Jeonguk'un tahminine göre Taehyung evleneli bir hafta olmuş,Jeonguk ise herşeyeni kaybetmiş bir adamdı artık. Jeonguk kendi evinin bahçesinde öylece otururken aniden yanına oturan adam irkilmesine sebep oldu. "Jun-kook!" Son günlerde yaşadıkları onu fazlasıyla yaralamıştı.Kalp ağrısı ise hala devam ediyor ve bu durum onu zayıflatıyordu.
"Jiwoong? Ne işin var burada?"de şaşkınca sormasına karşın rahat bir cevap vermişti. "Hiiç seni ziyarete geldim" dedi öylesineymiş gibi.Onun bu rahat tavırlarına alışıktı,bu yüzden gerçekten öylesine gelmiş olduğuna inanmıştı "Hmm iyi.Hoşgeldin" Dedi ama canının ne kadar sıkkın olduğu her yerinden anlaşılıyordu. "Junkook sana daha önce gerizekalı olduğunu söylediler mi?" Ona gerçek ismiyle seslenen tek kişiydi Jiwoong.Söylediği şey Jeonguk'u sinirlendirmişti. "Ne diyosun lan!"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Şşş..sakin ol yoksa vereceğim haberden mahrum kalıcaksın" dedi muzip bir gülümsemeyle. "Ne haberi?" Dedi ilgisizce. "Taehyung-" bunu söylediğinde gözlerini devirmiş ve derin bir nefes alıp alıp verdi. "Biliyorum evlendi" deyince Jiwoong şaşkınlıkla baktı. "Nasıl yani ve sen burada öylece bekliyor musun?Onu sevdiğini sanıyordum?" Dedi dudaklarını büküp.Ancak Jeonguk'un çaresiz olduğunu o da biliyordu. "Aptal elim kolum bağlı ne yapabilirim?" Dedi öfkeyle tek elini dizine vurarak.
Jiwoong üzerine gitmeye devam ediyordu. "Sana inanamıyorum gerçekten.Senin bir korkak olduğunu bilmiyordum" dedi omuz silkerek.Sonra Jeonguk'un siyah sigara paketine uzanırken sesi korkutmuştu. "Ne korkması lan!Buradan çıkamıyorum görmüyor musun?" Bu sefer elini sertçe masaya vurunca sigara izmaritleri etrafa dağılmıştı.Bu hali acınasıydı.
"Yani onu Johhny'e bırakıcaksın?" Dedi Jiwoong sonunda alabildiği bir sigarayı ağzına götürürken. "Bırakmıycam tabiki!" Jeonguk'un her zamanki kararlı sesiydi.Ancak sinir bozucu vampir onu rahat bırakmıyordu. "Hah napıcaksın?" Dedi alaylıca ve ağzını Jeonguk'a doğru uzattı.Jeonguk önce ne olduğunu anlamasa da kısa sürede anlayıp işaret parmağıyla arkadaşının sigarasını yaktı. "Evlenmiş olsa bile mühürlenemez.Çünkü geçici mührümün silinmiş olması imkansız" Gözleri çok uzaklara bakıyordu bunları söylerken bir yandan da sigarasından bir tane daha aldı ağzına ve işaret parmağıyla kendi sigarasını da yaktı. "İyi de bir gün silinecek!" Doğruydu.Geçici olduğu için silinecekti.
"O zamana dek bir çözüm bulucam merak etme" yine o kararlı ses.Bu Jiwoong'un hoşuna gidiyordu.Aslında yapmak istediği de buydu. "Ya Tanrın?" Jeonguk umursamazca sigarasından bir yudum daha aldı.Bunun cevabını merak ediyordu en çok. "Ondan korkmuyorum" dedi.Korkmadığı her halinden belliydi.Bu mümkündü.Çünkü Jeonguk korkusuz bir periydi ve herkesçe bilinen bir şeydi. "Hıhım evet.O yüzden elin kolun bağlı bekliyorsun" yüzünü başka yöne çevirip. "Lanet olsun! Aptal!" Dedi elindeki sigarayı bitirmeden bir köşeye fırlatırken.O böyle sinirlenirken Jiwoong keyif alıyordu. "Ondan değil! Meleğime yapacaklarından korkuyorum"
