İNTİKAM KUYUSU (Tamamlandı)

7. BÖLÜM ♧Başa Bela♧

7. Bölüm

~Başa Bela~

Ateş elini yüzünü yıkadıktan sonra üzerini değiştirmesiyle odadan çıktı. Onun bulunduğu katta sadece onun odası ve teras vardı. Terasın kapısı basamakların hemen yanıydı. Basamaklardan ineceği esnada annesinin ve Gamze'nin kahkahasını iştti. İndiği basamakları çıkıp terasın kapısını hafiften açtı. Annesi ve Gamze karşılıklı oturmuş çay eşliğinde sohbet ediyorlardı. Leyla hanım bir maziyi anlatıyordu.

Gamze elini ağzına götürdü. Sesli sesli kahkahalar attı. Leyla hanım bir yandan anlatıyor bir yandan ise o da tıpkı gelini gibi kahkahalar atıyordu. Kapının ardından bu konuşmalara şahit olan Ateş kapıyı tıklatıp terasa adımını attı.

"Muhabetiniz daim olsun" Dedi annesinin yanına otururken.

"Gamze kızımla iki çift söz edeyim dedim. Hem iyleşmiş. Gamze bu benim oğlan dün gece sana iyi baktı mı?"

Gamze ağzını açtığı gibi kapattı. Ateş Gamze konuşmadan konuşmayı becermişti. "Ne iyisi anne mükemmel baktım. Dün gece ateşi çok fazlaydı düşürdüm. "

"Aferin oğlum. İnsan böyle zor günlerde birbirine yardımcı olmayacaksa niye evlenir ki?"

"Leyla teyze siz çok iyi birisiniz." Dedi Gamze.

"Sende iyisin kızım. Ben seni çok sevdim oğlum iyiki seninle evlenmiş. Birde Leyla teyze'yi bırakıp, Leyla anne desen." Leyla hanım ayaklanıp, oğlunun sırtını sıvazladı. "Oğlum sen bugün baya geç kalktın. Hadi aşağıya in kahvaltı yap."

Leyla hanım terastan çıktı. Ateş de ayaklanıp çıkmak için terasın kapısını açarken Gamze'nin,

"Ateş!" demesiyle bedenini ona çevirdi.

"Efendim." Gamze ellerini birbirine bağlayıp, hafiften başını eğdi.

"Dün gece benim ateşim çıkmıştı ya hani. Ben ateşim çıkınca biraz tuhaf davranıyorum. Sarhoş gibi oluyorumda dün gece abuk sabuk konuşmadım değil mi?"

Ateş dün geceyi anımsadı. Resmen dün Gamze ona iltifatlar yağdırmıştı. Bıyık altından gülümseyip, çenesini kaşıdı.

"Nee bişiy mi dedim? Ateş bak söyle ne dedim ben. Ya Ateş ne sırıtıyon ya!"

Ateş bıyık altından gülmeyi bırakıp ciddileşti. "Allah belanı versin Ateş Köksan diyip durdun."

"Ha iyi o zaman." Dedi Gamze derin bir nefes alarak.

"Ne söylediğini sandın sen." Dedi Ateş adımlarını Gamze'ye doğru atarak.

"Hiiç. Bu arada sadece ve sadece 3 günüm kaldı." Diyerek terstan çıktı Gamze. Ardından da Ateş indi avluya.

Leyla hanım oğluna kahvaltıyı hazırlatmıştı. Halit bey Taha'nın kolundan tutup sabahın erken saatlerinde şirkete götürmüştü. Normalde Ateş giderdi ama Leyla hanım 'oğlum 1 hafta izin yapsın' demişti. Ateş sofra başına oturmuştu. Gamze çiçekleri suluyordu. Rümeysa ise bahçedeki hamağın üzerine uzanmış resim yapıyordu.

Ateş bugün pekte iştahlı değildi. Eline çatal almış peynire batırıyor, sonra tekrar bırakıp zeytine batırıyordu. Defalarca bunu yapmıştı. Batırıp, çıkartırken de bin bir düşüncelere dalıyordu.

Leyla hanım'ın "oğlum yesene yemeğini" Demesiyle birlikte Ateş tam peyniri ağzına götüreceği esnada konağın büyük kapısının açılmasıyla elinde ki çatalı masaya bırakıp gelene odaklandı.