Karargaha timin diğer üyeleri ile birlikte giriş yaptılar.
Araçlardan indiklerinde Cihangir gibi timin diğer üyeleri de Elif ile Murat'a garip bakıyordu.
Kamuflajlarını giymek için içeri girdiklerinde Cihangir yanından geçen Elif'le kısık bir sesle konuştu.
" Ne yediniz de bu saate kadar sürdü merak ediyorum"
" O kadar keyifli bir yemekti ki ne yediğimi hatırlamıyorum bile"
" Daha önce söyleseydin giderdik birlikte o şerefsiz Murat'la gitmek zorunda değildin" dedi dişlerinin arasından.
" Bir dahakine nişanlınız ile birlikte gideriz komutanım üzülmeyin bu kadar"
" Hay ben"dedi gerisi gelmedi çünkü Elif odasına girip kapıyı yüzüne kapatmıştı.
Homurdanarak gitti hazırlanmaya karşısında Murat'ı görünce iyice delirdi. Demek hanım efendi ne yediğini bilmeyecek kadar eğlenmişti ha hem de bu dümbükle.
Cihangir'in kudurması Murat'ın işine geliyordu. Madem kuduracaktı ikili oynamayacaktı.
Evde nişanlısı varken burda ablasına asılamazdı.
Elif kamuflajını giydikten sonra teçhizat odasına timin yanına girdi.
Silahlarını ve yedek şarjörlerini kontrol edip gerekli mühimmatı aldı yanına çantası ve kumanyayı da hazırladığın da artık hazırdı.
" Alır mısınız komutanım" dedi Murat elinde ki naneli şekeri uzatarak.
" Ver bakalım"
" Hadi beyler hadi sallanmayın" dedi Cihangir sinirle.
" Emredersiniz komutanım"
Önden çıkan Cihangir'in ardından tim de çıktı.
" Canına mı susadın oğlum ne yapıyorsun, hem sen bir görüşmen olduğunu söyleyip çıktın Elif Teğmen ne alaka" dedi Burak
" Sonra anlatırım boş ver"
" Yüzbaşı seni öldürecekmiş gibi bakıyor"
" Keyfi bilir"
" Yürek mi yedin oğlum sen"
Murat omuz silkip yürümeye devam etti. Yüzbaşı da yanar döner olmasaydı o zaman.
Helikopter ile sınıra yakın bir yerde durduktan sonra yaya devam ettiler.
Son yakaladıkları itirafçı teröristten aldıkları bilgiye göre Suriye sınırında eylem hazırlığında olan bir gurup vardı.
Bu guruba engel olup daha başlarını deliklerinden çıkarmadan ezmeliydiler.
Sabahın dördünde vardılar sınırın ötesine.
" Dinlenin biraz sonra devam ederiz" dedi Cihangir.
" Ne taraftan gideceğiz peki komutanım" dedi Ömer.
Cihangir haritayı önüne serip gidecekleri yeri gösterdi.
" O taraf açık arazi keklik gibi avlarlar bizi" dedi Elif
" Aşağıdaki kayalık yoldan gideceğiz zaten teğmenim" dedi Cihangir.
" Dağ keçisi miyiz biz komutanım bahsettiğiniz yoldan gitmek ile düz duvara tırmanmak aynı şey"
" Fikriniz nedir sayın gölge hanım"
Elif haritayı çevirip aklındaki yolu harita üzerinde gösterdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİŞİ KURT
Teen FictionBunu nasıl yapabildin Melis niye yaptın ne zorun vardı lan senin onunla Ben bir şey yapmadım ki abi sen yaptın onu sen yanlız bıraktın annem ile babam tarafından sevilmemeye hor görülmeye zaten alışıktı o, sarhoş olduğu için dili dolanıyordu. Onu...
