Beş - "Amortantia'daki Potter Kokusu"

428 23 130
                                    

Hogwarts her ne kadar eğlenceli bir yer olsa da aynı zamanda bolca da ödev verilen bir okuldu. Biçim Değiştirme, İksir, Karanlık Sanatlara Karşı Savunma... Lily'nin bir sürü ödevi vardı.

Aritmasi ödevinin son cümlesini yazarken kıkırdayan oda arkadaşlarına dik dik baktı. Burada konsantrasyonunu toplayamıyordu bu yüzden kütüphaneye gidip orada ödev yapmaya karar verdi.

Gryfindor Ortak Salonunda birkaç birincis sınıf ve düşünceli görünen bir Sirius Black'ten başkası yoktu. Sirius geniş koltuğa yayılmış ve ayaklarını masaya atmıştı. Elinde içinde pembe bir sıvı olan minik bir şişe vardı. Şişeyi burnunun dibine tutmuş koklayıp duruyordu.

Bu görüntü Lily'nin dikkatini çekmeyi başarmıştı. Yanına gitti. "Ne kokluyorsun sen? Umarım binamızdan puan kıracak bir şey yapmıyorsundur."

Sirius'un kaşları çatıldı. "Ne alakası var ya! Sadece bunun kimin kokusu olduğunu anlamaya çalışıyorum."

"Ver bir de ben bakayım," Lily, Sirius'un elinden şişeyi kaptı ve burnuna yaklaştırdı. Hoş koku bir anda tüm sinirlerini yatıştırdı. Bu kokuyu biliyordu. "Çok basit. James'in parfümü!" Hastane kanadında yanına yattığı gün de bu kokuyu hissetmişti. Her ne kadar itiraf etmek istemese de buna bayılmıştı.

Sirius'a şişeyi geri uzatınca genç oğlanın kocaman açılmış gözlerini gördü. "Ne var." Sirius ayağa kalktı ve çocuğu olmuş bir baba gibi baktı ona, ardından tek bir kelime söyleyip koşmaya başladı. "Amortantia!"

Lily'nin gözleri büyüdü. Neyseki o da hızlı davranmış ve o daha iki metre ilerleyemeden asasını Sirius'un göğsüne dayamıştı.

"Sakın tek bir kelime daha etme!" Lily tehditkarca asasını bastırırken Sirius, Lily'nin arkasında duran kapıya baktı. "Görüyorsunuz Mr Dumbledore, neler yapıyor bana havuç kafa!"

Lily arkasına dönünce Sirius bu sefer hızlı davrandı ve merdivenleri çıkmaya başladı. "James! James!"

"Gel buraya Black!" Lily de kandırıldığını anlayıp onun peşinden koştu. Sirius kendi yatakhanelerinin önünde durup kapıyı açtı. Lily de hemen yanında durdu.

Peter yatağında yatmış ailesinin gönderdiği abur cuburları yiyordu. Remus da yatağındaydı ve elinde bir kitap vardı. James ayaktaydı ve üstünde sadece pantolonu vardı. Tişörtü elindeydi ve saçları ıslaktı. Belli ki duştan sonraki giyinme aşamasındaydı.

"Lily çiçeğim? Sirius?" Üç Çapulcu onlara garipseyerek bakıyordu. Lily asasını diğerlerine çaktırmadan Sirius'un sırtına dayadı ve fısıldadı, "Aşağıda olanlar hakkında tek bir kelime edersen omurgana veda edersin Black."

"Çok sevgili arkadaşlarım," Sirius gergin bir sesle konuştu, "Omurga hayatı
İ bir organ mıdır?"

"Evet, omurga yüzünden ölebilir ya da felç kalabilirsin. Ama bunun konumuzla ne ilgisi var?" Remus garip garip bakarak sordu.

"Rahatsızlık için pardon, bu arkadaş kolyemi çaldı da, şimdi dışarı çıkacağız ve onu bana geri verecek." Lily, diğer Çapulcular'ın meraklı bakışları içinde Sirius'u uzaklaştırdı.

"Niye bu kadar erken ayrıldık Lils?" Sirius tekrar ortak salona dönünce sırıtarak sordu, "Yoksa James'i yarı çıplak görünce tahrik mi oldun?"

Lily onun kafasına sertçe vurdu. "Salak salak davranma. Ben Potter'dan hoşlanmıyorum. Sen bana vermeden önce onun aşk iksiri olduğunu anladım ve seni kandırdım."

"Nasıl anlamış olabilirsin ki? Bana yalan söyleme Evans!" Sirius sırıtmaya devam ediyordu.

"Ben dönemin en zeki cadısıyım. Ayrıca sence Potter'dan hoşlansam bunca zaman çıkma teklifini kabul etmez miydim?" Lily olayı kurtaracak bir yalan bulduğu için memnun olmuştu.

"Katil!" Sirius artık sırıtmıyordu. Yüzünde çocuksu bir sinir ifadesi vardı. "Ne?"

"Katilsin sen! Best shipimin katili! Yıllar sonra James ve senin yaptığın minik Çapulculara annelerinin nasıl bir cani olduğunu anlatacağım!" Sirius saçlarını savurdu ve ortak salondan çıktı.

Lily ona gözlerini devirdi. Sirius gittiğinde onu atlatmıştı ama kendi duygularını atlatmasının imkanı yoktu. Aşk iksirinden James Potter'ın kokusunu gerçekten de almıştı...

Doğum Günün Kutlu Olsun Harry⚡

Bu bölüm diğerlerinden daha kısa ama benim favorim diyebilirim. Genelde boş zamanlarımda kendi kafamda hikayeler döndürürüm. Bu da bugün aklıma geldi ve neden hikayeme eklemeyeyim dedim...

Jily | She Never Loved MeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin