*Bölüm 9: ''Sen her yerdesin, bir melodinin içinde ve her küçük yara izinde.''

545 71 25
                                    

Hoş geldiniz.

Uzun zaman sonra yeniden buradayız :)

Yorumlarınızı okumayı ve bu hikâyenin havasını solumayı epeyi özlemişim.

Yorumlarınızı görmeyi ve okumayı çok seviyorum, merakla bekleyeceğim.

Medya:

Perdenin Ardındakiler - Vazgeçemedin Ondan

Onu benden çok sev
Ben alışırım

Belki bir anı olup sana karışırım

Belki aklının bir ucunda karşılaşırız

İyi okumalar dilerim!

***

Yugyeom derin bir nefes alarak kapısını araladığı galerinin içerisinde gözünü gezdiriyor fakat ileriye tek bir adım dahi sıralamıyordu. Kucağında tuttuğu kutunun içinde bulunan şeyleri düşündükçe yüreği sıkışıyor ve ayrıca gözlerinin dolmasına da mani olamıyordu.

Sevdiği oğlanın, sevdiği oğlandan kendisine ayırdıklarına dokunmuştu gözleri, nasıl acımazdı?

Az ilerdeki kabinden çıkan Hoseok, gömleğinin yakasını düzelttikten sonra bileğindeki tokayla saçlarını toplarken bakışlarını kapının ağzında, kucağında bir koliyle öylece bekleyen oğlana taşıdığında, ''Yugyeom?'' diye seslendi; ardından ona doğru minik bir adım attı. ''Neden içeri gelmiyorsun?''

Oğlan düşük bir desibelle, ''Getirdim.'' diyebildi. Bakışlarını koliye indirdiğinde sol gözünden incecik bir damla süzüldü ve aynı zamanda dudaklarını ıslattı; boğazında oluşmuş o kara yumru geçmek bilmiyordu: ''Alabilirsin hyung.''

Hoseok, Yugyeom'un bu halini görünce öyle üzülmüştü ki... Onu bekletmeden hızlıca ona doğru yürüdü ve kocaman sarılıp sırtını pat patladı:

''Üzülme.'' dedi şefkat dolu sesiyle. Daha sonra ondan ayrılıp omuzlarından kavrayarak, ''Üzülme Yugyeom.'' diye tekrarladı gözlerinin içine bakarken. ''Güçlü ol.''

Hepten ayrıldıklarında Yugyeom sol yanağını silerek gözlerini kaçırdı. Soldaki koridordan bir hanımefendi sakince yürüyerek geldiğinde kadının gözleri önce Hoseok'a, ardından da kendisine çevrilmiş ve kadının mutlu sureti kısacık bir an ifadesizleşmişti. Hâlâ Yugyeom'a bakmaktayken bedenini Hoseok'a çevirip kısa bir süre sonra tamamen Hoseok'a dönerek gözlerini oğlanın üzerinden çekerek konuştu:

''Bay Jung! Üzgünüm bölüyorum ama... Borcum nedir?''

Hoseok ellerini cebine atarak, ''Bir sonraki çekimde hepsini birlikte ödersiniz, acelesi yok Bayan Eun.'' deyip kocaman gülümsedi ve eliyle dış kapıyı işaret ederek kadına haafifçe eğilerek selam verdi. Kadın çıkmadan evvel Yugyeom'un yanında adımlarını yavaşlatıp sol elini Yugyeom'un sol omzuna hafifçe koymuş pat patlarken, ''Canını sıkma, hayat bu, her şey gelip geçiyor.'' diye fısıldadı ve omzuna dokunarak kapıyı açıp, ''Kolaylıklar size.'' diyerek dışarı çıktı.

Hoseok, Yugyeom'a koridoru işaret ederek, "Önden buyur." dediğinde Yugyeom adımlarını sıralamaya, kucağındaki o acı ve ağır kutuya daha sıkı sarılmaya başladı.

Birlikte Hoseok'un odasına girdiklerinde Hoseok ona masanın önündeki deri koltuklardan tekini işaret etmiş ve orta masanın üzerine koymak için de kutuyu ondan almıştı.

Te Regalo ⇝ taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin