9. Bölüm Yeşeren Umutlar

1.6K 78 33
                                    

Hoşgeldiniz canımın nefesleri ❤️

Yorum sınırı: 60

___________________________

Yazar anlatımı-

Umut, inkar etse bile her zaman herkesin içinde yeşeren bir çiçek gibiydi. Umut hissetmek, nefes almak ve insan olmaktı...

Peki ya Yankı için umut ne anlama geliyordu? Şüphesiz Umut kelimesinin vücut bulmuş hâli Aden'idi Yankı Arca için..

En umutsuz anında, başında bir silah dayalı iken öğrenmişti gerçekleri. Nasıl yapabilmişti anne ve babası? Aslında onlara kızamıyordu bile... Asla eksik hissettirmemişti anne ve babası ama insanın öz ailesi gibi olmuyordu ki...

İkiz gibi büyüdüğü kardeşi aslında gerçekten de ikiziydi... Bunu gidip nasıl söyleyecekti Acar'a? En önemlisi Aden nasıl bir tepki verirdi? Yıllar olmuştu bu yükü üstlenip bu sırrı öğreneli..

Aden'in bulunduğu gün öğrenmişti, başında bir silah... Öz babasının silahı... Tetiği çekmek için bekliyor, tam o anda evde bir bebek ağlama sesi yankı bulmuştu...

Yankı elindeki silahı indirip koşarak salona geçmişti. Öz annesi elimde kundakta bir bebek ile duruyordu. Kaşlarını çattı Küçük ama ruhunu büyük çocuk. Annesi ilk Yankı'nın kucağına verdi Aden'i "al" dedi "bu senin kardeşin" Yankı yutkundu 'beni Feza anneme isteyerek mi verdin?' dedi içinden. "Kuzensiniz siz. Kardeş olacaksınız hepiniz, sen Semih, Zeynel Ayrın... Hepiniz oğlum" dedi Melgin hanım...

Yankı yutkundu, her zaman ağlamayı gözyaşlarını çocukluk, acizlik olarak gören o genç çocuk sessiz sesiz akıttı gözyaşlarını.

"Adı yok biliyor musun Virdal'im, sence kardeşinin adı ne olmalı?" dedi Melgin annesi. "Aden" dedi Yankı. Cennet gibi güzeldi bu küçük.

Melgin Hanım'a baktı. İlk defa öyle görüyordu Melgin onu. "Yenge, ben de Acar gibi sana anne diyebilir miyim?" dedi . Melgin Oğlunun ölen ikisine vermek istediği Virdal adını vermişti eşinin yeğenine. "Tabiki diyebilirsin Virdal'im, tabiki diyebilirsin" demişti içli bir şekilde.

Melgin Hanım oğlu Virdal'in kokusunu duymadan Feza Hanım ölü doğan oğlu Yankı'yı eşinin yeğni Virdal ile değiştirmişti ve bunu eşine yıllar sonra itiraf etmişti.

Yankı'nın 15. Yaş gününde...

"Melgin anne, Aden'i nasıl buldun?" dedi durmak bilmeyen gözyaşlarını silme gereksinimi duymadan.

Melgin ne diyeceğini bilemeyerk "a-allah gönderdi Virdal'im, Allah gönderdi" dedi

O gece Virdal Yankı Arca annesini, babasını yok sayarak bir karar verdi.

Bu aile ne olursa olsun kendisini öz kardeşinden ayırmış ailesi ile çok görüşmesine izin vermemişti. Naklini İstanbul'a, ikizinin okuduğu okula aldırdı ve yengesinin evine yerleşerek yıllarca ailesi ile birlikte onların öz çocuğu olduğunu bile bile annesinin oğlu Virdal'e ağıtlar yakmasını dinledi.

Yankı o gün biliyordu, daha sonrada bilecekti... Yankı'nın yakasına yapışmıştı bu yük biri gelip onunla sırtlasa birlikte kalırlardı bu yükün altında...

  🖤


"İstemiyorum abicim is-te-mi-yo-rum!' dedi Yankı abim Acar abimin elini iteklerken. Bu gün abim taburcu oluyordu ve yarası hâlâ taze olduğu için Acar abim ona yardım ediyordu. Ya da yardım etmeye çalışıyordu...

AdenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin