19 yılımın yalan olduğunu duyduğunuzda ne tepki verirdiniz üzülürmüydünüz? , korkarmıydınız yada hayel kırıklığına mı uğrardınız... Hiçbiri çünkü benim bir ailem yoktu ben hep kan ve vahşetin içindeydim ben NİL' dim yeraltında adımın hızla ilerlediğ...
"NİL' den uzak duracaksın sen aşık olamazsın duydunmu Alparslan aşk seni zayıflatır" dedi amcam ona bakmakla yetindim tekrar konuşan amcamla ona baktım "senin zayıf yönün yok sen babanı öldürdün sırf yer altı lideri olmak için aptal bir aşk için gücünü düşünüyorsun kendine gel yoksa ben seni kendine getiririm" dedi acımasızca amcam "nasıl getirirsin kendime amca heh NASIL" başlarda sakin çıkan sesim sonlara doğru bağırmıştım "öldürerek" dedi amcam kaşlarım birden çatıldı ben nili seviyorum "neden bunu yapıyorsun bana amca neden" diye sordum çareszilikle bana bakmakla yetinen amcam en son konuşmayı akıl edebildi "nedeni yok ya sen o kızdan uzak durursun yada ben o kızı öldürürüm seç birini" dedi amcam Nilin adı ölümle yan yana gelmesi daha beni bitiriyordu çalan telefonum ile arıyana baktım Nilin peşine taktığım korumaydı "SEÇ BİRİNİ DEDİM SANA ALPARSLAN" diye bağıran amcama baktım arfta kalmıştım amcamın gözlerinin içine bakarak konuştum "uzak duracam ona yaklaşmıyacam" dedim çareszilikle amcam bana baktı ve konuştu "bak şu haline 2 yıl içinde çok değiştin sen acımasız lider yerine gitmiş onun yerine merhametli biri gelmiş o kız seni değiştiriyor farkına ver artık Alparslan eğer bir daha o kıza yaklaşırsan bu sefer ölüsünü sana gösteririm anladın mı ben seni buraya ne zorluklara getirdim ve BİR kız yüzünden asla yerle bir olmasına izin vermem "dedi ve solondan çıktı nefes alamıyordum sanki sevdiğim kadına yaklaşamıycak, dokunamıyacak olmak çok zor olacaktı sanki ev benim üstüme üstüme geliyordu hemen evden çıktım ve Nilin yanına gitmeye karar verdim son kez ona bakmak dokunmak istiyordum Nilin peşine taktığım korumayı arıyarak nerede olduğunu sordum olduğu yerin konumu bana atınca orya hızla sürdüm uçuruma gelince nili gördüm dizlerinin üstüne çökmüş ve çığlık çığlığa ağlıyordu en son sustu ve göz yaşlarını silerek ayağa kalktı başını kaldırınca benimle göz göze geldi ona kollarımı açmamla hiç tereddüt etmeden kollarımın arasına girdi ona sıkıca sarılırken "şşş geçti kraliçem geçti güzelmi şşş ağlama" dedim şefkatli bir sesle sanırm amcam haklıydı bu kız beni değiştiryordu Nilin daha çok ağlaması ile ne yapacağımı bilemedim "haysikiyim" dedim ve ona daha sıkı sarıldım en son dayanamıyarak onu kucağıma aldım başını boyun girintime koyması ile kasılsamda yürümeye devam etim arabama yetişince nili kucağımda indirmeden araba oturdum şöföre sert bir sesle "eve" dedim Nilin bana soru sorması ile onu dinledim" A-Alparslan " dedi" efendim yavrum "dedim sanırm bu kelimeyi bir daha kullanmamak çok zor olacak Nilin konuşması ile ona baktım" ben çok mu kötüyüm "dedi kaşlarım çatılsada bana merakla bakan nile ters ters baktım ve cevap verdim" benim kadar değil güzelim "dedim bana bakarak zor da olsa ufak bir teebsüm eti o bana bakarken kendimi tutmadım ve öptüm ilk başta bana karşılık vermesede sonradan vermeye başladı benden ayrıldıktan sonra başını boyun girintime koydu yol akıp giderken amcamın dediklerini düşündüm sanırm haklıydı Nil beni değiştiriyordu ve bunun farkına vardım sanrım ondan uzak kalsam zor olsada onun güvenliği. İçin uzak kalcam her şey yarından sonra değişecek benden nefret etmesi için elimden geleni yapacam özür dilerim sevgilim her şey senin için
NİL'DEN
Yağız' İn benden özür dilemesi komiğime gitmişti o bana pişman gözlerle bakıyordu bense hiç bir acıma duygusu olmadan bakışlarımı Yağız dan çekip biyolara baktım kimi hala nefret ve kinle bakıyordu kimiyse pişman gözlerle tek tek gözlerinin içine baktım dışarıdan yıkılmaz bir imajım vardı benim bu da güçlü gösteriyordu beni burcu hanım yanıma gelmek için adım atmıştı ki. Yusuf dönüp "hadi gidelim" dedim bunu dememle burcu hanım daha da ağlamaya başladı arabaya ilerleyip bindim başımı camdan çevirip depoya baktım üyeler tek tek gidiyordu arabasına binen Alparslan'la göz göze geldim bana hüzünle bakıyordu bense ona buz gibi bakıyordum bakışlarımı ondan çekip arabaya binen adem ile yusufa döndüm onların binmesi ile araba harekete geçti yusufun bana soru sorması ile onu dinledim "patron şimdi ne olacak ya bidaha denerlerse seni öldürmeyi" dedi güldüm ardından cevap verdim "yapamazlar çünkü o korkuyu aldılar birdaha denerlerse bu sefer daha büyük oynuyacağımı biliyorlar" dedim ve koltukta iyice yayıldım çok yorgun hissediyordum kendimi ya yine yetişemediysem ya adem ölseydi kafamda onlarca soru dolanıyordu hangisine cevap bulacağımı bilmiyordum kafamı iki yana salladım camı açıtım ve içeriye oksijen girmesini sağladım şöför hastaneye gelmesi ile durdu hemen bir koruma gelip arabamın kapısını açtı arabadan indim inmemle elimi başıma vurdum 20 araba ile hastenye geldim ben nasıl unuturum bunu çok fazla dikkat çekiyorum yusufa dönüp arabaları işaret etim ne dediğimi anlayan Yusuf kafa salladı dışarıya sedye ile gelen hastane personeli ademi sedye'ye yatırarak aldı bende arkalarından gitim hastanedeki çoğu kişinin bakışı benim üstündeydi acile alınan adem ile o tarafa doğru ilerledim her adımımda daha dik yürüyordum acile yetişince baya kalabalık olduğunu gördüm adem ile ilgilenen doktorun yanına gittim doktor hemşireye bişeyler dedikten sonra bana döndü ve konuştu "hastane polisini çağırmamız lazım omzunda kurşun var" dedi ona baktım ve cevap verdim buz gibi bir sesle "hayır çağırılmıycak" dedim doktor ise hemen Konuşmaya başladı "ama hanımefendi bu hastanenin bir kuralı prosedür böyle" dedi arkama baktım ve yusufa doğru konuştum "1 saat içinde bu hastaneyi istiyorum" dedim kafa salladı yanımdan ayrılan Yusuf ile bakışlarım doktoru buldu doktora elimi uzatarak konuştum "ben yeni hastane sahibi Nil" dedim doktor önce şaşırsa da sonra hemen elimi tut ve salladı "memnun oldum Nil hanım" dedi çekingen bir tavırla bakışlarım ademi buldu bakışlarım ademdeyken konuştum "durumu ne" dedim soğuk bir sesle "bir kaç yerinde derin kesikler var omzunda kurşun var ama derin değil ve kesilen yerlere tuz var" dedi bakışlarımı adem den çekip konuştum "en iyi şekilde ilgilenilecek yoksa gerisine ben karışmam" dedim duygusuzca kafa sallıyan doktor yanımdan ayrıldı arkamdaki korumlara dönerek konuştum "adem odaya alınana kadar yanından ayrılmayın ve en ufak bişey de beni haberdar edin" dedim sert bir sesle kafa sallıyan korumlara "emredersiniz patron" dediler onlara arkamı dönerek hastane çıkışına yöneldim çalmaya başlıyan telefon ile arıyana baktım BURCU HANIM arıyordu açmadım hattımı değiştirmeyi aklımın bir köşesine not etim