warrior | sanegiyuu

xvi

"Pekala... Kırmızı diyorum." Giyuu diğerlerine çaktırmadan elindeki kartlara baktı, kızıl saçlı çocuğun kırmızıyı seçmesi oldukça işine gelmişti.

"Kırmızı mı? Kamado velet..." Sanemi elindeki kartları buruşturmamak üzere zor dururken Tanjiro'ya ters ters bakmıştı.

"Hadi abi! Oyna!" Genya yerinde heyecanla sallanıyordu. Sanemi elindeki kartlara tekrar bir bakış attı, bezmiş gözleri bir an için sıkıntıyla Giyuu'yu buldu. Siyah saçlı oğlan bu bakış üzerine sessizce kıkırdamıştı, erkek arkadaşı bu oyunu oynamayı kabul ettiğine pişman görünüyordu. Çocuklar oyun gecesi yapmak için Sanemi'nin evinde buluşmuşlardı ve bir süre kendi aralarında takıldıktan sonra ikisini de Uno oynamaları için davet etmişlerdi. Oyun şimdilik de olsa Giyuu'nun lehine ilerliyordu.

"Bunu siz istediniz." Beyaz saçlı oğlan elindeki +2'yi attığında hemen yanında oturan kardeşinden bir şaşkınlık nidası yükselmişti. Fakat genç Shinazugawa'nın yüz ifadesi hızla değişti ve elindeki desteden seçtiği kartı hızla masaya bıraktı.

"Sırtımdan bıçaklanmış hissediyorum." Abisinin kendisine yolladığı ceza kartını bu şekilde yorumlamıştı. Şimdi sıra Giyuu'nun yeni tanıştığı domuz takıntılı garip çocuktaydı. Çocuğun heyecanla ve enerjiyle parlayan yeşil gözlerinde şeytani bir ifade belirmişti.

"İnosuke, hayır! Hayır!"

"Üzgünüm Monitsu, kimsenin beni yenmesine izin veremem!" Siyah saçlarının üstüne garip, tüylü fakat kimsenin garipsemediği bir domuz şapkası takan çocuk elindeki +2 kartını ortada duran yığının üstüne atmıştı. Bu hamle üzerine herkes sarışın çocuğun 4 ceza kartı çekmesini sessizce bekliyordu, fakat işler o yönde ilerlememişti. Çocuk elindeki desteden bir kart seçtiğinde Genya mırıldandı. "Yüce Tanrım..."

"Bu kartı sona saklıyordum." Çocuk son derece mızmız ve üzgün bir tavırla elindeki yeşil +2'yi İnosuke'nin attığı kartın üstüne ekledi.

"Gen Z gerçekten çok acımasız." Giyuu sessizce mırıldandıktan sonra masadan sessiz gülüşmeler duyulmuştu. Siyah saçlı oğlan ortadaki kart çekme destesine uzanmadan önce göz ucuyla tam karşısında oturan sevgilisine baktı, Sanemi şerefsizce sırıtıyordu. 8 kart cezanın Giyuu'ya denk gelmesi hoşuna gitmiş gibiydi, bunun üzerine mavi gözlü oğlan son kozunu oynadı. Ani bir karar değişikliğiyle destesindeki +4 kartını attığında masadaki çocuklardan hiç de sakin olmayan şaşırma nidaları yükselmişti. Ortamdaki seslerin aniden yükselmesi, koltukta yatan kabarık tüylü siyah kedi İtachi'yi korkutmuş olacak ki zavallı hayvan kaçacak delik aramıştı.

"Tomioka-san, yaptığınız hiç hoş değil. Bu yüzden kötülüğü sahibine iade edeceğim." Tanjiro destesindeki siyah +4 kartının ucunu gösterdiği anda masada neredeyse çığlıklar kopmuştu.

"Siktirin gidin, ben oynamıyorum!" Sanemi elindeki kartları masaya fırlattığında mavi gözlü oğlan kendisini daha fazla tutamayıp ufak bir kahkaha attı. Beyaz saçlı oğlan, başlattığı cezalı kart döngüsünün 16 kartla kendisine dönmesini asla tahmin etmiyor olmalıydı ve gerçekten sinirli gözüküyordu.

"Hadi ama Sanemi, mızıkçılık yapma." Giyuu keyifle oturduğu sandalyede arkaya yaslandı ve güldü. Gülümsemesinin oğlan üzerinde sakinleştirici bir etkisi olduğunu biliyor ve bunu kullanmaktan çekinmiyordu. Sanemi'nin yüzündeki sinirli ifade bir anlığına kırılsa da beyaz saçlı oğlan istifini bozmadan rol yapmaya devam etti.

"Kes sesini kalpsiz herif."

"Eee? Şimdi kim kazandı?" İnosuke olan bitene aldırmadan heyecanla masaya vurmuştu. Bu vahşi çocuk kazanmak konusunda biraz fazla hırslı gözükiyordu.