Çalan telefonum ile bakışlarım arıyan kişiye baktım burcu Hanım arıyordu açmadım içeri. Giren adem ile ona baktım "patron yeraltı toplantı yapacaktı çıkmamız lazım yoksa gecikecez" dedi kafa salladım "önce eve geçelim" dedim duygusuz sesimle 2 saat önce yaşanan şeyleri umursamıyordum ilaki bir gün pişman olacaklardı ama ben affetmiyecektim ayağa kalkmam ile adem odamın kapısını açtı dışarı çıktım ve merdivenleri inmeye başladım dik duygusuz bakışlarım ile yürüyordum bir kaç kişi ile göz göze geldim şaşırdım lider burdaydı bana baktı gözlerini benden çekmedi baş selamı verip geçtim bakışlarını sırtımda hissediyordum neden burda acaba 1saat sonra toplantı vardı kafamı iki yana salladım hiç bişey düşünmek istemiyordum sadece uyumak o da pek mümkün değildi arabama bindim ben sürecektim adem yanıma bindi onu umursamadan kemerimi taktım ademe bakınca o da takmıştı arabayı çalıştırıp eve doğru sürdüm sanırım ne yaşarsam yaşım mafya babamın öğrettiği gibi insanlara acıma kime acırsan bir gün sende aynı duruma düşersin derdi bana kime silah doğrultuyasan sık sakın korkmak bir kere bile tereddüt edersen işte o zaman kaybedersin. Evin kapısına gelince araba kapımı bir koruma tarafından açıldı eve doğru ilerledim hizmetliler beni görmüş olmalı ki ben yetişmeden evimin kapısı açıldı "hoş geldiniz NİL Hanım" dedi hizmetli baş salladım hemen yukarı çıkıp kıyafetlerimi ayarlıyıp duşa girdim duştan çıkıp üzerimi giyindim
Odamın kapısını açıp merdivenden aşağı doğru indim evde ki tek ses benim topuklu ayakkabı sesiydi güldüm evet güçlüydüm hemde çok ama ben... Yalnızım ne ailem var ne de arkadaşlarım ben her zaman tektim dışarıdan çok güçlü yıkılmaz bir imajım vardı ama ruhum her geçen gün ölüyordu sanırım ben yavaş yavaş ölüyordum yüzümdeki acı gülümseme ile önümdeki ademe baktım adem ise benden bakışlarını kaçırdı "geç kalmak üzereyiz patron" dedi adem kafa salladım evden çıkıp arabaya doğru ilerledim duygusuz, acımasız, kalbi olmayan biri olarak kime Nil kim deseniz size herkes bunu der arabaya hareket edince gözlerimi kapattım ve yetişene kadar gözlerimi dinlendirdim biraz zaman geçtikten sonra arabanın durması ile yavaşça gözlerimi açtım diğer arabadaki Koruma gelip kapımı açtı yavaşça indim ve yeraltının toplanacağı yere ilerledim içeri girdim neyseki lider daha gelmemişti masadaki yerime geçtim liderin hemen yanı dik bir şekilde oturdum en sondaki savaş denen adam konuştu "hoş geldiniz NİL Hanım yada ölüm mü demeliyim" dedi ölümü bastırarak ona bakmadan cevap verdim "sana hangisi lazımsa" dedim sesim soğuk ve sert çıkmıştı ardından bakışlarım onu buldu dik bir şekilde baktım bana bakmaya devm eti bakışlarımı çekmedim ta ki içeri geçen ve konuşan liderle "eğer ona bakmaya devam edersen savaş o gözlerini oyarım" dedi acımasız bir sesle onun içeri geçmesi ile herkes ayağa kalktı lider bana bakarak" otur" dedi önce anlamsamda bana bakmaya devam etmesi ile oturdum benimle birlikte lider de oturmuştu ardından lider masada ayakta kalanlara hitaben konuştu "oturun" dedi sert bir sesle herkes yerine oturunca bakışlarım savaşa döndü bana düşman gibi bakıyordu bende ona baktım aynı şekil ardından Alparslan İn konuşması ile onu dinledim savaş ise hala bana dik dik bakıyordu "aramızdan biri veya birileri hainlik yapıyor bu hain eğer şimdi ortaya çıkmazsa ve ben bulursam tüm soyunu kurutana kadar öldürürüm yapmışlığım var" dedi duygusuzca herkesin gözünde soru işareti vardı iki kişi hariç biri yeni üye yani savaş diğeri ise yıllardır masamızda olan adam yani Süleyman baş bu ikisinin gözünde korku vardı birden kaşlarının çatılması ile bacağımda el hissetmem bir oldu bakışlarım Alparslan'ı buldu o ise bana rahat olmamı söylüyordu masadan biri konuşması ile Ona baktım "bu Masa'ya yeni çok üye geldi biri. Ölüm 2,5 yılla aşkın bizimle Azad abinin kızı (mafya olan baba) bu yüzden ölüm olmaz diğeri... İse yeni gelen savaş" dedi ve sustu masada mırıltılar çıkmaya başladı lider elini masaya vurması ile herkes sustu herkes savaşa bakması ile savaş birden bağırıp" NE DİYORSUNUNUZ LAN SİZ"dedi lider birden hem elini masaya vurup hemde bağırması ile savaşın sesi soluğu kesildi "KES LAN SESİNİ SEN KİMSİN BAĞIRIYORSUN SENİN SES TELERİNİ KOPARTIRIM ANLADINMI KİMSE BANA SESİNİ YÜKSELTEMEZ KİMSE" dedi özelikle kimseyi bastırarak içeri giren koruma ile tüm bakışlar korumayı buldu koruma direkt Alparslan'ın yanına gelip kulağına bişeyler dedi ve eline flaş verip çıktı korumanın çıkması ile Alparslan bacağımda ki elini çekip flaşı bilgisayar takıp dev ekrana yansıtıyı bir video vardı birden sesizlik olması ile lider konuştu "eeeee halla çıkmıyacakmı hain hadi bekliyorum en fazla acısız bir şekilde ölecek" dedi kimse den çıt çıkmıyordu lider birden kükremesi ile yerimden sıçradım bakışları bana değsede konuşmaya devam eti "LAN İLA BENİ UĞRAŞTIRCAKSINIZ TAMAM ÖYLE OLSUN AMA GRAM ACIMIYCAM BU KİŞİYE"dedi ve video'yu başaltı içeri biri giriyordu koruma olmalıydı direk gelip ses kayıt cihazlarını yerleştiryordu ama aktif halle gelmiyordu çünkü biliyor olmalıydı sinyal kesici. İle hemen kesileceğini ardından dışarı çıkıyor ve içerisi yavaştan üyeler girmeye başlıyor konuşma olan yerleri ilerlemeye başladı lider kamerada hiç bişey gözükmüyordu lider tam konuşacakken konuştum "dur 10 saniye geriye al" dedim bana baksana ben dev ekrana odaklanmıştım dediğimi yapıp 10 saniye geriye aldı işte savaş ve Süleyman 'a odaklandım baş işareti veriyordu süleyman savaş ise hemen aktif halle getiriyordu ses kayıt cihazını lider' e bakarak "savaş ve Süleyman bakın Süleyman baş işareti yapıyor savaş ise ses kayıt cihazını aktif halle getiriyor" dedim lider dediğime odaklanınca kaşları birden çatıldı tüm masa liderin vereceği tepkiye bakıyordu lider bana bakıp varla yok arası bir gülüş sundu masadakiler dönüp daha doğrusu savaş ve Süleyman bakıp "bu cesaret nereden geldi hangi akıla yaptınız" dedi ben ise sessizce mırıldandım "onlarda akıl ve cesaret ne gezer" dedim sanırım lider duymuş olmalı ki bana bakıptı ve geri döndü önüne kapıda ki sağ koluna seslendi "Murat" dedi içeri giren Murat'a bakarak "savaş bey ve Süleyman beyi bir süre misafir edecez" dedi acımasızca murat kafa sallayıp çıktı ve adamlarla geldi ikisini aldılar iki hainin çıkması ile masa sessizliğe gömüldü lider ayağa kalkması ile toplantının bittiğini anladım dışarı çıkıp derin bir nefes aldım ardından ısrarla arıyan kişiye baktım burcu hanım telefonu açıp kulağıma koydum "hemen eve gel hemen" dedi ve yüzüme kapattı kaşlarım çatılsada hemen eski haline geldi duygusuz bakışlarım ile ademe dönüp "Kandemir malikanesine" dedim ruhsuzca sanırım öğrenmişti kızının bir katil olduğunu en fazla bağırıp çağıracaktı sonra işte 'sen benim kızım degilisin' diyecek ve yine annesiz kalacaktım araba haraket etmesi ile dışarıyı izledim düşündüm de benim hiç bir zaman annem olmadı ki sanırım bu iş yüzünden olmuyacaktıda gözlerimi kapatım bidaha açmamak için dua etim
.
.
.
.OY VE YORUMLARINIZI UNUTMAYALIM GENÇLER SİZİ SEVİYORUM🤗👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MRS. ÖLÜM
ChickLit19 yılımın yalan olduğunu duyduğunuzda ne tepki verirdiniz üzülürmüydünüz? , korkarmıydınız yada hayel kırıklığına mı uğrardınız... Hiçbiri çünkü benim bir ailem yoktu ben hep kan ve vahşetin içindeydim ben NİL' dim yeraltında adımın hızla ilerlediğ...