arabaya yetişince korumalar arabamın kapısını açtı ve bindim aracı ben kullanacağım için korumaya arka arabayı işaret etim kafa sallıyan koruma kapımı kapattıktan sonra diğer arabaya bindi telefonum bir daha çalması ile arıyan bu sefer merti kaşlarım çatılsada açtım "alo Nil" dedi sesimi titriyordu onun "dinliyorum mert bişey mi oldu" dedim "hayır sadece burcu annen sana ulaşamamış akşam yemeğine davet eti" dedi tam kapatacaken konuştu "Nil akşam yemeğine geç kalma önemli bir k-konu konuşacaklar" dedi ve kapattı daha fazla düşünmeden eve doğru hızla sürdüm eve yetişince korumaları beklemeden arabadan indim ve eve doğru ilerledim beni gören hizmetliler evin kapısını açtılar onları umursamadan odama çıktım duş almak iyi gelecekti odama girip eşyalarımı yere bıraktın saate baktım saat daha 17:30 geçiyordu üstümdekileri çıkarıp duşa girdim ellerim buruş buruş olana kadar duşta kaldım en son durulanıp duştan çıktım ve üzerimi giyinmeye başladım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Üstümü giyindikten sonra saçımı ve makyajımı yaptım oda dan çıkıp aşağı indim hızlı bir şekilde evden çıktım önce ademin yanına uğruycam sonra biyolara gidecektim aklımdan ne yapacağımı oluşturduktan sonra arabama doğru ilerledim arabama binip hastaneye doğru sürdüm telefonum çalması ile açtım yusufun sesi arabada duymamla onu dinledim "patron hastane işini hallettim hayırlı olsun" dedi görmesede kafa sallayıp "teşekkürler Yusuf ben hastaneye geçiyorum sende gel ademin başında bekle" dedim ve kapattım hastaneye gelmeme arabadan inip ademin hangi kata olduğunu öğrenip ilerledim asansöre bindim ve ademin olduğu kata gelince indim ademin odasına girdim uyuyordu içerdeki hemşire beni gördü ve işini hızlıca halledip oda dan çıktı oda da birazdaha kaldıktan sonra yusufun gelmesi ile oda dan çıktım ve Kandemir malikanesine gitme vaktim geldiğini anladım hastaneden çıkıp Kandemirlerin evine doğru sürdüm hızlı bir şekile bu günün bitmesini. İstiyordum Kandemir malikanesine gelince arabdan indim ve eve doğru ilerledim kapıyı çalıp açılmasını bekledim kapı açan bir hizmetli vardi içeri geçmem için kapıdan çekildi ve konuştu "hoş geldiniz NİL hanım burcu hanım sizi salondo bekliyor" dedi. Kafa sallayıp yanından geçtim salona geçmemle üvey ailem ve biyolar buradaydı kaşlarım çatıldı ne oluyor gene konuşan burcu hanım ile ona baktım "hoş geldin Nil biz bir karar aldık seni soy adımızın almanı istemiyoruz çünkü sen bizim soy adımızı taşıyamıyorsun bu yüzden nazın soy adını değiştirmiycez hem kara ailesi kabul eti" dedi ona baktım ve konuştum "bidaha görüşmemek üzere" dedim soğuk bir sesle konuşan Poyraz ile onu dinledim "yemek yiyelim öyle git son defa hep birlikte aile yemeği" dedi onun son dediğine alayla güldüm ve konuştum "aile yemeğimi ben aile göremiyorum Poyraz ben karşımda beni öldürmek istiyen beni annesi ve kardeşleri için kurban eden bir aile görüyorum" dedim alayla arkamı dönüp gidecekken adarın konuşması ile durdum "özür dilerim Nil affet bizi beni" dedi arkamı dönmeden konuştum "siz beni ölüme atmadan önce düşünecektiniz sakın sakın benden affetmemi dileme ben sizin hiç bir zaman kız kardeşiniz olmuycam nasıl beni soy adınıza yakıştırmadıysanız bende sizi ailem olmanıza yakıştıramıyorum" dedim duygusuzca . . . .
Oy ve yorumlarınızı unutmayınnn Yeni bölümde görüşmek üzere 🤗☺️