Şans Öpücüğü

166 25 4
                                    



Eve yine geç dönmüştüm fakat Johnny yüzündendi.Bu sefer bahçede karşılaşmıştım ailemle. "Yine geç geldin?" Dedi sorarcasına babam çiçeklerle ilgilenirken.Sanki oğulları ile değilde sıradan biriyle konuşur gibi umursamazca konuşuyorlardı.

Onlarla daha fazla tartışıp uzatmak istemiyordum.Bu yüzden en iyi yaptığım şeyi yapacak ve özür dileyecektim. "Johnny ile biraz yürüdük ve sohbet ettik.Zamanın farkına varamadım,Özür dilerim baba,bir daha olmayacak" Bunu duyduklarına çok sevineceklerinden emindim ve öyle de olmuştu.Babam ve annem memnun bir gülüşle masaya geçip "Elini yüzünü yıka ve yemeğe in" Onların bu emrivakilerinden bıkıp usansam da Jeonguk beni kurtarana dek itaat edecek ve bekleyecektim.

Yemek her akşam olduğu gibi yine keyifsiz geçmişti.Babam emirlerini saydırıyor bense başımı sallıyordum.Aslında büyüdükçe yeni yeni farkına varıyordum.Annem yazıyor babam okuyordu.Muhtemelen bütün bunları babama annem annem söyletiyordu.Artık söylediği bir çok şeyi dinlemeden onaylayıp geçiştiriyordum.Hatta artık o konuştuğunda sanki Jeonguk konuşuyormuş gibi keyifle dinliyordum bazen.Ona olan aşkımla nasıl baş edecektim bilmiyordum.Akşam yemeğinin her zamanki gibi keyifsiz olmasını anlıyordum fakat bir kaç gündür iştahsız olmam ve baş dönmelerim de ne oluyordu.Jeonguk ile birlikte olduğum günden beri hem mutlu,hem de huzursuzdum.Asıl huzursuzluk bu gün gördüğüm daha doğrusu göremediğim adamla başlamıştı.

Yemekten sonra odama çıkmış ve kapımı kilitleyip yatağıma uzanmıştım.Johnny ile birlikte yürürken gördüğüm adam kimdi.Yüzü örtülü olmasına rağmen boynunda parlayan mühür uzaktan da olsa benimkine fazlasıyla benziyordu.Onun bir büyücü olduğundan emindim fakat bu kasabada bir büyücüyle bağlantı kuracak kadar deli cesaretine benden başka kim sahip olabilirdi.

Bunları düşünmeyi bir kenara bırakıp Jeonguk'u düşledim.Biricik sevgilimle yaşadığım sıcak dakikalar aklımdan bir türlü çıkmıyordu.Ellerimi göğsümde birleştirip gözlerimi kapadım ve o anları düşledim.Vücudumda gezinen yumuşak ve sıcacık dudakları içimin yeniden titremesine neden olmuştu.Ne oluyordu bana? Bu utanmaz müstehcen hayaller de nerden çıkmıştı.Utanmadan sevgilimin çıplak vücudunu nasıl düşlerdim.

O anları düşlerken dudaklarımın üzerinde hissettiğim parmaklarla aniden uyanıp refleksle ittirmiştim karşımdaki adamı.Onu net olarak gördüğümde inanamamıştım.
"J-Jeonguk?"

Ben çok şaşkındım ama o tam aksine sakindi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ben çok şaşkındım ama o tam aksine sakindi."Johnny ile konuştuklarınızı duydum" dedi buz barındıran sesiyle.
"N-ne?" Dedim şaşkınca.
"Bir açıklaman var mı?" Hala buz gibi çıkan sesine alışamamıştım.Durum ciddiydi.Ne duymuştu bilmiyorum fakat böyle devam ederse gözlerimin dolmasına engel olamayacaktım.
"Jeonguk ne demek istiyorsun?" Ben hala üzgün çıkan sesimle konuşmaya çalışırken o büyük bir ciddiyetle duruyordu.

Yatağımın üstünden hızla kalkıp iki elini ceplerine koydu koydu ve camın önünde durdu.

Yatağımın üstünden hızla kalkıp iki elini ceplerine koydu koydu ve camın önünde durdu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Şifacı Peri(Vkook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin