söylemeyi unutuyordum sekiz Yaşında falan olmaları gerekiyor. "Gece sen neden Lodosgildesin ayrıca Lodos nerde beni aldatın mı?" Ben oha diyerek Nutellama gömülürken Burak Buğraya sözü üzerine bir güzel vurdu. "Lodos dışarda okulda sanırım hem ben size söz vermedim gene ne oldu?" Ikisi birbirine baktı ve sulu köpek bakışına geçtiler. "Yalvarırım anneme verme bizi dışarı çıkar götür..."
"Kulun kölen olayım Gökyüzü olayım Gece çıkar bizi." Ilk sözü Burak söyledi Sonrasını Buğra tamamladı tabi. Ben de ne zamandır bir şey Yapmıyorum normal bir Şeyler diyelim. "Lodos'u arıyorum oturun yemeği yiyin artık üzerinizi mi değiştiriyorsunuz eve gidip ne halt yapacaksanız da yapın çabuk geri gelin." Dedim hızla ayaklarını totolarına vura vura gittiler. Ben de Lodos'u Aradım. "Noldu Dometesli Salata?"
"Naber ben yeni uyandım da B&B geldiler dışarı çıkmak istiyorlarmış seni de istediler ben de seni çağırmak istedim yoksa bu iki canavar beni öldürür gelsene gezdirelim onları." Sesim hala uykuluydu biraz sessiz durduk.
"Olur kafa dağıtırız hem 4 dakikaya falan oradayım." Hızla telefonu kapattım ve ayakkabılarımla anahtar almayı ihmal etmeden evden kaçtım yolda Buğra ve Burak'ın annesini Aradım bizim eve gelmelerini söyledim. Eve girip odama çıktım hemen bir pantolon Tişört giyindim aşağı indim. "7 dakika 28 saniye hızlıydı kız olduğuna emin misin?" Gülerken Lodos'a sarıldım pek iyiki varsın lafları etmeyiz biz... Saçmalarız ne bileyim biz çok güleriz. En sonunda arabaya yerleştik. Şuanki durum fiziğimiz itibariyle Burak ve Buğra'nın annesi va babası gibi duruyoruz. Yola koyulduk ilk gittiğimiz yer bir alışveriş merkeziydi. "Bak düzgün bir yere park et sonra bulamıyoruz kalıyoruz manyak gibi klasik Türk erkeği gibi anahtarla deniyoruz be." Kafa salladı sadece gülümseyip bir yere park etti indik yürümeye başladık alışveriş katına çıktık markete girdik. "Gece!" Kafamı ikizlere çevirdim. "Bu akşam--"
"Sinema gecesi yapalım!" Diye birbirlerini tamamladılar. Lodos ve ben birbirimize baktık o kafa salladı erkenden uyuyacaklarını biliyorduk nasıl olsa. "Hadi filmlik eşyaları toplamaya!" Dedim askerlerini komuta eden kaptan edasıyla ileri diye bağırdık. Iki sepet içinde çocuklar ile birini ben birini Lodos aldı. Cips reyonları abur cubur reyonları her ne arasanız sonra onları sepetten indirdik ve itmelerine izin verdim canları ne istese alıyorlardı. Ben Lodos'un kolunun Altın'da onları izliyordum. "Çok deliler." Diye mırıldandım. "Senin ve benim çocukluğumuz Puding unutma." İtiraz kabul etmeyen ses tonu ile konuşuyordu zaten haklıydıda. "Jelibon ve puding de alın hadi bakalım sonra içecekler ve kasa Burak o Silahı bırak oyuncak değil yiyecek!." Baba sesiyle konuşuyordu. Sonra Koşarak yanına gitti ve onlara katıldı koştular beraber bir Şeyler aldılar güya baba sesiyle konuşuyordu pasaklı paskalya ne olacak.. "Hadi artık ya bu ne? Sen de Lodos onlardan büyük olacaksın. Hiç yakıştıramadım.!" Ben sitem ederek reyonlarda onlara yetişmeye çalışıyordum. "Erkekler göründüğünden daha çocuklardır canım." Teyzenin yanında durmuştum yan tarafta hala Eşek gibi bir Şeyler dolduruyorlardı. "Evet aynen öyleler bir de demin uyarıyordu."
"Çocuklar eşinize çekmiş..."
"Ne? Teyze biz karı koca değiliz-- Lodos! Sen benim hangi günahımın işkencesisin! Burak Buğra Gelin buraya!" Teyze bizi karı koca sanmıştı lan bu ne bizim daha yaş kaç baş kaç ona açıklama yaparken kafama yediğim su ile sözüm kesildi tabi su silahına nereden buldunuz da su koydunuz lan gerizekalılar! En sonunda sakince yanımıza geldiler burunlarına Islak mendil soktuklarım. "Siz evli değil misin?" Herkes birbirine baktı. Aynı anda evet hayır naraları koptu kim ne dedi anlaşılmıyordu. "Anne baba! Siz evli değil misiniz?" Ikizler aynı anda bağırıyorlardı. Lan değiliz işte evli falan! Kadından özür diledim ve hemen oradan uzaklaştırdım hepsini kasaya gittik. Adam kahkaha atmamak için kendini zor tutuyordu. "Lodos ve Gece Sertdamar danışmaya.." Lodos seni çağırıyorlar. Bir dakika o Gece Sertdamar mı dedi? Hemen marketin danışmanlığına çevirdim Gözlerimi Buğra oradan el sallıyordu. Şimdi sıçtım Ağzına pikaçu! Hemen buraya işareti yaptım. Çoktan poşetleri geri sepete koymuştuk. "Siz iki deli cezalısınız." Diye çemkirdim itiraz pozisyonuna geçtiler nereden anladın diye sorarsanız. Yavru köpek bakışı üzgün sarkık dudak ve eller çapraz geçmesi. "Siz hiç mi fark etmediniz? Gittiğiniz her yerde sevgili ya da eş olarak tanımlanıyorsunuz sizinle neredeyse her hafta dışarı çıkan ikizlerden Çapkın olarak ben bile fark ettim ki Gece sen beni aldattın ama en azından boşuna gitmedi..." Lodos gülümsedi Burak göz kırptı. "Lan düşün önüme sizi kezzaba yatırmayayım." Diye çemkirdim ve sepeti itmeye başladım. Iki taneydi zaten. "Jelibonum sakin ol çocuk akılları işte ne bekliyorsun kızma hadi bak sana jelibon aldık Çikolatalı süt aldık puding aldık hadi be Salata." Ben onlardan daha çocuktum sanırım ama jelibon lafını duyunca gülümsedim. Öyle yola devam ettik Sırada başka bir mağaza veya avm vardı sanırım.

••••~•~•~••~•~•~••|•~••~•~•~•~•
"Koşun lan Labirent'deki Thomas gibi koşun bel kemiklerini Omo ile yıkadıklarım! Hangi pırasa kokulu açtı bu işi Başımıza! Burak! Hep senin çapkınlıkların! Lan yaşın kaç başın kaç!"
"Olum çapkınlık yapacağım diye neden kadının çantasını İKİZİNE çaldırıyorsun man kafa!" Durumu sanırım bu özetlerdi başka bir avm ye gitmiştik ve Burak kadına yavşayayım diye kendinin tıpatıp aynı ikizine çantayı çaldırdı hadi tamam Anladık da gerizekalı çantayı geri getirdi Lodos ile ilk tanıştılar güldüler tabi ama kadın ikizi görünceye dek Burak'ı suçladı şimdi de güvenlikten kaçıyoruz. "Binin arabaya hadi!" Tab3'ten çıkan hıyar olasıcalar. Beyinsel salaklar ucubeler. "Gece bize kızdın mı?" Kafa salladım.
"Yaşınız gibi davransanıza." Üzgün şekilde kafa salladılar.
"Ama o zaman bizi sevmezsiniz sizin arkadaşınız olmak istiyoruz biz." Buğra en mantıklı olandı.
"Siz her zaman arkadaşımızsınız." Ikisine de döndüm yolcu koltuğundan kafalarını öptüm. Hızla eve gittik yoldan da film falan aldık. Elimizde milyon tane film vardı kapıyı açtım. "büyükbaba!?" Evde ses yoktu annemgil zaten evde değillerdi. Mutfağa gidip poşetleri attık. Puding'i iki Tür almışlar deliler biri hazır birini de biz pişiriyoruz biliyorsunuz işte bu Tür olan yiyecekleri ayarladık hazırladık. Sonra cipsleri kâselere doldurduk ve içeri gitti dev Ekranın karşısına kurulduk herkes yerini ayarlamışlarsa bilin bakalım ne oldu? Kapı çaldı. Kalkıp baksana Kapıya

Tamam be ne bağrıyorsun. Evet herkesin içindeki ses bende de vardı. Ve son zamanlarda iç ses Kafayı yemişti. Ayaklarımı popoma vura vura Kapıya koştum kapıyı açar açmaz süpriz diye bağırmalar geldi. Karşımda beş tane akılsız yaramaz velet vardı Tabiki bunlar bizim dostlardı. Ney puding mi o!?

Sussana salak zaten içerde var. Onları içeri davet ettim gittiler oturdular. "Ortam Çoktan hazırmış be! Naber ikizler?" Aras ve Alaz'ın hemen uyum sağlaması işte direk çocukla çocuk oldular. Poyraz ve ben bakıştık bana iyi misin diye sordu kafa salladım. "Uraz nerde? Nerde benim bebeğim?" Bir an dondum bu sorular da benden çıkmıştı zaten. "Biz biraz...... alışverişe çıktıkta......... o da sıkılmış olacak ki ortadan kayboldu."
"Ne demek kayboldu?!"
"Şaka şaka evinde uyuyor." Ciddiye aldığımızı görünce onlar da bir an ciddileşti. Sonra bozuldular tabi ben elimi cebime attım ve Uraz'ı aramak için odadan çıktım film Çoktan başlamıştı ama kardeşimin sesini duymadan rahat etmem. "Ne var?"
"Uraz benim Gece."
"Naber kuzen.?"
"İyi de kuzen. Nerdesin?"
"Evde bir problem mi var?"
"Şeyy bizim eve gelsene.?"
"Aman Matador! Gece beni eve atmak mı istiyorsun?"
"Piçleşme film izleyelim diyoruz gelsene fesat teyze."
Bir an bir sessizlik oldu bu sessizlik evet demekti sonra telefonu kapattım ve içeri girdim. Bizimkiler hala ekrana mal gibi bakıyordu ama problem şu ki ekran açık değil. "Ne yapıyorsunuz?" Diye haykırdım ve kendimi ikizler ile Lodos arasına attım. "Film kavgası Yaptılar sonra da herkes ekrana Gözünü dikti." Buğra kafasını ayağıma koyduğunda bir yandan da onları sövüyordu. "Korku filmi izlemeyiz. " Deniz ve Ekiz aynı anda itiraz etti. "Romantik film izlemeyiz." Erkekler Lodos ve ikizler dışında itiraz etti. "Ormantiklerim kusura bakmayın ama sizle izlemek çok zor lan şöyle yapalım kapıyı ilk Çalan kişiye ne Tür izleyelim diye Soralım o ne derse o olsun. Korku, romantik, dram umrumda değil." Kimin geleceğimi bildiğim için sinsice gülümsedim. Herkes kafa salladı. Kapı çalınca hemen koştum. Arkamdan kim geldi diye bağırmalar duyuldu. Kapıyı açtım. "Uraaaaz!" Diye bağırdım. Kısaca sarıldık ve ona ne denirse densin aksiyon macera ve korku demesini rica ettim şike var değil mi? Varsa var banane! İçeri girdik. "Uraz ne izleyelim?"
"Macera veya korku istiyorum dövüşlü de olsun." Bunları isteyenler Zafer narası atarken ben kendi kendime güldüm ve herkesi izlemeye başladım.

Fikirleriniz ve yorumlarınız bekliyorum arkadaşlar. Bana burası böyle olsa diyerek fikirleriniz yazabilirsiniz problem yok ben de onu kurgum Gereği ile halletmeye çalışırım. 😊😊

Parkour HırsızlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin