Only Then - Jikook

23

"Sana aidim"

■

"J-JEONGGUK!!!"

9 koca ay... Alfası öldü zannedilen Jimin şu an da eşini karşısında gördüğünde bayılmak üzereydi.Keza karşısındaki Jeongguk'ta öyle.Eski heybeti kalmasa da yine de bir alfa olduğunu belli eden kasları ve vücut hatları yerindeydi.Zayıflamıştı,saçları oldukça uzamıştı ve kolunda bir sargı vardı.Karşısında Jimin'i görmenin etkisiyle donup kalsa sonra kendine gelip gözlerini ovuşturmaya başladı.Ona göre orada kimse yoktu.Burada kaldığı aylarda zaten devamlı eşinin hayaliyle yaşıyordu.Bu da onlardan biri olmalıydı.Bu yüzden acı bir gülümsemeyle kendini telkin etmeye başladı.

"Saçmalama Jeongguk sen iyice aklını kaçırdın,tanrım bu hayaller gün geçtikçe daha gerçekçi oluyor"

"J-jeongguk hayal değil ben b-burdayım,sen... sen yaşıyorsun"

"Hayalini görmem yetmedi şimdi de mis gibi kiraz çiçeği kokusunu duyuyorum,pekala iyice delirmeye başlamadan uyusam iyi olacak"

Jeongguk Jimin'e baksa da kendi kendine konuşmaya devam ediyordu.İnanmıyordu.Haklı olarak Jimin de inanamıyordu.Ama burdaydı,iki eş de karşı karşıyaydı şu an.Omega,bacaklarında yürüme gücü hissedebildiğinde yavaşça alfasına doğru yaklaşıp küçük ellerinden birini alfanın yanağına çıkardı.Kırılmasından korktuğu çok değerli bir mücevher gibi usulca okşadı yanağını.

"Burdayım,burdayım alfam.Omegan burda,sana sarılmama izin ve-"

"ÇEK ELLERİNİ ÜZERİMDEN!"

Büyük bir hışımla ellerini iten ve bağıran Jeongguk'la neye uğradığını şaşıran Jimin alfasını ilk kez böyle görüyordu.Yeniden yaklaşıp ona sarılarak,öpmeye kalkıştığında bir kez daha reddedilmişti.Alfası geriye doğru adımlıyordu.

"Yaklaşma! Kimsin sen? Nasıl eşimin görüntüsüne büründün?"

"Neler diyorsun alfam? Ben eşinim,senin Jimin'in burdayım seninleyim"

"Yalan söylüyorsun.Sen,sen benim eşimin suretine bürünmüş başka birisin nasıl bir büyü yaptın bilmiyorum ama benim eşim bana sarılmaz,beni öpmez"

Alfasının ağzından çıkan sözler tarafından yaralanmıştı omega.Benim eşim beni sevmez,öpmez demişti.Doğruydu Jimin onu hiçbir zaman sevmemiş hiçbir zaman öpmemişti.Ama bir şeyler değişmek üzereyken birbirlerinden ayrılmışlardı ve şimdi alfasını nasıl ikna edeceğini kara kara düşünüyordu.

"Jeongguk'um...ben,ben sana doğruyu söylüyorum bak bana.Ben senin omeganım,senin eşinim.Dokun bana,kokla beni lütfen sana yalan söylemiyorum alfam"

Jimin yeniden şansını deneyip usulca yaklaşmıştı alfasına.Eşinin büyük ellerinden birini alıp kendi beline yerleştirmiş,başını alfasının geniş göğsüne yaslamıştı.Jeongguk hala tedirgindi.Belindeki eli hiçbir şekilde hareket etmiyordu.Aslında hiçbir uzvunu hareket ettiremiyor gibiydi şu an.Aklı çok fazla karışıktı çünkü.Gördüğü görüntünün hayal mi gerçek mi olduğunu ayırt edemiyordu.Onun Jimin'i ona alfam demez,sarılmaz,öpmek istemezdi.

Ama burda şu an da göğsünde soluklanan Jimin tam tersi alfasına aşık bir omega gibi davranıyordu.Bir süre eşinin göğsünde soluklanan omega cesaretle başını kaldırıp alfasıyla alınlarını birleştirdi.Aylardır koklayamadığı bu koku,aylardır dokunamadığı bu beden ellerinin altındaydı şu an.Burunları birbirine değiyor,dudaklarından çıkan nefes ikisini de yakıyordu.Özlemle birleşmeye çalışan dudaklar bir kez daha Jeongguk'un kendini geri çekmesiyle uzaklaştı.