Keyifli okumalar!
🌸🌺
"Klişenin dibini yaşıyoruz ama çok tatlı değiller mi?!"
Mihrimah, sert bir hamleyle kendinden geçen görümcesi baharı dürtükledi.
"Uyanacaklar. Sessiz ol."
Bahar, gözlerinden çıkan hayali kalpleri abisi alper yiğite ve onun koynunda yatan yengesi hiraya atarken hülyalı bir iç çekti.
"Sessiz olayım. Evet. Uyanmasınlar. Hiç rahatlarını bozmasınlar..."
Mihrimah, sedyede yatan ikiliye munzur bakışlar atarken, "Kalkmaları lazım ama. Birazdan diğerleri de burada olur." Diyerek bir gerçeği hatırlattı.
Bahar, umursamazca omuz silkti.
"İkisi de uyuyor deriz, ne olacak?"
Mihrimah, elleri kocaman göbeğindeyken düşünceli bir tavırla, "Olmaz. Zaten annemi dün eve zor götürdük. Bir de onu dışarıda bekletemeyiz." Diyince bahar, tekrar iç çekti.
"Annem en güzel anların katili."
Mihrimah, bu tabire içten bir gülüş yolladı. Fakat görümcesini paylamadan edemedi.
"Anneme öyle söyleyemezsin, sevgili görümceciğim. Kadına o anlar denk geliyorsa ne yapsın?"
Bahar yine omuz silkti.
"Bilemiyorum artık orasını. Ama bana yapamaz. Kocamla en güzel anlarımın katili olursa-"
Daha lafını bile bitiremeden bir anda alper yiğitin sert ve boğuk sesi tehditkar bir havayla odaya doldu.
"Olursa?"
Bahar ve mihrimah aynı anda korkuyla irkildi.
Bahar, şaşkınlıkla damağını çekerken hâlâ gözleri kapalı uyuyormuş gibi uzanan abisine, "Ödümüzü kopardın abi!" Diye sitem etti.
Alper yiğit, başı göğsüne yaslı kadına, hiraya gözlerini açar açmaz kısa bir bakış attıktan sonra tam yatağın başında dikilen yengesine ve kardeşine baktı.
Mahmur kısık bakışlarına inen sertlik baharı ürkütmeden edemedi. Soylu ailesi baharın bir erkekle yan yana gelen ismine tahammül edemiyordu ne yazık ki. Ailenin erkeklerinden tutun kadınına kadar hepsi büyük bir sahiplenmeyle kızı paylaşmaktan kaçıyordu. Bu kaçış bahara çoğu zaman evde kalacağı gibi düşüncelerin uğramasına neden oluyordu.
Eh... haklıydı sanki bahar.
Alper yiğit ters bakışlarla, "Kopsun." Dedi.
"Kopsun ki ağzına 'koca' lafı bile alma."
Bahar, atarlı bir sinirle, "Evleneceğim! Bir gün ben de evleneceğim ve o zaman sen hiçbir şey yapamayacaksın abi!" Diyince alper yiğit, gözlerine kadar inen kaşları ve bir anda kasılan çenesiyle göğsünde melek gibi uyuyan kadını gösterdi.
"Dua et, dua et hira uyuyor yoksa o dilini köpeklere yedirirdim, bahar. Bak bakalım bir daha konuşuyor musun!"
Bahar, atarının bir balon gibi söndüğünü hissedince az buçuk mihrimahın arkasına doğru meyletti. Korkusuna rağmen ise asla geri çekilmedi.
"Hiç-bir halt yapamazsın. Babama söylerim seni!"
Mihrimah, "Tamam susun artık. Kızı uyandıracaksınız." Demeye kalmadan hira, "Uyumuyorum." Diyerek kendini belli etti.
Mihrimah ve bahar yine korkuyla irkildi.
Bahar serzenişte bulunmadan edemedi.
"Ya siz uyumuyorsanız niye uyuyor taklidi yapıyorsunuz?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oluru Var mı?
Teen FictionHira arkasından müjdenin şaşkın serzenişini duydu. "Gördüğünü keşke bize de söylesen!" Bu sırada terminale doğru ilerleyen alper yiğit tanıdık sesi duyunca önce adımları durdu sonra şaşkınca arkasına baktı. İşte o an ona deli gibi koşan hirayı gördü...