25. Bölüm

673 81 11
                                    


"Sebebi ziyatetimiz Allah'ın emri peygamberin kavliyle oğlum Sinan'ı Gamze kızımıza istiyor olmamız."

Ateş o an çayı yudumlamak üzere eline almıştı. Hatta bir yudum içmek için ağzına götürmüş o an bu sözleri duymasıyla beraber çay boğazında kalmıştı. Öksüre öksüre duyduklarını sindirmeye çalışıyordu. Kadın oğluna Gamze'yi mi istemişti? O an herkeste büyük bir şaşkınlık oluşmuştu. Halit bey yok artık dercesine bakıyor, Taha ve Sinem hadi inşanllah dercesine sırıtıyor, Dilruba'nın ise yine aklı karışmıştı. Bir insan kaç defa evlenebilirdi ki?

"Si-sinem demek istediniz galiba." Diyerek öfkeyle ayaklandı Ateş. Sinem ben ne alaka dercesine bakıyorken, Gamze neye uğradığını şaşırmıştı. Şu an içinden yaşlı kadının evet dilim süçtü demesini canı gönülden bekliyordu. Fakat cevap yaşlı kadından değil oğlundan gelmişti.

İsartet parmağıyla Gamze'yi işaret edip, "biz bu hanımefendiyi istiyoruz."Dedi. O an Ateş için tüm ipler kopmuştu. Kaşları öyle bir çatılmıştı ki koyu gözleri neredeyse arada kaybolmuştu. Onlar onun karısını hangi cüretle istiyorlardı. Yürek mi yemişti bunlar? Nasıl olur da Ateş Köksan'ın karısını istemeye cesaret ederlerdi.

O an Ateş ayaklanıp dişlerini gözdağı vererek kızgınca sıktı. Bu ayarsız adamın yakasından tutup ayaklandırdı. Sertçe sıktığı yumruğunu adamın yüzüne vurdu. Adam yediği sert yumrukla yere yapıştı. Adam resmen afallamıştı. O yumrukla beraber çığlıklar havada uçuştu. Yaşlı kadın oğlunu yerden kaldırıp öfkeyle Ateş'e baktı.

"Ne ediyorsun sen kafayı mı yedin!"

Halit bey ayaklanıp ne haliniz varsa görün der gibisinden konaktan çıktı. Yaşlı kadın hâlâ feryat figan bağırıyordu. Ateş nede hızlı vurmuştu yaşlı kadının oğlusunun burnuna.

Gamze daha fazla oturmayıp, Ateş'in yanında durdu. "Siz ne saçmalıyorsun beni istemekte n'oluyor? Ben Ateş Köksan'ın karısıyım."

Yaşlı kadın burnu kanayan oğluna şaşkınca baktı. Oğlu da annesine şaşkınca bakmıştı. Burnu kanayan adamın gözlerinin kocaman açılması ne kadar şaşırdığının ispatıydı. Ne yani annesi ona evli bir kadını mı istemişti? Burnu kanayan adam bedenini onu yumruklayan genç adama çevirip konuştu.

"Ne yani senin karın mı bu?" Ateş hâlâ öfkeyle burnundan soluk alıyordu. Gamze'ye baktı. Ardından dişlerini sıkıp, "he benim karım o" dedi.

"Belliki bir yalnış anlaşılma olmuş." Diye Zümrüt olacakları anlayıp araya girdi. "Hadi çıkın gidin konağımızdan." Eliyle yaşlı kadın ve oğlunun gitmesi için kapıyı işaret etti. Yaşlı kadın ise sinirle Zümrüt'e çıkıştı.

"Ama Zümrüt hanım Gamze'nin hizmetçi olduğunu söylemiştiniz."

"Neee!"diyerek tepkisini gösterdi Gamze. Demek bu aşağılığı da yapmıştı Zümrüt. Demek dünkü kadınlar o yüzden böyle aşağılamışlardı onu. Demek hizmetçi sandıkları için o tür söylemlerde bulunmuşlardı.

"İnanmıyorum. Peki Ateş'in karısı olarak kimi tanıttı Zümrüt hanım." Dedi öfkeyle dişlerini arasından.

Sinem dudaklarını dişlerinin arasına aldı. Ateş merakla karısının sorduğu bu sorunun cevabını yaşlı kadından beklerken yaşlı kadın Sinem'i işaret ederek,

"Bu kadının senin karın olduğunu söyledi." Gamze dişlerini sıkıp bir kaç saniye bekledi. Derin bir nefes alınca narin omuzları kalkıp indi. Demek hizmetçi olarak tanıttığı yetmezmiş gibi birde Sinem'i kocasının karısı olarak tanımışlardı. Gamze kafayı yiyecekti.

Nee! dercesine gözlerini kısıp önce halasına ardından halasının kızına baktı Ateş. Şu an Sinem utancından ölmek üzereydi. Ateş'in gözlerine bakamıyor, yüzü domates gibi kızarmıştı.

İNTİKAM KUYUSU (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin