Burak Cihangirle konuştuktan sonra sevinçle dinlenme odasına daldı.
"Uyanmış lan uyanmış" diye sevinçle bağırdı.
" Harbi mi lan uyanmış mı"
Murat da aynı sevinçle Burak'a sarıldı.
" Ben umudumu kesmiştim doğrusu bir ay oldu uyanamayacak sandım" dedi Uraz.
" Cihangir Yüzbaşı ne dedi normal odaya falan almışlar mı biz de gidelim" dedi Fuat.
" Yok oğlum daha yeni uyanmış normal odaya alınmadan test mi ne yapacaklarmış"
" Biz yine de gidelim hem burda işimiz de yok" dedi Ömer bu bir ay da çok şey değişmişti.
" Gidelim gidelim de bu akşamı ne yapacağız "dedi Fuat.
" Ne var ki bu akşam"
" Lan Burak balık hafızalı mısın Engin komserin annesi bizi akşam yemeğine çağırdı ya" dedi Uraz.
" Allah şahit gitmeyi hiç istemiyorum bulamaz mıyız bir bahane"
" Oğlum Dursun Albay ve eşi de davetli bir bahane üretsek bile Dursun Albayı atlatamayız zaten bu işi de Dursun Albay sarmadı mı başımıza"
" Mecbur gideceğiz o değil de hâlâ Elif Teğmen den haberleri yok oğlum bunlar nasıl aile " dedi Fuat.
" Bir de şu Melis var kadının hareketleri bile insanı soğutuyor"dedi Murat sonun da ürpermiş gibi bir hareket yaparak.
"Engin komiser hiç başta ki gibi değil, fark ettiniz mi her gün hastanede bir ay da çöktü adam"
" Ne oldu acaba araların da çok merak ediyorum, komutanım siz bir ara bir şeyler söylemiştiniz, siz biliyor musunuz" dedi Uraz Ömer'e dönerek.
" Bilmiyorum ben sadece dışardan duyduklarım ile hareket ettim çokta pişmanım ama pişmanlığım fayda eder mi bilmiyorum"
Engin geçen bir ay da ev, iş, hastane arasın da mekik dokumuştu eşine olanların bir kısmını anlatmış ondan da tepki almıştı. Eşinin sözlerini unutamıyordu.
Araştırdım mı ya da bir kez olsun Elif'e sordun mu demişti. Hayır Engin hiç birini yapmamıştı.
Melis ne dediyse ona inanmıştı. Ama Melis'in elin de kanıt vardı. Ne yaptıysa çözememişti son çare olarak Melis'in o zaman ki sevgilisi Anıl'a ulaşamaya çalışmıştı ama ondan da hiç bir iz bulamamıştı.
Soğuk huysuz tavrı evdekilerin de dikkatini çekmişti ama bir şey de diyememişlerdi.
Son zamanlarda Engin'i çileden çıkaran bir şey de Melis'in tavrıydı. Her şeyi gönlünce yapıyor olmasına rağmen hiç bir şeyden hoşnut olmuyordu.
Akşam evine dönüpte kızına sıkıca sarıldığın da içini korkunç bir vicdan azabı kaplıyordu. Elif'in kanlar içinde ki bedenini ondan uzaklaştırmasını unutamıyordu.
Akşama misafirleri vardı gelecek olanlar kardeşinin silah arkadaşıydı ama ailesinin hâlâ Elif'ten haberi yoktu. Burda olduğunu bilmelerine rağmen bir kez olsun sormamışlardı.
" Nereye gidiyorsun oğlum"
" Dışarı çıkıyorum anne bir kaç işim var" hastaneden telefon gelmişti nihayet uyanmıştı kardeşi gidip uyandığını gözleri ile görmesi gerekiyordu.
" Geç kalma ama, biliyorsun misafirlerimiz var"
" Tamam anne geç kalmam"
Hastaneye vardığında Doğu timinin hatta kendi polis ekibinden bir kaç kişinin de gelmiş olduğunu gördü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİŞİ KURT
Teen FictionBunu nasıl yapabildin Melis niye yaptın ne zorun vardı lan senin onunla Ben bir şey yapmadım ki abi sen yaptın onu sen yanlız bıraktın annem ile babam tarafından sevilmemeye hor görülmeye zaten alışıktı o, sarhoş olduğu için dili dolanıyordu. Onu...
