1.7

1.1K 102 106
                                    

(Hyunjin)

Telefonumda olan bakışlarımı gelen adım sesleriyle,sesin kaynağına çevirmiştim.Jeongin yüzündeki gülümsemeyle yanıma gelince ayağa kalktım.Bakışlarımı kısaca giydiklerinde gezdirdim.Beyaz yakalı bir sweat,üzerine giydiği tüylü krem rengi ceket ve açık renk kotuyla çok şirin gözüküyordu fakat,hava soğuktu.

"Üstüne mont al,hava soğuk." 

"Aslında,bende sana onu söyleyecektim.Mont yok dolapta." Konuşmasıyla duraksadım,cidden mont aldırmayı unutacak kadar aptal olduğuma inanamıyordum.

"O zaman benim montlarımdan birini giymelisin,sorun olmaz değil mi?İstersen mont aldırabilirim hemen,ya da gidip birlikte alalım hemen?" Konuşmam biter bitmez hızlıca kafasını ve ellerini salladı olumsuz anlamda.

"Hayır ya ne gerek var almaya,seninkilerden birini giyerim." Kararsız bakışlarımı görünce gözlerini devirmesine sırıttım ardından kolundan tuttum ve odama yönelttim adımlarımı.

Odamın önüne geldiğimizde kolunu çekti ve hızlıca içeri girdi,muhtemelen odama ilk defa geldiği için meraklıydı.O odamı incelerken ben giyinme odasının kapısını açmakla meşguldüm,içeride bir kaç silahta olduğu için genelde kilitliyordum.

Sonunda kapı açılınca onuda çağırdım,hızlıca yanıma geldi ve montlarımda gözünü gezdirmeye başladı.Yüzü bıkkınlıkla buruşunca anlamak için bende onun gibi bakışlarımı montlarımda gezdirmeye başladım.

"Off Hyunjin,bunların hepsi aynı,ve çok resmiler çok zengin işi bunlar" Gözlerimi kısıp bakışlarımı ona çevirdim,

"Hepsi aynı değil,sadece renkleri benzer bak bunun düğmeleri farklı,bak bu fermuarlı ve bu da yakalı..." Ellerimi montlarımın arasında gezdirirken bir yandan da farklılıklarını kanıtlamaya çalışıyordum,açıkçası o eliyle ağzımı kapatana kadar çalışıyordum.

"Tamam tamam,neyse.Ben bunları giyemem yok mu hiç şişme montun falan?" Elini ağzımdan çekmediği için konuşmadan önce,elini hafifçe öpüp elini ağzımdan çektim.Bir kaç saniyeden sonra,aklıma bir kaç yıl önce aldığım beyaz bir şişme mont gelmişti.

"Aslında bir tane vardı,ama nerde olduğunu hatırlamıyorum." Oflayıp olduğu yerde tepinince iç çekerek bakışlarımı tavana çevirdim,tavanın bana montun yerini söylemesini beklemiyordum tabii ama söylemişti.

"Dur dur,mızmızlanma sanırım hatırladım." Konuştuktan sonra konuşmasına fırsat vermeden hızlıca odadan çıktım,peşimden geldiğini söylenmelerinden anlıyordum.Çatı katına çıktığımızda ona kapının önüne beklemesini söyleyip içeri girdim.

(Jeongin)

Hyunjin'in gelmesini beklerken etrafı inceliyordum,sıkıldığım için derin bir nefes alıp sırtımı duvara yasladım.Hyunjin sonunda elinde montla çıkınca yaslandığım duvardan ayrılıp hızlıca yanına vardım.

Montu bana uzattığında,kısaca montta göz gezdirip üzerime geçirdim,tam olmuştu.Kolları biraz uzundu ama kötü gözükmüyor gibiydi,bakışlarımı Hyunjin'e çevirdiğimde montu inceliyordu.Dikkatini çekebilmek için elimi yüzünün önünde salladığımda bakışlarını gözlerime çevirdi ve gülümsedi.

"Şirin oldu,hadi gidelim." Minicik gülümsedikten sonra merdivenlerden inmeye başladım,aşağıya indiğimizde Hyunjin'in montunu giymesini beklerken aklıma gelen şeyle hızlıca odama ilerledim.

"Nereye Jeongin?" 

"Odamdan bir şey alıp geleceğim." Odama girdikten sonra gözlerimi kısaca etrafta gezdirdikten sonra aradığım şeyi bulmamla sırıtıp hızlıca aynanın karşısına geçtim.Elimde ki dudak kremini -aslında krem demek saçma olurdu çünkü gloss gibi parlatıyordu dudaklarımı-  dudaklarımın üzerinde gezdirdikten sonra dudaklarımı birbirine bastırıp iyice yaydığımdan emin oldum ve kremi cebime attım.Niye bilmiyorum fakat,böyle daha iyi göründüğümü hissediyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 04, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

saudade' hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin