5. Bölüm "SAHTE GELİN"

4.7K 134 73
                                    

İyi okumalar dilerim :)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar dilerim :)

▪︎▪︎▪︎

Terler içinde hızlıca yattığım yerden doğrulurken elimi ağrıyan göğsüme götürdüm. Derin nefesler alıp sakinleşmeye çalışırken ayağa kalktım ve pencereye ilerledim.

Camı titreyen ellerimle zar zor açarken, bir anda içeriye soğuk havanın dolması anında kendimi daha iyi hissettirdi.

Ellerimi camın pervazına yaslarken gözlerimi kattım. Korkunç bir kâbus görmüştüm. Yaşadıklarım daha beter bir kâbustu belki ama düş olarak gördüğüm şeyler hiç hoş değildi.

Rüyamda Safir Kara'nın öldüğünü görmüştüm. Hayır, hayır öldüğünü değil, öldürüldüğünü.

Hem de benim tarafımdan...

Canımın çok yandığını hissediyordum. İnanılmaz bir nefret vardı içimde. Bu nefrete ne sebep olmuştu bilmiyorum ama çok güçlü bir nefretti.

Lanetler, beddualar okuyordum onu öldürmeden önce. Öldürdükten sonra ise bir anda her şey değişiyor, öldürdüğüm o değil, kendim olarak çıkıyordum.

Sonra bu olay birçok kez tekrar ediyordu.

Belki de beni en çok korkutan birçok kez tekrar etmesi olmuştu.

Kendime geldikten sonra camın başından ayrılıp yatağa geri geçtim. Saat on bir olmak üzereydi.

Sadece üç saat uyumuş falandım ama gördüğüm kâbus uykumu baya açmıştı.

Yatağın içinde öylece dönüp dururken bundan sonra ne olacağını düşünüyordum.

Koral'ın dediğine göre onunla evlenmemin sebebini bu sabah söyleyecekti. Konunun beni ilgilendirmediğine emindim.

Yani bu işten bir çıkarım olmayacaktı. Sadece kurban bendim işte. Annemin canına karşılık olarak dengesiz bir adamın karısı olmayı kabul ederek hayatını mahveden biriydim.

Odanın kapısı tıklatılmadan açıldığında içeriye giren kişiyi anlayıp gözlerimi devirdim.

"Sana kapı çalman gerektiğini öğretmediler mi?" Yattığım yerden göz göze geldiğim adama bakarken yeni tıraş olduğu belli olan yüzü ve tüm heybetiyle ellerini cebine koymuş, bana bakıyordu.

"Kalk ve giyin Mislina." Verdiği emir karşısında tek kaşımı kaldırdım.

"Oradan bakılınca kuklaya mı benziyorum?"

"Buradan bakılınca karıma benziyorsun, kuklaya değil. Ve sen karım olarak dediklerimi yapmak zorundasın." Dediğinde cevap vermeden önce sakinleşmek için derin bir nefes aldım.

KECBAZ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin