16. Bölüm♧Zümrüt hanımağa♧

681 77 2
                                    

16. Bölüm

~Zümrüt Hanımağa~

"Abi bunun ne işi var" Diye öfkeyle bağırdı Taha. Ateş, bana sesini yükseltme dercesine baktı kardeşine.

"Senin burda ne işin var" Demek istedi ama diyemedi çünkü babası devreye girmişti.

"2 aydır nerdeydin?" Diye soran Halit bey karşısında başını eğıp, konuşmayan gelinine daha fazla yüklendi.

"Söyle neden oğlumu bırakıp gittin."

Gamze basamakları inip, karşılarına geçti. Gamze ağzını açıp, konuşacağı esnada Dilruba araya girdi.

"Baba o gitsin burdan" Dedi öfkeyle.

Halit bey Ateş'e ve Gamze'ye sandalyeye oturmalarını istedi. Gamze derhal otururken, Ateş istemsizce oturmuştu. Halit bey her ikisinin karşısına oturup, bir kaç sual sordu.

En sonunda "Boşanmak istiyor musunuz?" Diye sorduğunda Gamze kocasına baktı. Zerre kadar boşanmak istemiyordu. Derin bir nefes alıp, başını hayır manasında salladı.

O esnada uzaktan onları dinlemeye çalışan Taha öfkeyle somurtuyordu. Biliyordu ki Gamze'nin burda kalınmasına onay verilicekti. Habire yanında ki kardeşini dolduruyordu.

"Sakın Gamze ile konuşma. Ona abla falan deme. O kötü biri." O esnada mutfağın kapısının önünü kapladıkları için Sibel mutfağa geçmek için müsade istedi. Taha bir adım öne attığında gözü Sibel'in elindekilerine takıldı.

"Elindekilerde ne?" Diye sorduğunda Sibel söyleyip, söylemekte kararsız kaldı.

Taha bir kez daha sorunca Sibel mecburen yanıtladı.

"Bunlar Gamze hanım'ın bagajından çıktı. Sanırım sizlere hediyeler almış." Taha öfkeyle poşetleri Sibel'in elinden aldı. Poştelerle avlunun ortasında duran beyaz mermerli çeşmeye gitti.

"Hey bana bakın bana."

Dediğinde tüm dikkatleri üzerine toplamıştı. Gamze eyvah dercesine baktı. Ateş ise ne yapıyor bu dercesine bakıyordu.

Taha öfkeyle poşetlerin içindekilerini yere döktü. Taha ilk olarak resim boyalara odaklandı.

"Dilruba bak sana boya kalemleri almış" Dediğinde boya kalemlerin hepsini tek tek ortadan ikiye ayırdı. Dilruba korkuyla izliyordu Taha abisini.

"Abi bak sana da saat almış." Saati Ateş'in olduğu yere doğru fırlattı. "Bizim saatimiz annem gittiğin an durdu." Dedi Gamze'ye öfkeyle bakarken.

Gamze'nin Halit bey'e aldığı özel tasarım tesbihin de ipini koparmıştı. En sonunda Taha bir file misketi eline alıp babası, abisi ve nefret ettiği yengesinin yanına ilerledi.

"Sayende artık misket oynamıyorum!" Dediğinde misketlerin filesini kopartıp, Gamze'nin olduğu yere fırlatmıştı.

Gamze daha fazla dayanamadı. Ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Sanki tam boğazının içinde koca bir yumruk vardı. Ne yutkunabiliyordu, ne de nefes alabiliyordu. Eliyle boğazını sıvazladı. Zar zor nefes almaya başladı.

Tam o esnada konağın kapısı açıldı. Geleni beklediler ama kapıyı açanlar bir süre içeri girmedi. Ateş ve Taha ayaklanıp konağın kapısını açanı görmek için konağın kapısına yaklaştıkları esnada konaktan içeri girenleri görünce ağızlar bir karış havada kaldı. Taha gülümseyerek karşılık verdi. Ateş ise Taha kadar mutlu olmamıştı. O ufak boyuyla tââ öteden geleni gören Dilruba ise koşa koşa sarıldı. Taha da sevinçle sarıldı halasına.

İNTİKAM KUYUSU (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin